MEZUNİYET TÖRENLERİ

Katıldığımız, her mezuniyet töreninde, öğretmen okulundan mezun olurken, "öğretmen Okulu Marşı" ile coşan, Türk Bayrağının, dalgalandığı her yerde, görev yaparım düşüncesi ile mezun olan, vatanın en ücra köşesinde, meslek onuru ve bilinci ile hizmet yapan, öğretmenlerimizi ve okulda geçen günlerimizi, bir kez daha hatırlar, nostalji yaşarız.
Bugünde, mezuniyet günlerinde, sevinç, heyecan ve umut var. öğrencilerimizin, gelecek beklentisi görülmeye değerdir. çünkü eğitim sürecisince, iyiyi ve kötüyü, ayırt etmeyi, her zaman dürüst ve doğru olmayı, kısacası vatana ve millete, yararlı bir birey olmak için, yıllarca gayret gösterdiler.
Mezun olan öğrencilerimizi, yetiştiren, öğretmenler ise Cumhuriyetimizin, o coşkulu, o heyecanlı, fikir taşıyıcıları olarak, bütün vatan sathında, "Atatürkçü düşüncenin" ışığı ve meşalesi ile mezun öğrencilerimize, bir ışık, bir yön oldular.
öğrencilerimiz, okul sonuna geldiğinde, özellikle de mezuniyet gününde, nice anılar ve güzel duyguların eşliğinde, gururlu ve bir o kadar da hüzünlü, bir şekilde okula, öğretmen ve arkadaşlara veda ederler.
Okul yıllarında, her öğrenci için, öğretmenler, anne, baba, abla ve ağabey gibidir.  öğrenciler, uzun ve zor, hayat yolunda, becerikli olmak, mutlu ve huzurlu olmak için, yarayacak bilgi, beceri ve alışkanlıkları, okul yaşamında kazanırlar. Onları, eğiten, öğreten, biçimlendiren, öğretmenleri, ne kadar takdir edilse azdır.
Her mezuniyet günü, bir ayrılık günüdür. öğrenciler biliyor ki mezun olsalar da daha yolun başındalar. önlerinde, aşılması gereken, yollar ve engeller var. Bu engelleri geçerken, kim bilir, daha ne ayrılıklar yaşanacaktır ama biliyorlar ki okul yıllarını ve mezuniyet gününü unutmayacaklardır.
Yalnız, mezuniyet gününü değil,  berber olduğu arkadaşlarını ve öğretmenlerini, hep hatırlayacaklar, ve onları sonsuza kadar gönüllerinde taşıyacaklar.  öğretmenlerine, anne ve babalarına, layık öğrenciler olmak için de var güçleri ile çalışacaklardır.
Mezun olan her öğrencimizin, bir hedefi vardır. Nereye gittiklerini, bilmek zorundadırlar. Bu nedenle kendilerine, doğru hedefler belirleyecekler. Hedeflere de ulaşmalarında, aldıkları eğitim, iradeleri, azim ve kararlılıkları etken olacaktır..
öğrencilerin, önlerine, belki bir sürü engeller çıkacak, bocalayacaklar, zorlanacaklar, fakat asla yılmayacaklar. Başarılı olmak adına, dik duracaklar, engelleri bir bir aşacaklar, başarılı, mutlu ve özlemini çektikleri, güzel bir yaşam sürecekler.
Zaman içerisinde, öğrenciler okullarından aldıkları, çok iyi bilgi ve donanımla ayrıldıklarının farkına varacaklar. Hayatın, bu yeni aşamasında, okul yılları, bir tatlı anı olarak kalırken, asıl zorlu ve bütünlemesi olmayan, hayat sınavında kazanacaklardır.
öğrenciler, yolu ve bahtı açık olsun. İleriki yıllarda, her biriniz, başarılı bir iş adamı, güzel işler başarmış bireyler, mutlu ve huzurlu yaşam süren insanlar olarak, görmenin gururu   anne,  baba ve öğretmenlerinize, yeter de artar bile.
Mezun olan öğrenciler, nerede olursak olsun, birbirilerini asla unutmayacaklar. Birinin hüznü, sıkıntısı, hepsinin olacak. Birinin başarısı, hepsini gururlandıracak. Aynı okul yıllarında oldu gibi, tek yürek olacaklar.  Birbirlerine olan sevgi, saygıları, hatta şakları asla değişmeyecektir.
Hiç şüphesiz, bugüne kadar öğrencilerden beklenen, iyi birer evlat ve başarılı birer öğrenci olmalarıydı. Bundan sonra, tüm bunlara, iyi birer vatandaş olmayı eklemek asıl sorumlulukları olacaktır.  Sorumlu vatandaş olmanın temeli, atalarının elleriyle yarattıkları Cumhuriyet’imizin değerlerine sahip çıkmaktan ve korumak olacaktır.
Elbette hayat, öğrencilerimizin hayatıdır. Geleceğinizi düşünmek, gerekli tedbirleri almak, sorunlarına çözüm aramak, öncelikle onlara düşüyor.  Hayatta, işsiz sokakta dolaşmak, işçi olmak, memur, mühendis, doktor, öğretmen olmak, zengin ve yoksul olmak, mutlu bir yaşam sürmek, iyi bir aile kurmak ve toplumda itibar görmek, düşündükleri her hedefe ulaşmak da onları kendi elindedir.
Mezun olan gençler, gelecek demektir, Gençliğe dayanmayan, hiçbir hareketin geleceği yoktur. Mezun olan gençler, ülkemizin geleceği ve yarınların umutlarıdır. Gençler, ülkemizi daha ilerilere götürmek, birey olarak kendini sürekli geliştirmek ve çalışmak zorundadır.
Her mezuniyet törenlerinde, öğrencilerin, kendi arlarındaki konuşmaları dikkatimizi çeker. Hepsinin de gelecekle ilgili, çok olumlu hedefleri var. Geleceğe umutla bakıyorlar. Umutları ve sevinçleri, vücut dilerine yansıyor.
Mezun olan öğrencilerimizin,  Bir serencam-ı ömürlerinde, daha ne gibi hedefleri ve anıları var. İçlerinde taşıyorlar, hedef ve anılarını. Sadece, gönül dostlarını anlatıyorlar İçlerinde müthiş bir özgüven vardı. Fakat bunu, hiç belli etmiyorlar. Biliyoruz ki alçak gönüllülük. Onları ilkeleriydi. Oysa onlar, ülkemiz ve kendileri için, çok işler başarmışlardı…