OKULLARDA ŞİDDET!

Bir veli " görsel medyanın şiddet öğeleri içeren program ve haberleri, düzeysiz, şiddet konulu duygusallığı körükleyen dizi filmler, şiddet dizileri, Çocuk ve gençleri şiddete karşı duyarsızlaştırıyor ve saldırgan davranışlarını...

Bir veli " görsel medyanın şiddet öğeleri içeren program ve haberleri, düzeysiz, şiddet konulu duygusallığı körükleyen dizi filmler, şiddet dizileri, Çocuk ve gençleri şiddete karşı duyarsızlaştırıyor ve saldırgan davranışlarını artırıyor, okul başarısını da etkiliyor." diyerek bir sorunu gündeme getirmiş.
Aslında, son yıllarda okullarda, özellikle de okul önlerinde şiddet olaylarındaki artışı kaygı verici hale getirdi. Eskişehir' deki okullarda, bu gelişmelerden nasibini aldı. Eskişehir' de okullardaki şiddet olaylarını önlemek ve gerçekleşmeden çözüm getirmek amacıyla, çalışma başlatılmıştı. Başlatılan çalışmada okullarda risk grubu oluşturan öğrenciler listelenerek belirlenecek ve çeşitli kurumlarla, öğrenci aileleri birlikte çalışarak, bu öğrencilerin suçtan uzaklaşmaları sağlanacaktı. Ne oldu bilinmez ama okullarda şiddet tüm hızıyla sürüyor.
Elbette öğrencilerin şiddetten uzaklaştırılması ülke, kent, okullar, özellikle de toplum açısından önemli bir girişimdir. Ancak 3- 6 yaş grubu anaokulu öğrencileri ile 7 -14 yaş grubu çocuklardan suç işleyenleri veya suç işlemeye eğilimli olanların isimlerini, okullardan istenmek, vahim olduğu kadar, eğitimde de yeri yoktur. He şeyden önce bu yaş gruplarındaki çocuklarımızın, cezai ehliyeti yoktur.
Bu çalışmaya gerekçe olarak Eskişehir Emniyet Müdürlüğü Çocuk Şube Müdürlüğü, Kuruluş ve Çalışma Yönetmeliğinin ilgili maddesi gösterilmişti. Bu maddede, "okullarda risk gruplarını (suça sürüklenen veya suça meyilli öğrenci) tespit etmek, bu gruba giren öğrencilerin iyileştirilmesi ve tedbir alınması için, İl Sosyal Hizmetler Müdürlüğü okul idareleri, rehber öğretmenler ve aileler ile ortak çalışmalar yapmak" hükmü yer alıyor. Bu hükmü uygulamak hiçte kolay değildir. Dikkat, özen ve sabır ister. Ayrıca Emniyet Müdürlüğü'nce yapılacak çalışmalara esas olmak üzere, okullarında risk grubu oluşturan çocukların isim listelerinin gönderilmesini istemek, sorunu çözmediği gibi, daha da büyüterek kangren haline getirir Hatta şiddeti, daha vahim boyutlara taşır.
Oysa şiddetin, pek çok nedenleri vardır. Ekonomik, felsefi, ideolojik, psikolojik, sosyolojik ve politik unsurlar en önemli sebeplerdir. Ancak bu nedenler yanında, okullardaki şiddet olaylarının değişik boyutları yanında en önemli neden çocuklarımızın ruhsal gelişimin Okul idareleri, öğretmenler, veliler, özellikle de toplum tarafında çok iyi bilinmemesidir.
Elbette okullarda şiddetin nedenler vardır. Özelliklede gelir adaletsizliği, kentlere artarak devam eden göç, işsizlik, devlete ve geleceğe dönük güvenin azalması, kültürel yozlaşma, değerlerimizden uzaklaşma ve yabancılaşma gibi nedenlerin yanında kalabalık sınıflar, güvenlik önlemlerinin yetersizliği, personel eksikliği, okulların yeterli fiziksel, eğitsel ve rehberlik donanımına sahip olmaması, en önemli etkenlerdir
Ayrıca öğrenciler yaşadığı ekonomik, sosyal, psikolojik sorunlardan kaynaklanan gerginliklerini ve güvensizliklerini okulda oluşturdukları kamplaşmalarla, şiddetle yansıtma eğilimine girmektedir. Öğrenciler arasında kötü muamele, aşağılama, yasaklama, yoksun bırakma, alaya alma ve küçük düşürme gibi davranışlarda şiddete zemin hazırlamaktadır.
İnternet, yazılı basın ve görsel medyanın, şiddet öğeleri içeren program ve haberleri, şiddet konulu duygusallığı körükleyen dizi filmler, şiddete karşı duyarsızlaştırıyor ve saldırgan davranışlarını artırıyor, Gençleri, şiddet, kumar, fuhuş, uyuşturucu ve diğer zararlı etkilerden koruyucu önlemler yeterince ciddiye alınmıyor. Daha da kötüsü, terör olaylarında ve hak aramalarında çocuklar kullanılıyor.
Okullardaki şiddetin önlenmesi için Milli Eğitim Bakanlığı pek çok genelge yayınladı. Özellikle de 14.03.2006 tarih ve 3164 sayılı 2006/22 No'lu Genelgesinde İl Milli Eğitim Müdürlüklerine, Rehberlik ve Araştırma Merkezi ve Okul/Kurum Müdürlüklerine, Rehber Öğretmen / Psikolojik Danışman ve öğretmenlere bu alanda düşen görevler açık ve net bir şekilde belirlendi. Hatta bakanlık, " Bakanlığımıza intikal eden bilgilerden, görsel ve yazılı medyada yer alan haberlerden özellikle okullarımızda şiddet, saldırganlık, zorbalık gibi olayların arttığı anlaşılmaktadır. Öğrencilerin güven ortamı içinde eğitim kurumlarına devam edebilmelerini sağlamak ve eğitim sisteminden istenilen başarıyı elde edebilmek amacıyla koruyucu ve önleyici çalışmaların önemi artmaktadır. " tespiti yapıldıktan sonra "Örgün ve yaygın eğitim kurumlarında sorunlara erken müdahale ve özellikle problemin oluşmadan önlenmesine yönelik gelişimsel- önleyici yaklaşım esas alınmalıdır. " talimatı verilmiş,
Ayrıca genelgede, merkezî düzeyde yapılacak bu çalışmalar doğrultusunda; okulda şiddet, saldırganlık, zorbalık ve diğer risk faktörlerini önleme ve müdahale hizmetlerinin görev ve sorumluluklar,, Valilik koordinasyonu sağlanarak yerine getirilmesi de istenmişti. Ancak bu genelge doğrultusunda, ne gibi önlemler alındı bilinmez ama okullarda, şiddetin hala sürdüğü de bir gerçektir.

Haberleri