Mevcut belediye Başkanlarının yeniden aday gösterilmeleri hiç de sürpriz olmayacak...

Genel seçimler ayrıdır ama, mahalli seçimlerin adaya endeksli bir tarafı vardır.Yani…Aday önemlidir mahalli seçimlerde.Parti ne kadar güçlü olursa olsun, adayı tanınan bilinen ve iyi bir isim değilse seçim kazanması riske girer.Öte...

Genel seçimler ayrıdır ama, mahalli seçimlerin adaya endeksli bir tarafı vardır.
Yani...
Aday önemlidir mahalli seçimlerde.
Parti ne kadar güçlü olursa olsun, adayı tanınan bilinen ve iyi bir isim değilse seçim kazanması riske girer.
Öte yandan.
Parti ne kadar zayıf olursa olsun, güçlü bir aday o partiye seçimi kazandırabilir.
O yüzden...
Partiler mahalli seçimlerde, zayıf oldukları bölgelerden güçlü adaylarla seçime katılmak isterler.
Böylece...
Partinin şansını, adayın konumu ile arttırmak isterler.
Şimdi gelelim Eskişehir'e.
Eskişehir iki büyük ilçeden oluşuyor.
Odunpazarı ve Tepebaşı...
Her ikisi de 300 Bin nüfusun üzerinde olan ilçeler.
Her iki ilçenin de konum itibarıyla özelliği var.
Örneğin; Odunpazarı Sol oyların yoğunlukta olduğu bir yerleşim birimi.
Dolayısıyla Sağ partilerin bu ilçe Belediyesini kazanma şansı daha az.
Tepebaşı bölgesi ise, Sağ oyların yoğunlukta olduğu bir bölge.
Dolayısıyla Sol partilerin bu ilçede kazanma şansı daha düşük.
Ama ne ilginçtir ki, Sol oyların çoğunlukta olduğu Odunpazarı ilçesinde Sağ görüşlü bir Belediye Başkanı, Sağ oyların yoğunlukta olduğu Tepebaşı bölgesinde ise Sol görüşlü bir Belediye Başkanı var.
Bunun böyle olması, bölgelerde ki sağ ve sol oyların dengesini değiştirmiyor.
Önümüzde bir mahalli seçim var.
Bu seçimde, Odunpazarı bölgesinde zayıf olan iktidar partisi ile, Tepebaşı bölgesinde zayıf olan CHP en iyi adaylarla çıkmak durumunda.
Zira...
Zayıf oldukları bölgelerde seçimi kazanmalarının tek yolu, halkın huzuruna çıkartacakları adayın niteliği.
İş buraya gelince şu ortaya çıkıyor...
AKP Odunpazarı'nı mevcut Belediye Başkanı Burhan Sakallı haricinde başka bir adayla kazanma şansı çok az.
Çünkü; Sol oyların çok olduğu bölgede iktidar partisinin en tanınmış ismi mevcut Belediye Başkanı...
Öte yandan...
CHP nin de Tepebaşı Belediyesini yine mevcut Belediye Başkanı Ahmet Ataç'ın haricinde bir adayla kazanması mümkün gözükmüyor.
Çünkü...
Sağ oyların çok olduğu bölgede CHP nin en tanınmış ismi de, mevcut Belediye Başkanı.
O nedenle...
İktidar partisinin Odunpazarı'na , CHP nin de Tepebaşına mevcut Belediye başkanlarını yeniden aday göstermesi, hiç de sürpriz olmayacaktır.
.........
Tam da "Gözlerimiz yaşardı" diye içimizden geçiriyorduk ki...
CHP Milletvekili Kazım Kurt bir yanına il Başkanını, diğer yanına da ilçe Başkanlarını alıp toplantı düzenliyor.
CHP adına oldukça güzel bir tablo bu.
Çünkü...
CHP de çok da sık rastlanılmayan bir durum gerçekleşiyor.
Tam da "Gözlerimiz yaşaracak" diye içimizden geçirirken, parti meclisi üyesi Gaye Usluer giriyor toplantıya.
Belli ki sonradan haberi olmuş.
Haber verilseymiş, toplantının başında gelirmiş.
Buz gibi hava esiyor elbette.
Gaye Usluer'in;
-"Haberim olsaydı erken gelirdim" demesiyle mesele anlaşılıyor elbet.
Demek ki, CHP de sık yaşanan "Görmezden gelme" yine uygulamaya konulmuş.
Her zaman şunu söylüyoruz;
CHP de büyük bir disiplinsizlik var.
Kişileri sevmeyebilirsiniz.
Kişileri, oturdukları makama yakıştıramaya da bilirsiniz.
Ama...
Eğer o makamda oturuyorsa, makama saygının gereğini yerine getirmeniz gerekiyor.
Gaye Usluer sevin ya da sevmeyin partinin, Kurultay'dan sonra en büyük ve etkin organı olan Parti Meclisinin bir üyesi.
Yani...
CHP nin yönetilmesi adına alınan kararlara onay veren 60 kişiden biri...
Böyle bir görevi olan insanın yok sayılması, partinin en etkili organının yok sayılması ile aynı anlamı taşır.
CHP de Milletvekili "Ben seçilerek geldim" diyorsa, Parti Meclisi üyesi de seçilerek geliyor.
İl ve İlçe Başkanları "Biz kongre ile geldik" diye övünüyorsa, Parti Meclis üyesi de Büyük Kurultayla geliyor.
O yüzden...
CHP biran önce parti disiplinine kavuşmalı ve özellikle partinin en üst organında görev yapanlara karşı takınılan "Görmezden gelme" tavrını bir kenara bırakmalıdır.
Şimdi biliyoruz ki birçok kişi Gaye Usluer'i suçlayacak.
-"Davet edilmediği toplantıya niye geliyor ki?" diyecek.
Hatta...
Bazıları da "Partinin iç meselelerini basının önünde niye konuşuyor ki?" diye suçlayacak.
Ne yapsın kadın?
Birileri O'nu görmezden geliyor, o da bu anlayış ve davranışı başka birilerinin gözüne sokuyor...
Yapmasın mı?
..........
Sizce hangisi mahalle olur?
Eskişehir-Bursa arası Hızlı Tren hattının tamamlanmasıyla "Bursa Eskişehir'in mahallesi olacak" demiş ya Salih Koca...
Bize biraz ters geldi...
Eskişehir'de öteden beri bir Bursa hayranlığı vardır.
Belki de, Denize en yakın yer olarak gördükleri için Eskişehirliler yazlıklarını bile Bursa sınırları içinden alırlardı.
Hatırlayın 20-26 yıl öncesini.
Kumla da gezerken Hamamyolu'nda geziyormuş gibi olurdunuz.
Kışın ise Uludağ'a akardı Eskişehirliler.
Belli başlı oteller adeta Eskişehirlilerin rezervi altında olurdu.
Şimdi Salih koca diyor ki;
-"Hızlı tren hattı tamamlanınca, Bursa Eskişehir'in mahallesi gibi olacak" diyor.
Bana göre tam tersi...
Eskişehir Bursa'nın Mahallesi olacaktır...
Yıllar öncesinde olduğu gibi, Eskişehir'in parası Bursa'ya akacaktır...
Ne yani? Bu yüzden Bursa-Eskişehir hızlı tren hattı yapılmasın mı? Diyenlere söylüyoruz...
Yapılsın tabii ki...
Ama uyaralım, kimse Bursa'nın Eskişehir'in bir mahallesi olmasını bekleme hayaline kapılmasın.
Çünkü tam tersi olacak...

Haberleri