MECLİSTEKİ KIYAMETLER VE FIRTINALAR...

Geçtiğimiz hafta içi, Büyükşehir Meclisi'nin ilk oturumundan sonra gazetemizin başlığı "Mecliste kıyamet koptu' olmuştu...
Önceki günkü toplantının ardından da başlık "Mecliste fırtına koptu' oldu.
Yani biraz ters oldu...
Asıl kıyamet ikinci toplantıda koptu çünkü.
Fakat böylesine bir kıyametin kopacağını tahmin edemezdik doğrusu ki, ilk oturumun başlığına atmıştık 'kıyamet' kelimesini...
Gerçekten de böylesine bir 'kıyamet' beklemiyorduk, yada böylesine olayların yaşanmasını...
İzleyici birisinin, meclis başkanına hakaret kadar yorumlanabilecek bir şekilde sözler sarf etmesi,
Meclis kürsüsüne yürünmesi, çok sert atışmalar, birilerinin atılması, oturuma verilen aralar falan filan...
Gerçekten kıyamet kopmuş yani...
Büyükşehir Belediyesi meclislerinde ilk defa böyle olayları duyduk, öğrendik.
Eskişehir gibi bir kentin meclisine yakışmadı doğrusu, bunu öncelikle belirtmek gerekli.
Gelelim ayrıntılara;
AKP'li Harun Çetintürk'ün izleyici kısmından, Meclis Başkanını zorbalıkla suçlaması, AKP'nin Büyükerşen'e bakış açısını ortaya çıkarıyordu.
Bu kadar kin, bu kadar öfke ve bir o kadar düşmanlığın öne çıktığı bir an olmuş...
Aslında Çetintürk, meclis üyelerinin içlerinde kalıpta söylemediği bir cümleyi söylemişe benziyor.
Yaptığı bu kaba davranışı, aynı şekilde görerek yani salondan atılarak aldı.
Daha sonra meclis kürsüsüne yürünmesi olayı var.
Bu da AKP'lilerin demokrasiye olan tahammüllerini göstermeye yetti.
Sözle başa çıkamadıklarında, demek ki ayağa da kalkıyorlarmış, bunu da gördük...
Daha sonra Murat Canözer ile Yılmaz Büyükerşen arasındaki gidip gelen sözler var.
Büyükerşen açık konuşmuş;
"Benim fabrikanın çalışmasına göz yumduğumu iddia eden ve bunu ispatlamayan şerefsizdir"
Çok ağır ve muhatapları olan bir itham.
Büyükerşen'in bu ithamına da Murat Canözer;
"Kimin şerefsiz olduğunu halk iyi biliyor" göndermesi yapmış.
Murat Canözer direk işin muhatabı yerine, topu halka yani taca atmayı uygun bulmuş...
Canözer'in taca attığı topu bizde tekrar oyun alanına sürelim...
Evet Canözer haklı;
Halk gerçekten kimin ne olduğunu, ne yaptığını çok iyi biliyor...
Eskişehirliler, mecliste yaşanılanları, konuşulanları ve yapılanları gerçekten çok iyi takip ediyor.
Yani gazeteler kıyamet, fırtına, kasırga şu bu diye boşuna manşetler atmıyor...
Vatandaş kentinin idaresi olan meclisinde neler yaşandığını merak ediyor ve hepsini bir bir okuyup yorumluyor.
İşte o yorumların cevabıda sandıkta ortaya çıkacak.
O zaman göreceğiz ki; halk bakalım neleri biliyor?