LİDER EKİBİ VE PROĞRAMI İLE LİDERDİR

Dün Sayın BAYKAL ve Sayın BATOK' a ait olduğu iddia edilen ve internette yayınlanan kasetle ilgili yeni belgeler açıklandı. Ulusal Kriminal Bürosu, videodaki kişilerin, Sayın BAYKAL ve Sayın BAYTOK olmadığı kanaatine varmış. Bu gelişme, Kurultay' a yönelik mi veya etki edecek mi bilinmez ama CHP'nin, 33. Olağan Kurultayı, yarın Atatürk Spor Salonu'nda toplanıyor. Bu kurultay' da, genel başkan seçilmesi yanında, CHP' nin, 2008 yılı Kasım ayında gerçekleştirdiği tüzük kurultayında, yaptığı tüzük değişikliklerinin de olağan kurultayla birlikte, yürürlüğe girmesi kararlaştırılacak.
CHP, yıllardır hep muhalefette kaldı. Bunun, en büyük nedeni de POLİTBÜRO' nun, "Küçük olsun, bizim olsun" felsefesi, neden oldu. Nitekim geçen yıl, Sayın Kemal KILIÇDAROĞLU, "Sol, sokağı göremedi. Ya tatile gittik, ya sıcak evimizde oturduk" haklı eleştirisi, sol kesim ve kamuoyunda, yankı buldu. CHP tabanlı ve diğer solcular, bu çıkışa hak verirken, sıkıntının, parti yönetiminden kaynakladığı görüşünde birleştiler.
Aslında Sayın KILIÇDAROĞLU, haklı idi. CHP yıllardır, değişik toplum kesimlerini demokratik ve katılımcı bir işleyişle kucaklayamadığı için, o toplumsal yapılar CHP' den dışlandı. Toplumun, gündeminden de koptu. Özellikle de CHP, ana muhalefet partisi olarak siyaseti ülkenin toplumsal sorunları üzerinde değil de, toplumsal kimlikler üzerinden yapması, yıllarca muhalefette kalmasına neden oldu.
Şu bir gerçek ki CHP, iktidar olmak için gayret göstermedi. Partide, lider olabilecek, pek çok kişi, ya pasifsize, ya da partiden ihraç edildi veya ayrılmak zorunda bırakıldı. Son yıllarda ise CHP' nin, yenide yapılandırılacağı, iktidar gelmek içinde kurmayları tarafından iktidar taahhütnamesi' hazırlanacağı, parti yönetiminin gençleştirileceği söyleniyordu. Bugün başlayan kurultayda ise , "iktidar taahhütleri" hazırlanacak, seçim programı da açıklanacaktı.
Elbette Kurultay' da, Sayın KILIÇDAROĞLU' nun vereceği mesajlar çok önemlidir. Halkı siyaseten beklentileri, vaat olarak kamuoyuna sunulur, gerçekleştirme sözü de verilirse, hem CHP, hem de Sayın KILIÇDAROĞLU, kamuoyundan olumlu puan alacaktır. Nitekim kamuoyunun, CHP' den beklentileri, CHP Yalova Milletvekili Sayın Muharrem İNCE' nin, Meclis'te bütçe görüşmeleri sırasında yaptığı konuşmada mevcuttu. Bu nedenle de Sayın İNCE' nin konuşması, internet ortamında, sosyal paylaşım sitelerinde, hâlâ izlenme rekorları kırıyor. CHP, bu konuşmayı, dikkate alır mı bilinmez ama CHP' ye, karşı olan medya ve köşe yazarları bile, Sayın İNCE' nin, gördüğü rağbeti, haberlerine, köşelerine taşımak zorunda kaldı.
Ayrıca halk, CHP'nin, bu kurultayda, POLİTBÜRO' dan kurtulmasını, vitrinde de "GENÇ" dinamik, girişimci, risk alan, yeni yüzler istiyor. O nedenle de CHP kadrolarını gençleştirmek ve CHP' yi, halkın beklentileri doğrultusunda yeniden yapılandırmak, parti içi demokrasiyi, teşkilatına hakim kılmak zorundadır.
Şu bir gerçek ki CHP, Sayın KILIÇDAROĞLU ile kamuoyunda ciddi puan topladı. Sadece CHP tabanında değil, diğer partilerin tabanında da oy şansı olacaktır. Dürüstlüğü, tevazusu, sempatisi, "gerçek demokrasi"ye inancı yanında, İstanbul Belediye Başkan seçimindeki performans ile kamuoyunun sempatisini topladı. Özellikle de "yüzde 40 oy alacağım" açıklaması, diğer partilerin de dikkatini çekti.
Aslında yapılan anketler, Sayın KLIÇDAROĞLU ile CHP'nin yüzde 40 oya ulaşabileceğini gösteriyor. Ancak bu kurultayda, kabul edilecek tüzük değişikliği halkın beklentileri yönünde gerçekleşir, POLİTBÜRO görüntüsü ortadan kalkar, genç bir kadro ile seçmenin önüne çıkılırsa, CHP, mutlaka iktidar alternatifi olacaktır.
Elbette Sayın KILIÇDAROĞLU' nun, genel başkan olması CHP için artı puandır. Ancak yeterli de değildir. Çünkü çağımızda, lider dönemi bitti. Lider ekibi ve programı ile liderdir. O nedenle de CHP genel merkez ve taşra teşkilatında, genç, dinamik, girişici, risk alan, halka bütünleşen, kadrolara da ihtiyaç vardır. Kurultayda, parti yönetimine seçilecek kişi/kişilerin, kamuoyu tarafında benimsenen, dürüst, dinamik, genç ve kariyer sahibi kişilerden oluşması gerekir.
CHP ile ilgili gelişmeler ve beklentiler, artık kişileri, hatta MYK gibi kurulları da aşmıştır. Karar örgütü, delegelerin oluşturduğu, kurultaydır. Buradan çıkacak ve halkın beklentilerine cevap verecek, yeni bir "KADRO" ve "PROĞRAM", ezilen, işsiz kalan, itilip kakılan, işleri bozulan, Cumhuriyet ve Atatürk düşmanlığının, neredeyse resmi ideoloji haline getirilmesinden, laikliğin, çağdaşlığın, ulusalcığın, alay konusu yapılmasından, milliyetçi duyguların hakarete uğramasından, rahatsızlık duyan, milyonların da umudu olacaktır. Yeter ki Sayın BAYKAL ve POLİTBÜRO gölge etmesin...