Cumhuriyet Resepsiyonuna, kentlere, hizmet eden, ildeki üst düzey bürokratlar, Cumhuriyetin kazanımlarına, katkıda bulunan, topluma hizmet eden insanlarımız,
Vatan savunmasında görev alan gazilerimiz, özelliklede hayırseverlerimiz, Cumhuriyet Resepsiyonlarına, davet edilecek, öncelikli insanlardır.
çünkü hayırseverlerimiz, menfaat beklemeden, Cumhuriyet kazanımlarına, kendi istekleri ile maddi ve manevi katkıda bulunan, isimsiz kahramanlardır.
Bu hususu, defalarca köşemizde, gündeme getirmemize ve ilgililere bizzat söylememize rağmen, bu yılda, hayırsever insanlarımızdan bazıları, Cumhuriyet Resepsiyonuna, davet edilmediklerini öğrendik.
Elbette Cumhuriyet Resepsiyonuna, söylendiği ve yazıldığı halde, hayırsever insanlarımız niçin davet edilmez, en iyi ilgiler bilir ama bu alanda, hiçbir mazeretin kabul edilir, bir tarafı yoktur. çünkü toplum olarak, hayırsever insanlarımıza, ne yapsak azdır
Aslında hayırsever insanlarımız, herhangi bir menfaat karşı yardımda bulunmazlar veya beklentileri de yoktur. Nitekim Hayırsever insanımız, Sayın Tayfur BAYAR, Eskişehir’e, bir okul ve Huzurevi kazandırdı. Onlarca insanımıza ve camilerimize de yardım etti. Hiçbir zamanda, bu yardımları ve eserlerini, sohbetlere konu yapmadı Hatta sözleri ve davranışı ile de örnek oldu.
Nitekim Sayın BAYAR, “ Cenabı Mevla’ya, binlerce şükürler olsun. O bu şekilde çalışmamı emretti. Bende, karıca kararınca topluma, bir şeyler yapmaya çalıştım. Bunların sahibi, ben değilim. Ancak Allah, beni vasıta kıldı, bunları gerçekleştirdim. Bu sebeple, ben bunların, hazzını yaşıyorum… Yüce Mevla kuluna vermişse, O’ da hayır yolunda harcamalıdır. çünkü çığ gibi artan bir nüfus karşısında, devletimizin, bunlara yetişmesi imkânsız hale gelmiştir. Bu memleket bizim, Vatan bizim, öyle ise hepimiz zorluklara yardımcı olmamız başlıca görevimiz olmalıdır." Sözleri, herkese rehber ve örnek olmalıdır.
Hayırsever insanlarımızla, ne kadar gurur ve onur duysak azdır. Onlar Eskişehir’de birer isimsiz kahramandır. Kentin de velinimetidir. Ancak hayırseverlerin değeri, lafta kalmamalı ve somut olarak yaşama alınmalıdır.
Hatta şehrimizde, bazı caddelere isimleri verilmelidir. Onların isimleri yasadıkça, bu bir eğitim olacak, hayırsever insanlarımızın sayısı, daha da artacaktır. çünkü “İLGİ” “MOTİVASYON” ve “SEVGİ”, insan yaşamında, önemli unsurlarıdır.
Eskişehir’de, hayırsever insanlarımız, dün vardı; bugünde var; gelecekte de olacaktır. Ancak hayırsever insanlarımıza, gerekli ilgi ve alaka gösterilmeli ve sürekli de motive edilmeli, baş tacı da yapılmalı, İldeki her yönetici ile de, randevusuz görüşebilmelidir.
Her türlü kolaylıkta gösterilmelidir.
Eskişehir’de, ilgililer, bizzat şahsıma, Eskişehirlilerin diğer illerde olduğu gibi kurum/kuruluşlara, yeteri kadar yardım yapmadıklarını, sürekli söylendi. Hatta bazı illeri de örnek olarak gösterdiler. Ancak nedenleri, üzerinde durmadılar
Nitekim bir hayırsever insanımız, sürekli ilgisizlik ve zorluklardan müşteki oldu. Eserlerini hayata geçirirken, yaşanan olumsuzlukları, sıraladıktan sonra, “ …Bizler vicdanımızın gereği olarak, yardımda bulunuyor, kentimize eserler kazandırmaya devam ediyoruz ama bu eserleri meydana getirirken, ilgillerden, arzu ettiğimiz kolaylığı ve desteği de göremiyoruz. Hatta randevu taleplerimize bile, cevap alamıyoruz.” Sözleri, Eskişehir’de niçin daha çok hayırseverin olmadığının da cevabı oluyordu.
Hiç şüphesiz, Eskişehir’de, hayırseverler, karşılık beklemeden, kimsenin takdirini düşünmeden, sadece ulvi bir duygu, erdemli bir amaç için, yardımlarda bulundular. Yoksulları, hastaları, dertlileri düşündüler. Eskişehir, daha güzel ve daha yaşanılabilir kent olsun, diye, maddi ve manevi fedakârlık yaptılar
Eskişehir’ e, karşılıksız olarak, hizmet eden, yardımı bir erdem sayan, hayırsever insanlarımıza, ne yapsak azdır. çünkü hiçbiri menfaat beklemeden, görevleri de olmadığı halde, Cumhuriyet kazanımlarına, parası, gücü ve tüm imkânları ile katkıda bulunuyorlar.
Hayırseverlik, bir gönül işidir, karşılığı ise bir çift ’Allah razı olsun’ sözüdür. Hayırsever insanlarımız, dünya için ahretini, ahret için de, dünyasını terk etmeyen, dengeli bir hayat anlayışları vardır. Dayanışmacı bir ruha da sahiptirler.
Eskişehir’de, yaşayan, yardım için, zamanını, parasını, zihnini, hayallerini seferber eden insanlarımızı bulup, onları, tarihin bir yerine not edebiliyor, gelecek kuşaklarımıza, bu erdemli insanlarımızı, örnek olarak gösteremiyoruz.
Toplumda, hayırseverlerin artması, onlara verilecek değerle orantılıdır. O nedenle de hayırseverlerin önündeki, engeller kaldırılmalı, her platform da gereken değer gösterilmeli, ilgililer, randevusuz kabul etmelidir. Kentteki, cadde ve sokaklara da isimleri verilmeli, her yıl da etkinliklere ve Cumhuriyet resepsiyonlarına davet edilerek onura edilmelidir.