Eskişehir Girişimci Sanayici ve İşadamları Derneği (EGSİAD) tarafından "Aile şirketlerinde kurumsallaşma" konulu konferans düzenlendi. Konferansta neler konuşuldu bilmiyoruz ama Eskişehir'deki şirketlerimiz açısında verimli bir konferanstır.
Eskişehir sanayisini ve ekonomisinin önündeki en önemli engellerden biri, Yönetim felsefesindeki boşluktur. İşletmelerimizin büyük çoğunluğuna, hala "SAHİP- YÖNETİCİ" felsefesinin hakim olmasıdır. Eskişehir'deki işletmeler verim elde edebilmek, özelliklede ulusal ve global pazarlarda rekabet edebilmesi için, babadan oğulla miras kala sahip yöneticilikten kurtulması gerekir
Ayrıca aile şirketlerinin, kurumsallaşmaya ve profesyonel yöneticiye inanması ve güvenmesi gerekir. Ancak profesyoneller, daha karar aşamasında iken, Şirket sahiplerinin yanlış kulvarda olduklarını görürse, ne kadar karşı koyabilir ne de eleştirebilirler. Veya eleştirileri ve uyarıları karşısında işinden de olabilir. Onun içinde Profesyonel-şirket sahipleri ilişkisi Türkiye'de pamuk ipliğine bağlıdır. Tek çözüm ise eğitimdir.
Eskişehir'deki işletmelerde, kurumlaşma veya profesyonel görevlendirme konusunda, EGSİAD gibi, ETO ve ESO tarafından da mutlaka eğitim seminerleri düzenlenmeli, hatta gerekirse de bu alanlarda ulusal ve uluslararası alanda, inceleme gezileri yapılmalıdır.
Öte yandan Eskişehir'de, sahip yöneticilik, özellikle, aile şirketleri hakim durumda. Kurumsallaşma ise yok denecek kadar azdır. Ancak aile işletmelerinin büyümesine paralel olarak kurumsallaşma ve profesyonel yönetici sayısı da artmaktadır. Ancak bu yeterli değildir.
Oysa Türkiye, artık çok uluslu, küresel profesyoneller yaratıyor. Bugün, yurt dışında uluslararası dev şirketlerin, çeşitli pozisyonlarında görev yapan, Türk Profesyoneller var. Hülasa çağımızda, üretimin en önemli faktörü, bilgi, beyin gücü, insan kaynağıdır. En önemli silahı ise kas gücü değil, beyin gücüdür.
Hülasa Türk yöneticiler, artık dünyalı. Yani nerede olursa olsun çalışabilecek kadar yetenekli ve verensel. Çift kartvizitliler, başarılarını kanıtlamış, bu yüzden Türkiye otururken, bir başka ülke, ya da bölgenin sorumluluğunu sırtlıyorlar.
Eskişehir' de, sahip yöneticili felsefesi ile sorunların çözülmeyeceğini gören girişimciler, "EKİP" çalışmasına önem vermişlerdir. Ancak yeterli değildir. Çünkü çağımızda kurum/kuruluşlarda ve işletmelerde, yönetici dönemi bitti. Yöneticinin tanımı da değişti. Yöneticiler, "EKİBİ" , "PROJELERİ","PROĞRAMI" ile yöneticidir.
Eskişehir'deki işletmeler ulusal ve global pazarlarda başarılı olmak için de, profesyonel yöneticilerle çalışmak zorundadır. Gerçi profesyonel yöneticiler başarılarının ödülünü almasa da, hatalarının bedelini her zaman öderler. Yani başarılara herkes sahip çıkar ama başarısızlıklar da profesyonel yöneticiye fatura edilir.
Şu bir gerçek ki Eskişehir'deki tüm işletmelerde, hedef başarıdır. Başarının ölçüsü ise büyüme ve kararlılıktır. Hiçbir aile de şirketi, küçülmesini ve zarar etmesini de istemez. Ancak kurumsallaşmaya ve profesyonel yöneticiye, özellikle de olumlu kararlara karşı çıkmasının da mutlaka sebep/sebepleri vardır. Bu gelişmeler, ETO ve ESO tarafından yapılacak değerlendirmeler sonucunda, tespit edilen eksikliklerin giderilmesine, yönelik düzenlenecek eğitim etkinlikleri ile de pekâla aşılabilir.
İşletmelerde görevlendirilen profesyoneller için, en büyük risklerden biri de, profesyonel yöneticinin, Aile işletmelerinde, aile fertlerinin yanlış karar ve uygulamalarına eleştiride bulunması veya karşı çıkmasıdır. Çünkü bu tür gelişmeler, profesyonel yöneticinin işini kaybetmesine neden olabilir. İşte bu durumlarda profesyonel yönetici, vicdanla cüzdan arasına sıkışır kalır. Profesyonel yönetici, ya vicdanın ve mesleğinin gereğini düşünerek riske girerek işinden olacak, ya da cüzdanın düşünerek, yanlışları görmezlikten gelecektir.
Kurum/kuruluşlarda ve işletmeler, başarı bekleniyorsa, mutlaka kurumlaşmalı, profesyonel yönetici çalıştırmalı,"Takım Ruhu" ön planda tutulmalıdır. Takım ruhu anlayışına bir şablon gibi oturan, "Birimiz hepimiz, hepimiz birimiz içindir" sözü unutulmamalıdır.
İşlemlerde, Takım ruhu, bireysel verilen kararlara karşı olası riskleri de en aza indirecektir. Çünkü sonuçta, ortaya çıkacak olası riskler ta baştan paylaşılmış olacak ve yük takıma paylaştırıldığından hafifleyecektir. Bu nedenle başarı için, cesaret ve risk alma artacak ve bu ruhla harekete geçen takım yüksek yüzdelerle başarıyı yakalayacaktır.
Eskişehir'deki işletmeler, kurumsallaşmanın ve profesyonelliğin gereklerini yerine getirmeli, sahip yöneticiliği de terk ederek, işletmeleri bünyesine XXI. Yüzyıla yakışan bir yönetim anlayışını da hakim kılmalıdır.. Dinamiklere de küresel mercekten bakmalıdırlar.
SAHİP YÖNETİCİ!
Eskişehir Girişimci Sanayici ve İşadamları Derneği (EGSİAD) tarafından "Aile şirketlerinde kurumsallaşma" konulu konferans düzenlendi. Konferansta neler konuşuldu bilmiyoruz ama Eskişehirdeki şirketlerimiz açısında verimli...