SAĞLIK SEKTÖRÜ

Türkiye’deki önemli sağlık hizmeti sağlayıcıları, Sağlık Bakanlığı, Sosyal Güvenlik Kurumu, Savunma Bakanlığı, üniversiteler ve özel sağlık uzmanlarıdır. Hastanın sağlık sigortasının kapsamına bağlı olarak, önemli...

Türkiye'deki önemli sağlık hizmeti sağlayıcıları, Sağlık Bakanlığı, Sosyal Güvenlik Kurumu, Savunma Bakanlığı, üniversiteler ve özel sağlık uzmanlarıdır. Hastanın sağlık sigortasının kapsamına bağlı olarak, önemli tıbbi tedavilerin çoğu Sağlık Bakanlığı ya da diğer devlet kurumları tarafından yapılmaktadır. Özel hastaneler ve kliniklerde muayene ve tedavi olma eğilimi, özellikle gelişmiş ve büyük şehirlerde artmaktadır.
Sağlık ve eğitim alanında, özel sektörün görev alması, Türkiye'de belli bir kesim tarafından sürekli eleştirildi. Sağlık ve sosyal güvenlik hizmetlerinin, devlet eliyle yürütülmesi gerektiğini söylediler. Bugün ise, sağlık hizmetlerinin, özelleştirilmesi hususunda yoğun bir talep ve istek var.
Özellikle de siyasi iradenin, SSK mensuplarını devlet hastanelerine yönlendirmesi, bu hastaneleri güç durumda bıraktı. Var olan kuyruklar daha da uzarken, Hastanelerin iş hacmi de arttı. Gelişmelere paralel olarak, verimde düştü. Randevular, geç tarihlere verilmeye başladı. Oysa özel sektöre ait bazı sağlık kuruluşlarında, hizmetler, randevular günlük. Kuyruk yok. İşlemler çok kolay.
Yeterli midir? Elbette değildir. Tıp adına yapılması gereken, daha pek çok hizmet ve sağlık sektörüne kazandırılması gereken tıp teknolojisi var. Ancak bu rekabet ortamı, hizmet ve teknoloji alanındaki gelişmeleri de sürekli, kalıcı ve sonuç alıcı bir şekilde gündemde tutacaktır. Çünkü Sağlık sektöründe, rekabet şansını kaybeden ve tıp teknolojisindeki gelişmeleri, bünyesine taşımayan, sağlık kuruluşlarının, bu sektörde yaşama şansı yoktur.
Ülkemizde, devlete ait hastaneler de bu rekabet ortamına girdi. Devlet hastanelerinde de kalite, hasta ve hasta yakınlarının memnuniyetine göre belirleniyor. Hijyene de özen gösteriliyor. Hastane, personeli, hijyenin sadece temizlik olmadığı bilincindedir. O nedenle de hastalık veya kontaminasyon kaynağı olabilecek mikroorganizmaların tümünün öldürülmesi, ya da zararlı etki yaratmayacak, en düşük düzeye indirilmesi için, dezenfeksiyon, ön planda tutuluyor.
ESKİŞEHİR' deki devlete ait hastanelerin' de, sağlıkta kaliteli hizmet anlayışının, total olarak değerlendirdiğimizde, temizlikten, cerrahi müdahaleye kadar, kaliteli bir hizmet sunuluyor. Çünkü konu, insan yaşamıdır. O nedenle de sağlık personeli, hata yapma gibi, bir lüksleri de olmadığını çok iyi bilir. O nedenle de ESKİŞEHİR Devlet Hastanelerin de KALİTE YÖNETİMİ" vazgeçilmez öğedir.
ESKİŞEHİR 'de Devlet Hastanelerinde, gerek teknoloji, gerekse hizmet ve fiziki açısından, özel hastanelerden Farkı olmadığı gibi, üstün tarafları da var. Hizmet kalitesi, beklenti, değişik ve çeşni olmasına rağmen, hasta ve yakınları, verilen hizmetten memnundur. Ayrıca ESKİŞEHİR Devlet Hastanesi, sahip olduğu tıbbi teknoloji, araç ve gereç, en önemlisi de "KALİTE" açısından diğer hastanelerle değil, kendisi ile rekabet ediyor. Bu felsefe hastaneyi, her alanda başarılı kılıyor
ESKİŞEHİR' de Devlet Hastanelerin de, tüm faaliyetler, sürekli olarak gözden geçiriliyor. Sağlık hizmetlerinin daha iyileştirilmesi için çalışanlar, "TAKIM RUHU " içinde hareket ediyorlar. Hasta ve hasta yakınlarının, beklentilerini karşılamak öncelikli tutulurken, katılımcı bir yönetim anlayışı ile de hizmet veriliyor.
Aslında Türkiye'de, özel sektörün varlığı sağlık sektöründe yıllardır var. Ancak toplum olarak farkında olmadık. Ne zaman ki, sağlık sektöründe tartışılır ve varlıkları hissedilir hale geldi; toplum olarak dikkatimizi çekti. Nitelikli ve verimli hizmetleri ile de toplumda kabul gördüler.
Öte yandan, Türkiye'de özel sağlık sektörü denince akla, özel hekim muayenehaneleri, poliklinikler, laboratuarlar ve hastaneler gelmektedir. Bunlara ilaç, tıbbi teknoloji, tıbbı malzeme üretimi ve ticaret yapan kuruluşlar ve özel sigorta şirketleri de eklenirse, özel sağlık sektörünün sınırı bir ölçüde çizilmiş olur.
Diğer taraftan kamu destekli özelleştirmenin, diğer şekillerine gelince; hastanelerin bazı hizmetleri özel sektöre devretmesi, en sık karşılaşılanların başında gelmektedir ."taşeronlaştırma" da denen bu yolla, hastanelerin yemek, temizlik, çamaşır, güvenlik vb .hizmetleri özel sektöre devredilmektedir.
Bunun yanı sıra, devlet hastanelerindeki özel yatak uygulaması, Bazı devlet hastanelerinde "sur-time" uygulaması, üniversitelerin öğretim görevlilerine hastaların para ile muayene-tedavi olunabilmesi vb. de özelleştirme uygulamaları arasında sayılabilir.
Sağlık alanın da, özel sektör vardır. Olacaktır da." Devlete düşen görev, bu alanda yapılacak hizmetleri ve kullanılan teknolojiyi, yakından takip ederek denetimini yapmak, vatandaşların mağduriyetini de önlemektir."

Haberleri