KÜLTÜR MERKEZLERİ VE ARADAKİ FARK!

1993 yılında Kütahya yolunun kenarına bir temel atılıyor.Temeli atan Fikri Sağlar, dönemin kültür bakanı.Yapılacak iş, büyük bir Kültür ve Sanat Merkezi.Adı da dönemin hükümet ortağı Erdal İnönü’nün adı konacak.İşte...

1993 yılında Kütahya yolunun kenarına bir temel atılıyor.
Temeli atan Fikri Sağlar, dönemin kültür bakanı.
Yapılacak iş, büyük bir Kültür ve Sanat Merkezi.
Adı da dönemin hükümet ortağı Erdal İnönü'nün adı konacak.
İşte o gün bir kentin en büyük utancının temeli atılıyor.
Kimse farkında olmadan...

Aradan tam 16 koca yıl geçmesine rağmen hiçbir hükümetin bu merkezi tamamlamaya gücü yetmiyor.
Yada işlerine gelmiyor!
Arada sırada küçük ödenekler çıkarılsa da, dalga geçer gibi olmaktan öteye geçmiyor.
"Ne olacak burası, çürüyor" derken, mevcut Kültür Bakanı işe el koyuyor.
AKP'nin elinde olan belediyeye merkezi devrederek, partisi adına reklam yaptırma işine soyunuyor adeta.
Ancak bu iş için Tepebaşı Belediyesi tek bir adım atamıyor nedense...
Zaten ortada reklam yapacak belediyede kalmıyor.
Aynen yine o dönem Yunus Emre ve Nasrettin Hoca için verilen sözler gibi.
Bugün Frigya için verilen sözlerin gelecekte de havada kalacağı gibi...

AKP yıllardır tek başlı bir iktidar olmasına rağmen, bir Kültür Merkezini tamamlama başarısını gösteremedi.
Böyle iken Yılmaz Büyükerşen kente kaçıncı merkezi kazandırmak için işe koyulmuştu, bilmiyoruz.
Bugüne kadar yapılanlar ise siyasi çıkar beklemeden, sadece kent ve halkı içindi...
Cumhuriyet Bulvarındakini de tamamlamak için borçlanma istediğinde ise AKP tarafından reddedilmişti Büyükerşen.
Nihayet orasının tamamlanması da, AKP'den uzak kalan meclis sayesinde, bugünkü döneme nasip olacak.
Uzatmayalım...
Anlatmak istediğimiz şu;
Kültür ve sanat gibi, toplumları toplum yapan bir değeri bile siyasete alet etmeye kalkanlar ile...
Bu büyük değeri sadece kentin kalkınması için kullananlar arasındaki farkı fark etmek durumu...
Şimdi bakın ne oluyor?
Dün sırf puan ya da oy kazanmak için merkez inşaatını Tepebaşı Belediyesi'ne devredenler;
Ahmet Ataç'ın girişimleri ile önümüzdeki yıl tamamlanacak merkez ile ters köşeye yatmış olacaklar.
Yani kendi silahları ile vurulacaklar.
Bu da yukarıda anlatmak istediğimiz farkın ispatından başka bir şey olmayacak...

Haberleri