Bugün yerel gündemden biraz uzaklaşalım.
Herkesin ağzında zamlar var, oradan konuşalım.
örneğin;
Kağıt fiyatları bir hayli arttı.
Kitaptan, gazeteye her şey zam altında bu yüzden!
Hükümet ise tasarruf tedbirlerini hayata geçirmeye kararlı.
Bunun için devletin pek çok kaleminde tedbir alınacak.
+++
Bu iki konuya dair güzel bir olay fıkra var.
Meşhur Yıldırım Akbulut fıkralarından!
Şöyle;
“Akbulut, siyasete atılmadan önce Erzincan'da bir süre Hal Müdürlüğü yapmış.
Yardımcılarından biri bir gün yanına gelir.
-Efendim der
-Elimizde hayli evrak birikti..
Bunları artık Seka’ya devretsek.
Akbulut bir süre düşündükten sonra cevap verir;
-Evrakları Seka'ya devredelim ama ne olur ne olmaz, bir fotokopilerini alalım ondan sonra verelim!”
+++
Şu an evrakları devredecek bir Seka da yok ya neyse…
Biz devletin tasarruf politikalarına bakalım.
Bürokrasi örneğin…
Yukarıda sözünü ettiğimiz durumdan çok farklı mı bugün?
Devletin eski hantal yapısı halen Eskişehir’in bürokrasisinde bile sürmüyor mu?
Yapılacak en küçük işte “Bir soralım da öyle yapalım” psikolojisi yok mu?
Yapılmak istenen her işte “önce şu işi sağlam kazığa bağlayalım” düşüncesi bitmiş değil!
“Evrakını bugün bırak yarın bakarız” mantığı halen devrede.
Yani devlet bugün kağıda zam geldi diye tüm evrakları dönüşüm için istese;
“önce fotokopilerini alalım” diye düşünecek bürokratlar halen var.
++++
Oysa zaman değişiyor.
Bunun pek farkında değiliz.
Ama devletin yönetim isteminin de değiştiğinin farkında değil miyiz?
Başkanlık sistemi ile hani bürokrasi hızlanacaktı?
Hani işler eskisinden çok daha çabuk olacaktı?
Başkanlık öncesi ile sonrası arasında bürokrasi de bir fark görebildiniz mi?
Biz inanın göremedik.
O halde…
Yönetimde hızlılık önce tepeden değil, tabandan başlamalı.
Halk devletin hızlandığını görmeli.
Görmeli ki;
Devlet “tasarruf yapıyoruz” dediğinde, aynı hızda reaksiyon göstersin!
Döviz endeksli olmayan bir fiyat artışı varsa ve devlet aynı hızda müdahale ediyorsa;
Vatandaşta o kişiye ya da kuruma tepkisini göstersin.
Ancak, devletin kurumu değişmemişse, hızı hala 1980’lerdeyse, halkın da değişmesini beklemek çokta akla uygun bir yaklaşım olamaz!
Yani zamlara karşı sadece mücadeleyi sadece halktan beklemek doğru olmaz.
öyle değil mi?