MURAT ÖZCAN'DA HAKLI!

  Okullarda ülkemizin doğal zenginlikleri anlatılırken;Ne kadarda zengin ve şanslı bir ülke olduğumuz söylenir.Yeraltı ve yer üstü kaynaklarımızın çok değerli olduğu anlatılır.++++Fakat gerçek hayata döndüğünüzde...

 


 


Okullarda ülkemizin doğal zenginlikleri anlatılırken;


Ne kadarda zengin ve şanslı bir ülke olduğumuz söylenir.


Yeraltı ve yer üstü kaynaklarımızın çok değerli olduğu anlatılır.


++++


Fakat gerçek hayata döndüğünüzde işler çok farklılaşır.


Sadece ülkemize özgü doğal zenginliklerimizi bile doğru dürüst çıkarıp, işleyip, pazarlayamayız.


Yani uygulamada büyük sorunlarla karşı karşıya olan bir ülkemiz var.


Bu yüzden ham maddesi maden olan pek çok ürünü ithal etmek zorunda kalıyoruz.


++++


Son dönemde ise bunu iyiye çevirmek istiyor Türkiye.


özellikle gelecekte altın ekonomisinin dünyaya hakim olacağı gerçeğini göz önüne alırsak;


ülkemizin altın madenlerini çalıştırması ve yeni altın madenleri araması kadar doğal bir şey olamaz.


Hatta “çok doğru bir politika güdülüyor” bile diyebiliriz…


Fakat!


Yapılan işlem, uygulanan metot doğal değil!


“Yer altındaki zenginliklerimizi çıkarlım derken, yer üstündeki zenginliklerimizi bozuyoruz!”


Zaten hepimizin karşı çıktığı nokta da bu!


+++


Hükümeti oluşturan Ak Parti’nin Eskişehir’deki en önemli ismi Murat özcan.


Odunpazarı Belediye Meclis üyesi olarak partinin sözcüsü gibi adeta.


Partisinin kentte dinamik kalmasını sağlıyor.


Neredeyse yükü tek başına da sırtlanmış durumda.


Bütün şehir hatta şehrin bulunduğu bölge Murat Dağları meselesinde ayağa kalkarken;


Ak Parti’den tek bir ses çıkmadı.


Nihayet konuşan yine Murat özcan oldu.


+++


önceki akşam yapılan meclis toplantısında açılıyor bu mesele.


Murat özcan partisinin politikaları savunmaya geçiyor.


Diyor ki,


“Biz bu ülkede maden aramayacak mıyız?


Maden kaynaklarımızı çıkarmayacak mıyız?


Bu zenginliklerimizden faydalanmayacak mıyız?


özellikle bir algı var, siyanürle altın arama mevzusu.


Kaymaz’da bir altın madeni var ve yıllardan beri işliyor.


Dünya farklı bir teknikle maden çıkarıyor da biz mi farkında değiliz.


8 Milyar dolar parayı her yıl altın ithalatına ödeyen bir ülkeyiz.   


Siyanürün doğaya salınımı diye bir şey söz konusu değildir.


Türkiye’de 300 bin ton siyanür kullanılıyor.


çok ciddi rakamdır.


Yüzde 15’i maden aramasında kullanıyor.


285 bin ton siyanür maden arama dışında kullanılıyor.


Endüstri üretimde kullanılıyor.


Siyanüre karşıysanız arabaya da binmeyeceksiniz”


++++
Bu sözlerden ve bilgilerden sonra özcan’a “haksız” demek olanaksız!


Ancak, haklı olmak yetmiyor!


çünkü;


Şehrin geleceğine dair taşınan endişelere de “haksız” denemez.


Yani altının aranması metodu, arayan şirketler, aranması ve sonrasındaki doğa ve çevre uygulamaları konusunda çekinceler giderilemiyor.


Böyle olunca da, madenler konusunda hükümet kanadı toplumda hep eleştirilen taraf oluyor.


+++


Yine de özcan’ın sözlerinin partisi adına çok değerli olduğunu söylemek gerekli.


En azından partisinin meseleye bakış açısını ortaya koydu.


Bundan sonrası ise bakanlıkların meseleye nasıl yaklaşılacağına geliyor!


Toplumu bilgilendirerek, şeffaf, izlenebilir ve incelenebilir bir maden araması mı;


Yoksa,


“Ben yaptım oldu!” mantığıyla devam mı?


 


 





 

Haberleri