Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcılarından, Sayın Davut Kavrakoğlu ,"Türkiye sanayisinin en önemli eksiği teknik ve ara eleman açıığıdır. Bu doğrultuda Milli Eğitim anlayışımızı, yeniden revize etmeli ve yeni sistemi meslek ve teknik eğitim üzerine kurmalıyız" demişti.
Aslında ülkemizde, üretim alanlarında, nitelikle elamana ihtiyaçları olduğu hep söyleniyor ama Milli Eğitim Müdürlüğü, üniversiteler, şirket ve işletmeler, önerileri yeteri kadar dikkate almıyor. Oysa kurum/kuruluş, özellikle de sanayi kuruluşlarımızın yerel, ulusal ve küresel alanda, başarıları için, nitelikli ara elaman, olmazsa olmaz konumdadır.
Ayrıca da nitelikli elaman, ülkelerin, işletmelerin ve şirketlerinde en önemli zenginliğidir.
Geçmişte, ulusların zenginliğinin, en önemli göstergesi, doğal kaynaklardı. Zamanla para, makine, fabrika gibi sermaye malları üstün konuma geçti. Bugün ise üretimin, en önemli faktörü, bilgi, beyin gücü ve insan kaynağı…
Yine çağımızda, artık sanal şirketler, akıllı işletmeler, öğrenen kuruluşlardan söz ediliyor. Global pazarlarda rekabette, en önemli silahın ise kas gücü değil, beyin gücü olduğu, artık her alanda kabul gördü.
Ayrıca da yetişmiş iş gücü, ekonomik başarının temelidir. Artık, bilgili ve becerikli insan gücü, içinde bulunduğumuz, teknoloji ve bilgi çağında, fiziksel sermayenin önüne geçmiştir. Mesleki eğitimin kalitesi, belli standartlara ulaşmadıkça da nitelikli elaman yetiştirmek, çok zor olduğu gibi, iş dünyası da arzu ettiği verimi de alamayacaktır.
Diğer yandan mevcut sanayimizin, ihtiyaçlarını karşılayacak düzeyde vasıflı iş gücüne sahip değiliz. İş gücümüz sanayimize, paralel olarak gelişme göstermiyor. ülkemizde mesleki eğitim veren kurumların, hem sayısı, hem de kalitesi yetersiz. Bunların yanında mevcut olan bu kurumlar, gelecek endişesi taşıyan gençlerimiz tarafından yeterince ilgi de görmüyor.
Elbette nitelikli tekniker ve ara eleman yetiştirilebilmesi için, meslek yüksekokulları ve iş dünyası işbirliği esastır. Milli Eğitim Bakanlığı, başta olmak üzere, konuyla ilgili tüm kurum ve kuruluşlar, bu alanda ciddi gayret göstermelidir.
Nitelikle ara eleman için, ülke ve kent bazında, iş gücü planlaması şarttır. Planlama, bir iş ya da etkinliğin gerçekleştirilmesi ile ilgili bütün temel bilgilerin önceden düşünülmesi, öngörülmesi, tasarlanması, düzenlenmesi ve uygulamaya hazır hale getirilmesidir.
İşgücü planlaması ise doğru sayıda kişiyi doğru zamanda, doğru işlerde, doğru beceri, tecrübe ve yeteneklerle işe almaya yöneliktir. Bu da hangi becerilere ihtiyaç duyulduğunu bilmemizi sağlayan analizleri gerektirir. çalışanların, doğru becerilere sahip olduğundan ve doğru işlerde olduğundan emin olunması için, planlamaya ihtiyaç vardır.
Ayrıca iş gücü planlaması, tek başına yeterli değildir. İşletmelerle yapılacak işbirliği yanında, mesleki eğitim yapan okullarda, bina, atölye, laboratuarın yeterli alan, ders araç-gereç ve iç donanımlarının üst seviyede eksiksiz bir şekilde olmalıdır. öğretim elemanları da, bilgi ve becerileri, yeterli ve ilgili meslek alanında çağın gelişimini takip edip, kendisini devamlı yenileyebilecek nitelikte olmalıdır.
Mesleki alanda, istihdam edilecek öğretim elemanlarının, yeterli bilgi ve pratik yönden, ilgili sektör deneyimi olmalı, mesleki konularda, düzenlenen kongre, sempozyum kurs ve fuar gibi etkinliklere sürekli katılımın sağlanarak, yeniliklerin takibi ve kendilerini geliştirebilme imkanları sağlanmalıdır.
Eskişehir’de nitelikli ara eleman ve teknik elaman yetiştirebilmek için, kurum/kuruluşlar, sanayi, meslek liseleri ve üniversiteler arasında işbirliği şarttır.
ülkemizde, bu işbirliğini başarı ile sürdüren şirketler ve işletmeler mevcuttur. Bu şirketler, Meslek Yüksek Okul öğrencilerine, uzun dönem staj olanağı sağlıyorlar. öğrenciler bu sayede, hem pratik yapma, hem de yeni teknolojileri öğrenme olanağı yakalıyorlar.
Ayrıca ülkemizde arzu edilen boyutta olmasa da staj sırasında, bazı şirket ve işletmelerin personeli tarafından öğrencilere kalite sistemleri, genel organizasyon bilgisayar uygulamaları, konusunda seminerler de veriliyor. Bu kapsamda çalışan öğrencilere, yemek, servis, ücret ve sigorta gibi sosyal haklardan da yaralanmaları sağlanıyor. Ancak yeterli değildir.
çağımızda, her alanda, uluslararası rekabette, üstünlük sağlayabilmek için, nitelikli insan gücüne sahip olmanın belirleyici rol oynadığı açık ve kesindir. Bu nedenle, nitelikli ara elaman, yetiştirmek için, ülkemizde, her kesim elini taşın altına koymalıdır.
Ayrıca nitelikli işgücü, ülkemizin, bugün olduğu gibi, gelecekte de her alanda, kalkınması, özellkle de insanımızın, istihdamı açısından, bir zorunluluktur.