Perşembenin gelişi çarşambadan belliydi

CHP’li belediyelere yapılan baskı, yıldırma yıpratma çalışmaları artık aldı başını gidiyor. Bu durum neleri işaret ediyor? Birincisi tüm bu hukuksuzluk, baskı iklimi “Türkiye’de bir daha seçim olur mu?” sorusunu akıllara getiriyor.

Cumhuriyet Halk Partili belediyelere yapılan operasyonların ardı arkası kesilmiyor. Bu gidişle de kesilecek gibi değil. Organize bir şekilde merkezi hükümet seçim ile kazanamadığı belediyelere operasyon yapıyor.

CHP’li belediyelerde sıkıntılı durumlar hiç yok mudur? Türkiye’de hiçbir kurumda sıkıntısız bir yer yok. Aradan çıkan birkaç çürük elma olur, işlemeyen mekanizmalar olur. Bunlarla ilgili gerekenler yargı kararı ile yapılır. Ayak oyunlarıyla, tuzaklarla, hukuksuz tutuklamalar ile düzeni değiştiremezsiniz. Bu açık açık ben kazanamadığım yere kayyum atarım tavrıdır.

Bu arada aynı kanun, aynı devlet AKP’li belediyelere tek fiske vurmuyor maşallah. Şimdi de yeni bir moda çıkmış. AKP’li hesapların paylaşımları var sosyal medyada. İşte CHP’li belediyeler ile ilgili savcılar 58 soruşturma kararı vermiş de AKP’li belediyeler için 59 vermiş.

E tamam vermiş de ne olmuş? Hangisi şafak operasyonu ile tutuklandı? Hangisi suçsuz yere hapis yattı? Hangisine kayyum atandı? Bırakın bu işleri arkadaşlar halk sizin ucuz oyunlarınıza artık kanmıyor. Ancak her söylenene inanan bir kitle var onun dışında halk uyandı…

CHP’li belediyelere yapılan baskı, yıldırma yıpratma çalışmaları artık aldı başını gidiyor. Bu durum neleri işaret ediyor?

Birincisi tüm bu hukuksuzluk, baskı iklimi “Türkiye’de bir daha seçim olur mu?” sorusunu akıllara getiriyor.

Ben bu durumu Mart’taki yazımda dile getirmiştim. Bundan 3-4 ay önce hemen hemen kimse durumun vahimliğinin kimse pek farkında değildi. Ben bunları söylediğimde millet CHP birinci parti sarhoşluğunu yaşıyordu hala…

Şimdi görüyorum ki Türkiye’de bir daha seçim olur mu olmaz mı bu tartışmalar başlamış. Bunları ben bildim, ben söyledim diye anlatmıyorum. Hem muhalefet hem millet mevcut hükümetin hukuksuz ve baskıcı hamlelerine cevap vermekte geç kalıyor bunu anlatmaya çalışıyorum.

Yine, 2024 senesinde köşe yazılarımda ısrarla 2025’te bir erken seçim olacağını yazdım. Daha doğrusu olması gerektiğini söyledim. Hükümet bu işe yanaşır mı bilmiyorum ama muhalefet bugün 2025 Kasım’da seçim olmasını istiyor. Tek çare erken seçim deniyor.

O dönemde yanlış hatırlamıyorsam bir tek Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel erken seçim konusunda isteğini belirten açıklamalar yapıyordu. Eskişehir’de dahil bazı CHP’li isimler o dönemde erken seçim çağrısının “erken” olduğunu düşünüyordu. Çünkü bugün yaşananları öngöremiyorlardı…

Bugün ise bakıyorum “Tek çare erken seçim” açıklamaları arka arkaya geliyor, manşetleri süslüyor. Çok mu geç kalındı bunları konuşmak için?

Belki çok geç değil ama çok daha erken reaksiyon alınabilirdi. Sandığa güvenip siyaset yapmak bugünkü Türkiye’nin ikliminde bir işe yaramıyor. Bunu maalesef yaşayarak görüyoruz.

Hükümet hamlelerini kim ne derse desin korkusuzca atıyor. Çünkü tüm güç elinde. Muhalefet ise temkinli ama biraz da fazla temkinli ve geç hamleler yapıyor. Özgür Bey erken seçim dediğinde tüm muhalefet arkasında birleşmiş olsaydı belki bugün çok daha kuvvetli bir etki mekanizması ortaya çıkmıştı.

Neyse ben hayıflanırım, doğruyu yanlışı söylemek için bu köşeden konuşuyoruz zira…

Ama geçmiş geçmişte kalmalı. Bir an önce Türkiye adaletli, şeffaf bir seçime gitmeli.

Sayın Erdoğan halen birinci partinin kendi partisi olduğunu ısrarla dile getiriyor. Ben bu başkanlık sistemine de pek alışamadım. Tüm ülkenin Cumhurbaşkanı bir siyasi partiyi sonuna kadar savunuyor. Bu durum bana ne mantıklı geliyor ne de doğru neyse…

Madem AKP halen birinci parti, ana muhalefet CHP erken seçim istiyor. Birçok parti erken seçim istiyor…

Neden o zaman kasımda ya da 2025 içinde makul bir dönemde sandığa gitmiyoruz? Yoksa gerçekten yeni Türkiye’de bir daha seçim olsun istenmiyor mu?

Atalarımızın dediği gibi, “Perşembenin gelişi çarşambadan bellidir.” Şimdi Perşembe geldi bile. Bunun da arkası gelirse demokrasinin de ülkenin de vay haline…

Muhalefet gözünü aç artık, oyalanma! Çözüm her zaman dediğim gibi sandıkta!

Herkese mutlu günler diliyorum. Sevgiyle kalın…

Siyaset Haberleri