SANKİ SADECE LİDERLER VAR!

Referandum, gelecek yıl yapılacak olan genel seçimin provasına döndü sanki.Bu durumu defalarca dile getirmiştik zaten!Sandıktan çıkacak olan sonuç, iktidarın yerinin ne kadar garantide olduğunu gösterecek!Muhalefet partileri için...

Referandum, gelecek yıl yapılacak olan genel seçimin provasına döndü sanki.
Bu durumu defalarca dile getirmiştik zaten!
Sandıktan çıkacak olan sonuç, iktidarın yerinin ne kadar garantide olduğunu gösterecek!
Muhalefet partileri için ise daha değişik sonuçlar içerebilecek elbet!
Özellikle CHP ve MHP açısından iktidarın yolunun ne kadar açık, ne kadar kapalı olduğunun da yanıtı ortaya çıkacak!
Genel seçime daha bir yıl var.
Gerçekten de uzun bir süreç!
Ancak referandumdan çıkacak olan sonuçlarda, o seçimin büyük ihtimalle belirleyicisi olacak.
Çıkacak olan sonuçla, gelecek yıl sandıktan çıkacak olan sonuç arasında artı-eksi 3-4 puan oynar diye düşünüyoruz.
***
Bu yüzden siyasi partiler, referanduma tıpkı seçim varmış gibi hazırlanıyor.
Meydanlar, bayraklar, mitingler, liderlerin ülke turları vs.
Her şey bir seçimi andırıyor.
Alanlarda yapılan konuşmalara, yine aynı alanlardan gelen cevaplar tartışmalara neden oluyor!
Siyasi polemikler, çekişmeler, halkın oyunu alabilmek adına yapılan hamleler vs...
Sahiden de her şey bir seçim görüntüsünde!
***
Fakat gelin görün ki, aynı seçim atmosferini şehirde görmek pekte mümkün değil!
Yapılan çeşitli festivaller de olmasa, siyasileri mahallelerde, kahvelerde, ev toplantılarında görmek pek mümkün olmayacak.
Oysa seçimde hemen tüm partiler, partilerinin bayrakları ile donattıkları araçları ile kentte sabahtan akşama şehir turu yaparlardı.
Şimdilerde, evet ya da hayır yönünde böyle bir girişim yok!
Sokaklar bomboş!
Sokaklarda olduğu gibi kenar semtlerde boş!
Vatandaşın oyunu alabilmek adına yapılan siyasi ziyaretleri görmek pek mümkün değil.
Arada birkaç tanesine şahit olsakta, cılız olmaktan öte gitmeyen çalışmalar izliyoruz.
Hele hele sarı sıcağın yaşandığı şu günlerde, köylünün yanında olanı da daha görmüş değiliz.
Aslında tamda köylünün derdinin dinleneceği, harman dönemini yaşıyoruz.
Ancak bu fırsatı kullanan pek görünmüyor...
***
İşin kısası;
Referandum bir seçim dönemine benzer bir sürece girdi.
Hatta sandıktan çıkacak olan sonuçlar, genel seçim için bir prova olacak.
Ancak bu süreçte seçimi atmosferini yaşatan, vatandaşı referandumun havasına sokan sadece liderler oluyor.
Hemen her gün gittikleri birkaç vilayette söyledikleri ile halkı 12 Eylül gününe hazırlıyorlar.
Vatandaşta zaten yapılan konuşmalardan sonra artık kararını netleştirmeye başladı.
Neyse;
Liderler bir tarafta ülkeye seçim kokusunu yayarken;
Aynı kokuyu yerelde pek göremediğimizi anlatmak istiyoruz.
Anlayacağınız;
Bu referandumun neticesini örgütlerden ziyade, liderlerin söyledikleri belirleyecek.
Bakalım hangi liderin nefesi daha kuvvetli, kimin ikna kabiliyeti daha fazlaymış!
Bunu da 12 Eylül'de öğreneceğiz...
BBP'NİN BUGÜNÜ!

Büyük Birlik Partisi, Saadet Partisi'nin içerisine düştüğü sürece giriyordu sanki!
Ulusal medyaya yansıyan haberlere göre, mevcut parti yönetimini beğenmeyenler, partiyi kongreye götürme çalışmalarına girmiş.
Hatta bunun için 250 imzanın bile toplandığı gelen haberler arasında.
Böylesi bir durum, parti içerisinde yaşanan bir ikiliğin var olduğunu ortaya çıkarıyor.
Hatta ve hatta bu ikiliğin teşkilatlara kadar yansıdığı da gelen haberler arasında.
Ve hatta gelin görün ki, geçtiğimiz günlerde yapılan Odunpazarı kongresi de, kongre gününe kadar iki liste halindeydi.
Duyduğumuza göre yapılan anlaşmalar ile liste tek listeye dönüştürülmüş!
Seçimde çarşaf liste halinde yapılmış.
Böylece her iki listeden de isimler ilçe yönetiminde yer alabilmiş.
Kısaca;
Olası bir genel kurul krizi bu yöntemle, akıllı bir şekilde çözülmüş.
***

Tüm bunları partinin önde gelen isimlerinden birisiyle konuşuyoruz.
"BBP'de SP gibi bölünmeye gidiyor sanki!" diye takılıyoruz BBP'li dostumuza...
'Böyle bir bölüşmeye kimsenin gücü yetmez' karşılığını alıyoruz.
BBP'nin en zor günlerde, en zor şartlarda görev yapan kadrolarının bulunduğunu;
Bu tür sıkıntıların çabuk atlatılacağı cümlelerini işitiyoruz.
Bakalım sahiden de öyle mi olacak?
Ya da BBP tam da referandum öncesinde sancılı bir süreçten mi geçecek?
Ve bu sürecin Eskişehir'e olan yansımaları nasıl olacak?
Bunu da ilerleyen günlerde göreceğiz...

Haberleri