Anakent Belediye Başkanı Sayın Prof. Dr BÜYÜKERŞEN, Seyitgazi Derneğini ziyarette, Nasreddin Hoca' nın, Türk Cumhuriyetleri Kültür Başkenti etkinliklerinde, sembol olarak kullanılmasına, karşı çıktığını söyledi. Vilayet önünde ve Hamam Yolu caddesinde, temsili Nasrettin Hoca heykelleri gördükten sonra, ne kadar haklı olduğunu gördük
Nasreddin Hoca ile alakası olmayan bu heykel, neden ve niçin yapıldı. Kazan fıkrası Nasrettin Hoca ile nasıl ilişkilendirdi bilinmez ama Bu heykeli yapanın ve teşhir edenlerin, Nasrettin Hoca'yı, tanımadıkları ortadır. Çünkü heykelin Nasreddin Hoca ile hiç alakası olmadığı gibi, onu sevenleri de üzdü.
Nasreddin Hoca güldürü ve fıkra üstadı değildir. Nitekim, Japon Halk Bilimcisi MİKSİKO KOJİMA' ya göre, Nasreddin Hoca, bir "DÜŞÜNÜR", "HALK FİLOZOFU", "SOSYOLOĞ" , "MÜDERRİS" ", " BİLGİN ", "HUKUKÇU" ve TASAVVUFÇU" dur.
Japon Halk Bilimcisi MİKSİKO KOJİMA, Nasreddin hocayı tanımayı tesadüflere ve kulaktan duyma sözlere bırakmadı. O nedenle de, üç yıl Türkçe öğrendi. Daha sonrada, Nasreddin Hoca' yı, her yönü ile ele alıp, doğru bilgileri ulaştı. Hatta hangi fıkraların, Nasreddin Hoca'ya ait olup olmadığını bilecek kadar da onu tanıdı. Elde ettiği bilgilerle, Japonya'da, Nasreddin Hoca günleri düzenledi. Gelen davetleri karşılamakta da büyük güçlük çekti. Nasreddin Hoca'yı da Japon halkına sevdirdi.
Hatırlıyorum da, Tokyo Metropolitan Müzesi'nde, 2003 Türkiye Yılı nedeniyle açılan, `Türkiye`de Üç Büyük Medeniyet" sergisi çerçevesinde düzenlenen, Nasreddin Hoca" konulu konferans, büyük ilgi görmüştü. Bayan MİTSİKO KOJİMA' nın, Türk kültürü hakkında verdiği konferans, müze ziyaretçilerinin büyük ilgi gösterdiği etkinliklerin başında geldi. Nasreddin Hoca ilgili davetlerin pek çoğununa gidemediğini söyledi.
MİTSUKO KOJİMA ile yapmış olduğumuz sohbette, pek çok fıkranın, Nasreddin Hoca' ya ait olmadığını söyledikten sonra " Kişi fıkra söylemiş, tutulabilmesi içinde Nasreddin Hoca' ya mal etmiş" dedi.
Şu bir gerçek ki millet olarak, Nasreddin Hoca'yı, ne tanıdık ne de tanıttık. Çünkü Nasreddin Hoca, yıllarca güldürdü ve mizah üstadı olarak tanıtıldı.
Türk tarihinde, kimi cesareti, kimi fedakârlığı, kimi sadakati, kimi düşünceleri ile şöhret bulmuş mümtaz insanlarımız vardır. Öyleleri vardır ki, isimleri anıldığında, karakterleri akla gelir. Yunus Emre ve Nasreddin Hoca, bu insanlarımızdan ikisidir. Bu iki düşünürümüzü, bugünkü ve gelecek nesillere tanıtma görevi, öncelikle eğitim kurum ve kuruluşlarına ve il, ilçe ve beldelerimize, Özellikle de üniversitelerin, ilgili bölümlerine ve Halk Bilimcilerimize düşmektedir.
Çocuk ve gençlerimizin, kişilik gelişiminde ve zamanında sunulan mesajlar, çocuğun kişiliğinin, daha sağlam gelişmesini sağlar. Özellikle de tarihimizde ve ilimizdeki bu mümtaz şahsiyetler, çocuk ve gençlerimiz için, somut birer örnektir. Doğruluk, dürüstlük, cesaret, fedakârlık, yardımseverlik, sorumluluk, vefa, sabır, azim, hak ve hukuk, vatan sevgisi, gibi çeşitli vasıflar ve ideal karakteri ise kişiliklerinin gelişmesinde önemli faktörler olduğundan, doğru tanıtılmalıdır.
Nasreddin Hoca, çocuk ve gençlerimize, örnek göstereceğimiz mümtaz kişilerden biridir. O nedenle de Nasreddin Hoca ile ilgili her türlü etkinlik ve eserlerde daha dikkatli olmak, insanlarımıza da doğru olarak tanıtmak gerekir.
Nasreddin Hoca, halka sahip olduğu, yönleri ile tanıtılmadı. Üstelik Nasreddin Hoca' ya ait olmayan fıkralar, o' nun bu meziyetlerine gölge düşürdü. Ülkemizdeki halk bilimciler de Nasreddin Hoca ile ilgili yeterli çalışma yapmadılar. Oysa Japon Halk Bilimcisi Mitsuko Kojima, İnceleme ve araştırmaları ile de, fıkraların, Nasreddin Hoca'ya ait olup olmadığını analiz edecek kadar da, Nasreddin Hoca'yı, her yönü ile tanıdı.
Türkiye' de, onca üniversite var. Bu üniversitelerde, onlarca Halk Bilimcisi var ama hiçbir öğretim görevlisi, Nasreddin Hoca'yı, tanımak için ciddi, bir inceleme ve araştırma yapmadı. Yani Türkiye'den, bir tek Mitsuko Kojima çıkmadı.
MİTSUKO KOJİMA' ya göre, Nasreddin Anadolu halkının yaşama biçimini, güldürü öğesini, alay ve eğlenme türünü, övgü ve yergi becerisini dile getirmiştir. O' nunla ilgili gülmeceleri oluşturan öğelerin odağı, sevgi, yergi, övgü, vardır
Bu öğeler Anadolu insanının, belli olaylar karşısındaki tutumun yansıtan, düşünce ürünlerini oluşturur. Nasreddin Hoca, halkın duygularını yansıtan, bir gülmece odağı olarak ortaya çıkarılır. Halk, yılladır Nasreddin Hoca'nın dilinde ve düşüncelerinde kendi düşüncesini buldu ve sesini duyurdu. Yaratıkları fıkraları, Nasreddin Hoca'ya mal etmeleri de bundandır.
Hülasa halk filozofu, NASREDDİN HOCA' yı, ne tanıdık ne de tanıtabildik
NASREDDİN HOCA
Anakent Belediye Başkanı Sayın Prof. Dr BÜYÜKERŞEN, Seyitgazi Derneğini ziyarette, Nasreddin Hoca nın, Türk Cumhuriyetleri Kültür Başkenti etkinliklerinde, sembol olarak kullanılmasına, karşı çıktığını söyledi. Vilayet...