KUR'AN'I OKUMAK İÇİN KUR'AN'IN 7 ÖNERİSİ

Yeni yılın ülkemize, bütün insanlığa, diğer canlılara ve dünyanın toprak-su-hava dengesine olumluluklar getirmesini dileyerek, bu köşede her Cuma günü inşallah devam ettirmeyi düşündüğüm ve Kur’an’a Göre olacak sohbetime...

Yeni yılın ülkemize, bütün insanlığa, diğer canlılara ve dünyanın toprak-su-hava dengesine olumluluklar getirmesini dileyerek, bu köşede her Cuma günü inşallah devam ettirmeyi düşündüğüm ve Kur'an'a Göre olacak sohbetime başlıyorum. (br)Adem'den sonra başlamak üzere ve insanları aydınlatıcı, yol gösterici ilahi kuralları bildirmek ve açıklamak üzere peygamberler görevlendirilmiştir. Hz. Musa'ya kadar sayfalı veya sayfasız peygamberler gelmiştir. Gönderilen peygamberler eski toplumlara özel olarak gönderilirken, son kitaplar ve özellikle Kur'an ile Hz. Muhammed bütün insanlara, hatta Cin nesli de dahil olmak üzere gönderilmiştir. Ahzab-40 ncı ayette (Muhammed, sizin erkeklerinizden hiçbirisinin öz babası değildir. O, Allah'ın elçisidir /resulüdür ve nebi olanların sonuncusudur ve şunu iyice bilin ki Allah, her şeyi de en iyi bilendir) belirtildiği üzere Hz. Muhammed son peygamber, Kur'an da son vahiy kitabı olmuştur. Bütün peygamberlerin tebliğ ettiklerinin tek din olduğu ve Maide-3 ncü ayette belirtildiği gibi bu dinin artık tamamlanmış ve Al-i İmran-19 ncu ayette vurgulandığı gibi de "İslâm" adı verilmiş olduğu açıklanmıştır (Maide-3.....Çünkü Ben bugün dininize son şeklini verdim, böylece din ile ilgili nimetimi artık sonlandırdım ve sizin için din olarak İslam'ı tamamlayıp onayladım....) (Al-i İmran-19. Gerçek şu ki, Allah'ın kabul edip tüm peygamberler aracılığı ile gönderdiği tek din, şirk-ortak koşmadan tek ilah olarak Allah'a teslim olmak temelli din olan İslam'dır....). (br)Zaten Sad-67-68 nci ayetlerde Kur'an'ın "Allah'ın tek dini İslâm'a son davet" de oluğuna değinilmiştir (Sad-67. Yine onlara "İşte bu Kur 'an, çok önemli ve büyük bir çağrıdır /Allah'ın tek dini olan İslam dinine davettir. 68. Ama siz O'ndan uzak duruyorsunuz /anlamadan okuyorsunuz /okumaktan korkuyorsunuz). (br)Son davet kitabı olması nedeniyle, bütün insanlar Kur'an'daki kurallardan sorumlu tutulacaklardır (Zuhruf-44: Ya Muhammed! Şunu da bilesin ki bu Kur'an, Sana ve toplumuna anlayıp düşünecekleri bir uyarıcıdır /bir zikirdir ve hepiniz O'ndan sorumlu tutulacaksınız. Hesap günü de onun muhkem mesajlarını uygulayıp uygulamayışınız yönünden değerlendirilip sorgulanacaksınız). Dolayısıyla da bütün vahiy kitapları gibi Kur'an da Müddessir-6, Kamer-17 ve İbrahim-5 nci ayetlerde vurgulandığı gibi "Bir meslek kitabı değil, kolaylaştırılmış ve her seviyedeki insanın anlayabileceği ilahi bir ders kitabıdır".(br)Madem ki hepimizin kitabı olan Kur'an'ı okuyacağız ve kapasitemiz, anlayışımız oranında mutlaka yararlanacağız, o halde hiçbir zorluk ve engel olmaksızın O'na yaklaşmamız ve herhangi bir endişe duymaksızın ders kitabı gibi de çalışmamız gerekmektedir. İşte bu düşünce ile Kur'an'a global olarak baktığımda ve ayetlere dayanarak, Kur'an'ın kendisi için muhkem-kesin hüküm şeklinde toplam 7 (yedi) tavsiyesi olduğunu tespit ettim.(br)1) Müzzemmil-3 ncü ayette belirtildiği gibi "Gece sakin, dinlenmiş halde veya fırsat bulunan herhangi bir vakitte" okunmalıdır. Buradaki öneride sakin bir ortam ve özellikle Güneş'in olmadığı vakitler üzerinde durulmaktadır.(br)2) "Anlaya anlaya ve düşüne düşüne" (Müzzemmil-4) okunmalıdır. İbrahim-5 nci ayette belirtildiği gibi her peygamber, toplumuna nasıl kendi ana dilleri ile kendisine indirilen kitabın tebliğini yapmışsa, Yusuf-2, Zümer-28, Fussilet-44, Ahkaf-12 ve Ra'd-37nci ayetlerde açıklandığı gibi Kur'an da indirildiği toplumun ana dilleri olduğu için ve anlasınlar diye Arapça dilinde indirilmiştir "İbrahim-5. Gerçek şu ki, halkını zulmün karanlığından kurtarsın, huzurun aydınlığına çıkarsın ve onlara Allah'ın geçmiş ve gelecek günleri konusunda da bilgi versin diye, ayetlerimizi Musa'ya da kendi ana diliyle gönderdik. Şüphesiz ki her türlü güçlüğe sabredecek ve sürekli şükredecek herkes için, bu açıklamalarımızdan alınacak dersler bulunmaktadır" "Yusuf-2. Ya Muhammed! Biz Sana bu Kitabı, ana diliniz Arapça olduğu için, anlayasınız ve aklınızı kullanıp düşünesiniz diye, Arapça bir Kur'an olarak indirdik-Yusuf-2,). Yine Cumu'a-5 nci ayette, Vahiy kitaplarının içinde ne olduğunu anlamayan ve kurallarına göre amel etmeyenlere de değinilmiştir (Cumu'a-5. Kendilerine Tevrat verilip de, onu anlayarak okumadığı için Allah'ın buyruklarını da yerine getirmeyen topluluğun örne¬ği, yük olarak içinde ne olduğunu bilmediği kitaplar taşıyan eşeğin durumuna benzer. Allah'ın ayetlerinin gerçek anlamlarını bilmediği için red eden ve dolayısıyla da istenenlere uymayan bir topluluğun durumu ne kötüdür. Allah, bu şekilde zulme sapmış bir toplumun hidayete /muhkem-kesin hükümlere uygun olumlu ameller gerçekleştirmek olan doğru yola ulaşmasını gerçekleştirmez). (br)3) Müddessir-49-50-51 nci ayetler de belirtildiği gibi eşeklerin korkup kaçıştıkları korkulan aslan gibi görülmemeli ve günah işlemekten korkmadan okunmalıdır "Müddessir-49. Çünkü bu kişiler, ayrıca Dünya yaşamlarında kendilerine öğüt veren vahiy kitabından /zikir kitabından uzaklaşmışlardı, 50. Öyle ki, bir şeyden ürküp sağa sola kaçışan eşekler gibi kaçmışlardı. 51. Sanki bir aslan onları kovalıyormuş gibi".(br)4) Müddessir-54-55, A'raf-31, Vakıa-79 ve Zumer-23 ncü ayetlerde belirtildiği gibi "Ön yargısız, içten istekli, iyi niyetli ve şirk koşmayanlardan olarak" okunmalıdır "Müddessir-54. Hâlbuki bu Kur'an, öğüt veren ve anlaşıldığında düşündüren bir yol göstericidir. 55. Arzu eden /içten istekli olan, O'nu anlayarak okur, üzerinde düşünür ve Allah ile yapılan anlaşmaya sadakat göstermek, 5 gaybe iman etmek ve muhkem-kesin hükümlere uygun olumlu ameller gerçekleştirmek demek olan doğru yolu bulmak üzere O'ndan öğüt alır /yararlanır".(br)5) Nisa-43 te belirtildiği gibi açık zihinde iken okunmalıdır (Nisa-43. Ey İman edenler! Sarhoşsanız veya her hangi bir nedenle bilinciniz bulanmışsa, bilinciniz ne söylediğinizi iyice bilecek duruma gelinceye kadar, ya da cünüpseniz /iyice sinirli, gergin ve kafanız çok karışık ve meşgulse, bu durumu üzerinizden atıncaya kadar /bu halinizden arınıncaya kadar veya cinsi münasebette bulunmuşsanız, sersemliğiniz /kafa karışıklığınız geçinceye kadar salâta /namaz ve /veya Kur'an'ı okumaya yaklaşmayın". Furkan-73 ncü ayette belirtildiği gibi karışık bir bilinçlilik hali, Kur'an'a kör ve sağır gibi yaklaşmaya neden olur. Abdestli olup olmamaya ilişkin görüşüm şudur; Kur'an, dua etme amacıyla okunacaksa abdest alınmalıdır. Herhangi bir yer ve zamanda ilahi ders kitabı olarak çalışılacaksa ve okuyacak olan da sadece merak ve içinde ne olduğunu anlamak üzere gayri müslim kişi ise abdest şartını engelleyici bir şart olarak koymamak gerekir. Çünkü amacımız, Kur'an'ı çok kişinin okuması olmalıdır.(br)6) Nahl-98 nci ayette değinilen "Euzubillahi mineşşeytanırreciym-Allah'ım, kovulmuş şeytandan koru" diyerek okunmaya başlanmalıdır. Çünkü Zuhruf-36 ncı ayette, Rahman'ı anmayana, dolayısıyla da Allah'ı anmanın ilk basamağı olan Kur'an'ı anlamadan okuyana şeytanın musallat edileceği vurgulanmış olup, Euzu besmele'nin okunmasının istenmesi de, okuma sırasında olumsuz nefslerin zihnimizde uyanmaması ve şeytanın böylece anlayarak okumamızı engellemesinden korunmamıza yönelik olmaktadır (Zuhruf-36. Kim Rahman'ı anmaktan uzaklaşırsa, Biz de ona sürekli beraber olacağı bir şeytanı musallat ederiz). (br)7) İsra-80 nci ayette belirtildiği gibi "Rabbim, Kur'an'a çalışmaya başlayışım ve ayrılırkenki anlayışlarımı doğru ve tutarlı kıl. Katından beni güçlü kılacak bir destek ver" duasını okuyarak başlanmalıdır. (br)Dikkat edilirse, Kur'an'ı okumakla ilgili önerilen bu şartlar, birer tavsiye özelliğinde ve o sırada Kur'an'dan okunacak duaların daha net bir düşünce enerjisi şeklinde ilahi kayıt merkezlerine ulaşabilmesi içindir. Kur'an'ın hiçbir yerinde Kur'an'ı okurken oturma şekli, kadınla ilgili başını örtme veya ay halinde olmaması ile ilgili şartlar söz konusu edilmemiştir. Çünkü abdest de dahil böylesi şekilsel ve merasimvari engeller koymak, Fussilet-26 ncı ayette belirtildiği gibi, şirk-ortak koşanların Kur'an'ın okunmasını engelleme isteklerinin gerçekleşmesini sağlayacak (Fussilet-26. Şirk-ortak koşup bildirdiklerimizi inkâr ederek küfre sapmış olanlar, "Bu Kur'an anlatılırken dinleme¬yin, hatta rahatsız edici gürültü çıkarın, böylece başkalarının dinle¬yip anlamalarını engellemiş olursunuz" diyerek Kur'an'ın öğrenilmesini engellemeye çalışıyorlar) ve Hz. Muhammed'in Furkan-30 ncu ayette belirttiği "Korkarım ki, bir zaman gelecek, ümmetim Kur'an'dan uzaklaşacaktır ve anlamadan okuyacaktır" korkusu da gerçekleşmiş olacaktır. Zaten Al-i İmran-191 ve Nisa-103 ncü ayetlerde Allah'ı anmak ve Kur'an'ı her durumda ve vakitte okumak gerektiği belirtilmekte ve şekilsel veya kıyafete ilişkin herhangi bir kural bulunmamaktadır. İnşallah haftaya tekrar buluşuruz, hoşça kalın.(br)Şehirdeki bilboardlarda "Kur'an meali yarışması" ilanını gördüğümde çok sevindim. Düzenleyenleri kutlar, bütün Kur'an eğitimlerinin bu şekilde anlam Kur'an'ı ile olmasını dilerim.(br)Not: Daha ayrıntılı bilgiler "Akışkan, Anlam Türkçeli ve Güncel Yorumlu KUR'AN" kitabımda, yukarıdaki ayetlerin dipnotlarında bulunmaktadır.

Haberleri