Irak’ da, Kürdistan Bölgesel Yönetimi’nin (IKBY), Papa Francis’in ziyareti dolayısıyla bastırdığı anı pulunda, Türkiye’nin, doğu bölgesinin de dahil edildiği sözde ‘Kürdistan’ haritası yer aldı. Bu hartita, özellikle de papanın ziyarerinde, çıkartılan pulda yayınlanması ABD’ nin, BOP projesini de hatırlattı.
Çünkü anı pulunda, yer alan bölgenin aynısı, daha önce Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) kapsamında, ABD tarafından gündeme getirilen, harita ile benzer özellikler taşıdığı görüldü.
ABD’nin, Irak’ı işgal ettiği yıllarda, gündeme gelen harita, Türkiye’de büyük tartışmalara yol açmıştı. IKBY’nin, hemen hemen aynı olan harita üzerine, Papa için bastırdığı anı pulunda yer vermesi dikkat çekti. Türkiye, daha önce benzer haritalara ciddi tepki göstermişti.
Amerika’nın, Türkiye’ye vermeye kıyamadığı Patriotları, füze bataryalarını güney sınırlarımız boyunca konuşlandırdığı günlerde, Vatikan devlet Başkanı, Hristiyan Alemi’nin ruhani Lideri Papa Francicus’un, Irak’ı, Özellikle Kuzey Irak’ı, bazı dini liderleri ve Hristiyanlık açısından, kutsal sayılan merkezleri, ziyaret ederek vermek istediği mesajlar dikka çekicidir.
ABD, bugün de bazı stratesini hayata geçirmek için ciddi hazırlık içindedir. Nitekim ABD Başkanı Joe Biden’ın, Türkiye politikası, merak konusuyken, ABD’nin, öncülüğündeki IŞİD’le savaş koalisyonunun, Suriye-Türkiye-Irak arasındaki bölgede, yeni askeri üs kurmakta olduğu iddia edildi.
Cumhuriyet Gazetesi’ne, değerlendirmelerde bulunan emekli Tuğgeneral Ali Er, “Buraya kurulması planlanan, üs bir sınır güvenlik üssü mü, eğitim üssü mü, istihbarat üssü mü bilemiyoruz. Fakat art arda olanları gördükçe, bu son adımı ABD’nin, Türkiye’ye yönelik bir provokatif adımı olarak değerlendirebiliriz” dedi.
Geçmiş yıllarda da ABD’de, aylık "The Atlantic Monthly" dergisi, parçalanmış Ortadoğu’nun, nasıl bir hal alacağını, kapak konusu yaparak tartışmaya açtı. "Irak’tan Sonra" başlığını atan derginin, kapağındaki Kürdistan haritası, Türkiye’nin Doğu Karadeniz sınırına kadar uzanıyordu.
Ayrıca Goldberg, Akdeniz’den İndus Nehri’ne kadar uzanan, bölgedeki bütün ülkelerin sınırlarının tartışmalı olduğuna dikkat çekmesi ve "Wilson Beyannamesi"nin 12. maddesinde Kürtlere bağımsızlık sözü verildiğini hatırlatarak, "Türkiye, en fazla desteğe muhtaç olduğu bir sırada, ABD’ye yardım etmedi.” sözleri ise dikkat çekici olduğu kadar düşündürücüydür.
Aslında bu gelişmeler, yadırganmamalıdır. Çünkü BOP ve Kuzey Afrika Projesi, aslında bir stratejidir. Bu strateji aşamalı olarak gerçekleştirilecektir. Bu stratejinin, gerçekleşmesi için, dün PKK, Türkiye’ye karşı baskı unsuru olarak kullanılıyor,
Gerçi O günlerde, ABD Başkanı George W. Bush,”Irak’ın bölünmesine kesinlikle karşı olduğunu açıkladı. Irak’ta, üç özerk bölge kurulması durumunda, bunun, hem Sünniler’i, Şii radikallerle yarışma ortamına sokacağını, hem de Kürtler’in, “TÜRKİYE” için, sorun yaratacağını kaydederek, bu durumda da bölgede şimdikinden çok daha büyük bir karışıklığın çıkacağını belirtmişti. .
Elbette Irak’ın bölünmesi bölge, özellikle de Türkiye için ciddi sorun yaratacaktı. Ancak, ABD, gündeme getirdiği BOP ve Kuzey Afrika Projesi ile kendisine bölgede rakip olacak bir gücün oluşmasını önlemek, diğer yandan da, askeri teknolojik gücüne dayanarak da bölgedeki petrol ve doğalgaz kaynakları üzerinde denetim kurmak istiyor. Hal böyle olunca da ABD Başkanın’ nın, sözleri inandırıcı olabilir mi?
Ayrıca ABD’ nin, BOP ve Kuzey Afrika Projesi’ndeki esas hedef, bu bölgelerdeki, devletlerin bölünmesini veya federal bir yapıya kavuşturulmasını hedefliyor. Ancak ABD bunu aşamalı olarak gerçekleştirmek istiyor. Projenin gerçekleşmesi için, önce projeye engel olabilecek, ülkelerin, önüne baskı unsuru olabilecek senaryolar koyuyor.
Geçmiş yıllarda, Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın, Dış Politika Başdanışmanı Ahmet Davutoğlu, Büyük Ortadoğu Projesi’nin (BOP), çöktüğünü belirterek, bölgesel sorunların çözümü için tüm oyuncuların, sürecin bir parçası hissedeceği “kapsayıcı” bir yaklaşım gerektiğini vurgulamıştı.
Ancak Papa Francis’in siluetinin arkasında, sözde ‘Kürdistan’ haritasına yer verilmesi dikkat çekti. Bu haritada, Sivas’tan başlayıp Kars’a uzanan ve Hatay’a kadar Türkiye’nin, birçok ili ‘Kürdistan’ sınırları içinde gösteriliyor. Sözde ‘Kürdistan’ haritasında, Suriye, İran ve Irak topraklarından, bölümler bulunması, BOP’ un hala gündemde olduğunun da bir kanıtıdır.
Papa, sadece dini bir lider değil. Aynı zamanda siyasi bir liderdir.. Vatikan’nın, ekonomik gücü, dünya çapındaki etkisi malum. O nedenle Irak gezisi, sadece dini boyutuyla ele alınmamalı. Ziyaretin diplomatik boyutu da var. O nedenle de ziyarete yaşanan Türkiye, Irak, İran ve Suriye topraklarını da içeren, Kürdistan haritası, mutlka dikkate alınmalı ve gerekli girişimler de yapılmalıydı.
Nitekim Dışişleri Bakanlığı "Papa, Fransuva’nın, Irak’ı ziyareti vesilesiyle IKBY tarafından bastırılması öngörülen hatıra pulları arasında ülkemizdeki bazı illeri de içeren bir haritanın resmedildiği, bir pulun da yer aldığı görülmektedir." Açıklamasından sonra "Bazı haddini bilmez IKBY yöneticileri, bu ziyareti, Irak’ın komşu ülkelerinin, toprak bütünlüklerine yönelik ham hayallerini, açığa vurmak için kullanmaya yeltenmektedir." diyeek tepki gösterdi.
Ayrıca Türkiye’ nin, toprak bütünlüğü için, Irak, Suriye ve İran’ ın, toprak bütünlüğü, mutlaka sağlanmalıdır. Çünkü komşu ülkelerdeki, her türlü senaryo, ülkemizi de etkileyecektir.