NASREDDİN HOCA'YI ANLAMAK

                               Türk tarihinde, kimi cesareti, kimi fedakârlığı, kimi sadakati, kimi düşünceleri ile şöhret bulmuş, mümtaz insanlarımız vardır. Öyleleri vardır ki, isimleri anıldığında,...

               
               Türk tarihinde, kimi cesareti, kimi fedakârlığı, kimi sadakati, kimi düşünceleri ile şöhret bulmuş, mümtaz insanlarımız vardır. öyleleri vardır ki, isimleri anıldığında, karakterleri akla gelir. Yunus Emre ve Nasreddin Hoca, bu insanlarımızdan ikisidir.
           Bu iki düşünürümüzü, bugünkü ve gelecek nesillere tanıtma görevi, öncelikle eğitim kurum ve kuruluşlarına ve il, ilçe ve beldelerimize, özellikle de üniversitelerin, ilgili bölümlerine ve Halk Bilimcilerimize düşmektedir.
            İnsanımız, çocuk ve gençlerimizin, kişilik gelişiminde ve zamanında sunulan mesajlar, çocuklarımızın, kişiliğinin, daha sağlam gelişmesini sağlar. özellikle de tarihimizde ve ilimizdeki bu mümtaz şahsiyetler, çocuk ve gençlerimiz için, somut birer örnektir
              Bu  insanlarımızdan biri de Nasreddin Hoca’ dır. Nasrettin Hoca, Sivrihisar’ın Hortu köyünde 1208 yılında doğdu. Nasrettin Hoca, Sivrihisar’da medrese eğitimi aldı. Babasının ölümü üzerine Hortu’ya dönerek köyün imamı oldu. 1237’de Akşehir’e, yerleşti, kadılık görevinde bulundu. Bu görevlerinden dolayı kendisine, “Nasuriddin Hâce” adı verilmiş, sonradan bu ad “Nasrettin Hoca”  ismini almıştır.
              Nasreddin Hoca, Sivrihisar Uluslararası Nasreddin Hoca Kültür ve Sanat Festivali'nde anılacak. Festival, 29-30 Haziran-1 Temmuz arasında gerçekleştirilecek. Festival açılışı, Eskişehir’de 28 Haziran 2018 Perşembe günü “Kortej Yürüyüşü”   ve  “Nasreddin Hoca ve Sivrihisar Sergisi” açılışı ile başlayacaktır.  Festival kapsamında, konserler, halk dansları topluluklarının gösterileri ve  çeşitli etkinlikler düzenlenecek.
                Elbette Sivrihisar Uluslararası Nasreddin Hoca Kültür ve Sanat Festivali’ nin, düşünülmesi bile olumlu bir gelişmedir. Ancak her nedense, ülkemizde Mümtaz kişi/kişilerle ilgili yapılan etkinlikler, genellikle de, eğlenceye yöneliktir. Oysa Nasreddin Hoca’ nın,  düşünce ve fikirlerini yansıtacak, Konferans sempozyum ve panel gibi etkinlikler de düzenlense, toplum,  özellikle de çocuk ve gençlerimiz açısından, daha yararlı olacaktır.
               çünkü insanımız, özellikle de çocuklarımız, doğruluk, dürüstlük, cesaret, fedakârlık, yardımseverlik, sorumluluk, vefa, sabır, azim, hak ve hukuk, vatan sevgisi, gibi çeşitli vasıflar ve ideal karakteri ise kişiliklerinin gelişmesinde önemli faktörler olduğundan,  tarihimizdeki Nasreddin Hoca gibi insanlarımız, doğru tanıtılmalıdır. 
             Nasreddin Hoca, çocuk ve gençlerimize, örnek göstereceğimiz mümtaz kişilerden biridir. O nedenle de Nasreddin Hoca ile ilgili, her türlü etkinlikte, daha dikkatli olmak, insanlarımıza da doğru olarak tanıtmak gerekir. 
              ülkemizde, Nasreddin Hoca, genellikle, fıkra üstadı olarak bilinir. Oysa Japon Halk Bilimcisi MİKSİKO KOJİMA’ ya göre, Nasreddin Hoca, bir "DüŞüNüR", "HALK FİLOZOFU", "SOSYOLOĞ" , "MüDERRİS" , "HUKUKçU" ve TASAVVUFçU" dur. 
              Japon Halk Bilimcisi MİKSİKO KOJİMA, Nasreddin hoca’yı, tanımayı tesadüflere ve kulaktan duyma sözlere bırakmadı. O nedenle de, üç yıl Türkçe öğrendi. Daha sonrada, Nasreddin Hoca’ yı, her yönü ile ele alıp, doğru bilgileri ulaştı. Hatta hangi fıkraların, Nasreddin Hoca’ya, ait olup olmadığını bilecek kadar da onu tanıdı.
              Elde ettiği bilgilerle, Japonya’da, Nasreddin Hoca günleri düzenledi. Gelen davetleri karşılamakta da büyük güçlük çekti. Nasreddin Hoca’yı da Japon halkına sevdirdi. 
               Tokyo Metropolitan Müzesi’nde, 2003 Türkiye Yılı nedeniyle açılan, `Türkiye`de üç Büyük Medeniyet" sergisi çerçevesinde düzenlenen, Nasreddin Hoca" konulu konferans, büyük ilgi görmüştü. Bayan MİTSİKO KOJİMA’ nın, Türk kültürü hakkında verdiği konferans, müze ziyaretçilerinin, büyük ilgi gösterdiği etkinliklerin başında geldi.             
               MİTSUKO KOJİMA ile yapmış olduğumuz sohbette, pek çok fıkranın, Nasreddin Hoca’ ya ait olmadığını söyledikten sonra " Kişi fıkra söylemiş, tutulabilmesi içinde Nasreddin Hoca’ ya mal etmiş" dedi.
             MİTSUKO KOJİMA’ ya göre, Nasreddin Anadolu halkının yaşama biçimini, güldürü öğesini, alay ve eğlenme türünü, övgü ve yergi becerisini dile getirmiştir. O’ nunla ilgili gülmeceleri oluşturan öğelerin odağında, sevgi, yergi, övgü, var
             Matsuko Kojima’ nın tespit ettiği, bu öğeler, Anadolu insanının, belli olaylar karşısındaki tutumun yansıtan, düşünce ürünlerini oluşturur. Nasreddin Hoca, halkın duygularını yansıtan, bir gülmece odağı olarak ortaya çıkarılır. Halk, yılladır Nasreddin Hoca'nın dilinde ve düşüncelerinde kendi düşüncesini buldu ve sesini duyurdu. Yaratıkları fıkraları, Nasreddin Hoca’ya mal etmeleri de bundandır. 
             Nasreddin Hoca, Yunus Emre ve Mevlana gibi, insanlarımız,  evrensel kimlik taşırlar. O nedenle de her yere giderler, her yere yerleşirler ve her yerde yaşama imkânı bulurlar. Bu gelişmeler, Nasreddin Hoca ve Yunus Emre gibi, insanlarımızın , ne kadar müstesna insanlar olduğunun da tescilidir




















Haberleri