OTOMOTİV SEKTÖRÜ VE TÜLOMSAŞ...

Eskişehir'in en önemli sanayi kuruluşu kuşkusuz Tülomsaş.
Ekonomik işlem hacmi milyonlarca EURO'lar boyutunda.
Her geçen gün daha da büyüdüğünü biliyoruz.
Özellikle ihracaat rakamları rekor seviyeye ulaşmış durumda.

Hayri Avcı ile birlikte rayını bulan kurum, bugün pek çok imalatı bir arada yapabiliyor.
Geliştirilen teknoloji ile birlikte, yan sanayinin geliştirilmesi ve araştırmalara hız verilmesi, kuşkusuz kurumun vizyonunu da genişletti.
Bugün Tülomsaş, yukarıda da dediğimiz gibi sadece ana sektörü olan lokomotifte değil, pek çok ürünü imal etme yeteneğine kavuşmuş durumda.
Bu üretim, bundan sonraki yıllarda da devam etmeyi sürdürecek.
Daha da gelişerek, geliştirilerek...

Biz işe bugün başka bir boyutundan bakmak istedik.
O da, tüm dünyada geçerli olan otomotiv sektörü ile Tülomsaş arasında nasıl bir bağ kurulabileceği konusu...
Tamam;
Tülomsaş bugün haftada bir tane lokomotif üretim kapasitesini yakaladı.
Bir lokomotifin değerinin 4-5 Milyon Dolar olduğunu ve bu değerin üretilen madde açısından, otomotiv sektöründen çok daha fazla olduğunu biliyoruz
Ancak, otomotiv sektörünün yarattığı katma değerin ne derece büyük olduğu aklımıza geldiğinde de;
Tülomsaş'ın da bu sektöre neden katkı yapamayacağı sorusu aklımızı tırmalayıp duruyor...
O an düşünüyoruz da;
En azından daha da geliştirilebilecek yan sanayi ile birlikte;
Otomotiv sektörüne de yedek parça temininin Eskişehir'den sağlanması, mümkün olamaz mı?

Devrim otomobilleri ülkenin gündemini meşgul ediyor.
Filminin yanı sıra, belgesellerini izliyoruz ekranlardan.
O görüntüleri izlerken içimizden birşeyler kopup gidiyor.
Galiba bu otomotiv sektörü ile ilgili bir uhde hala duruyor içimizde.
Ne dersiniz Eskişehir bu işin ucundan tekrar tutamaz mı?

Tülomsaş'ı bugününe taşıyan Genel Müdür Avcı'nın, bu konuyla ilgili söyleyeceklerini gerçekten merak ediyoruz...