NEREYE

''Bindik bir alamete gidiyoruz kıyamete.'' sözünün kaynağı üzerinde değişik rivayet vardır. Söz, anlam olarak yanlış yöntemle doğru hedefe ulaşılamayacağını ifade eder. Son günlerde iç siyasette dış destekli ve dış istekli olarak bölücülerin arzuları doğrultusunda demokrasi paketinin açılması ile gelişen olaylar, sözün ne kadar isabetli söylendiğini ortaya koymaktadır. Nereye gidiyoruz? Bunun sonu nereye varacak? Hükümet sözcülerinin çalınan her minareye bir kılıf bulmaları, sürekli mazeret üretmeleri ve daha da kötüsü alaycı tutum ve davranışları vatandaşların endişelerini artırmaktadır.
Bir vesile ile hafta sonunda bazı köy, belde ve ilçeleri ziyaret imkanı bulduk. Vatandaşın ürettiği tahıl elinde kalmış, para etmemektedir. Hayvancılık bitme noktasına gelmiştir. Hükümet ucuz tahılı yurtdışından getirerek yerli üreticiyi mağdur duruma sokmuştur. Köyler boşalmış, gençler üretici olmak yerine şehre göç ederek asgari ücretle hizmet sektöründe çalışmaktadır. Aslında vatandaş herşeyi iyi bilmekle beraber başına bir şey gelmesi kaygısıyla çaresiz olarak olayları seyretmektedir. Vatandaş soruyor; nereye gidiyoruz?
Aslında devleti yöneten siyasi erkinde bu soruya net olarak cevap vereceği konusunda şüpheler taşımaktayım. Sebep-sonuç ilişkisini kestiremeyen, attığı adımın nereye varacağını bilemeyenlerin kararsız tutumları maalesef bunalımların içine girileceğinden de habersizdirler. Yönetim; basirete dayanır, isabetli karar vermeye yaslanır, halkın arzu ve isteklerini yerine getirmeye bağlı olarak yürür.
Yetkililerin hep duymak istedikleri alkış sesleri bazen onları felakete götürür. Akıllı bir yönetim anlayışı mutlaka muhalefetin itirazlarına da kulak vermeli, onları dinlemelidir.
Türk devlet geleneğinde yönetimin iki temel ayağı ahlak ve adalettir. Türk devlet yönetimi hakkında eserler veren bilge insanlarımız, yöneticilerin görevlerini tek tek yazarak açıklamışlardır. Devlet yönetimi konusunda çok mühim etkileri olan, Nizam'ül Mülk Siyasetnamesi, Koçibey Risalesi, Farabi'nin Erdemli Şehir'i, Yusuf Has Hacib'in Kutadgu Bilig'inde pek çok öğüt vardır. Bu eserlerin ortak özelliği, devlet yönetiminde en önemli değerlerin adalet, güçlü bir maliye, gelişmiş ve nitelikli bir nüfus ve güçlü bir güvenlik gücünün olmasıdır. Devleti ayakta tutan adalettir. Bu yüzden devletle ilgili yazılı kaynakların tamamında adalete yer verilmiş ve adalet mülkün temeli sayılmıştır. Mülkü, kötü yönetim ve haksızlıkla, basiretsizliğin yıkabileceği açıkça ifade edilmiştir.