RAMAZAN'DA ESKİŞEHİR LOKANTALARI!

Lokantacılar Odası Başkanı Abdullah Karakuş, ramazan çadırları ilgili eleştirilerde bulunmuş.
Diyor ki;
'Bu çadırlarda ihtiyacı olmayanlarda yemek yiyor, o zaman çadırın bir anlamı kalmıyor'

Bu sözünün altında elbette, odasına üye esnafı koruma dürtüsü var.
Ramazan'da çadırlara giden vatandaşın, lokantalara gelmesini ister cinste bir söz bu...
Başkan temsil ettiği kesim adına doğru bir adım atıyor, yerinde bir istekte bulunuyor.
Ancak;
Başkan Karakuş'un çadırlar konusunda bilmediği bir şey var.
Oda çadırların sadece ihtiyaç sahibi insanlara hizmet vermediği durumu...
Çünkü biliyoruz ki; çadırlar iftar vakti evlerine yetişemeyen çok sayıda vatandaşa da hizmet veriyor.
Bu insanların çoğu da kentte herhangi bir lokantada rezervasyon yaptıramayacak derecede olan insanlardan oluşuyor.
Zaten öyle olmasa çadırlar, kentteki fakir insanların neredeyse teşhir edileceği alanlar halini alırdı.
O yüzden başkan Karakuş bu yönde bir açıklama yapmak yerine;
Ramazanda iftar vakti, lokanta kapılarından halkın nasıl geri gönderildiğine baksın!
Yani, mesele şu;
Ramazan dışında, müşteri çekmek için kapıda bekleyen esnaf;
Ramazan'da rezervasyonlarını doldurunca nedense kimsenin yüzüne bakmaz oluyor!
Yer yok denilerek esnafın velinimetine olan tavrını ortaya koysun!
Elbette bu kentin tüm lokantacını kapsayan bir şey değil, sözümüz meclisten dışarı...
Ancak biz yinede yetkilisine söyleyelim istedik: Bu nedenle başkan Karakuş'un sorgulaması gereken, çadırlarda kimlere hizmet verildiği değil,
Ramazan boyunca halkın ihtiyaçlarına nasıl koşulacağını düşünmek olmalıdır...