Şehir hastanesi, endişeler ve "Endişelenmeye gerek yok" açıklamaları...

-Devlet Şehir Hastanesi yapımı için yer gösterdi.-Gösterilen alanda Hastanenin inşaatı başladı.-İnşaat bittiğinde Şehir Hastanesi işletmeci tarafından 25 yıl süreyle ve özel hastane mantığıyla çalıştırılacak.-1000...

-Devlet Şehir Hastanesi yapımı için yer gösterdi.
-Gösterilen alanda Hastanenin inşaatı başladı.
-İnşaat bittiğinde Şehir Hastanesi işletmeci tarafından 25 yıl süreyle ve özel hastane mantığıyla çalıştırılacak.
-1000 yataklı olan hastaneden 700 yatak garantisi olacak. Yani devlet Şehir Hastanesi işletmecisine her ay tahhahüt ettiği 700 yatağın parasını hasta olsa da olmasa da ödeyecek.
İşte bu durumun getirdiği bazı endişeler var.
özellikle de hekimler taşıyor bu endişeyi.
-"Şehir Hastanesini işletecek olan özel sektörün, devletten de her ay 700 yatağın yaklaşık 9 Trilyon lira garantisini alacağı için, söz konusu hastaneye donanım anlamında fazla bir yatırım yapma ihtiyacı duymayacak" diyorlar örneğin.
-"hasta gelmesi endişesi taşımayacak. Zaten hiçbir hasta gelmese de o her ay 700 yatağın parasını devletten alacağı için, hastaneyi işleten işletmeci firma araç, gereç ve cihaz donanımına önem vermeyecek. Bunun sonucu çoğu ameliyat ve tedaviler da bu hastanede yapılmayacak" diyorlar.
Hatta...
-"Halkın ücretsiz hizmet alabileceği bir durum ortadan kalkacak"
-"Şehir hastanesinden ücretsiz sağlık hizmeti almak hayal olacak."
-"Hastane çalışanları tıpkı özel hastanelerde olduğu gibi taşeron sistemine teslim edilecek."de diyorlar.
Sağlık çalışanların ve hastaların bu hastaneye ulaşımının da cabası olacağını ifade ediyorlar.
Bu endişeleri bu sütunlarda dile getirdik.
Aynı endişeleri ziyaretimize gelen İl Sağlık Müdürü Ali Mumcu'ya da sorduk.
Endişeye çok da gerek olmadığını söyledi önce.
Ardından da söz konusu hastanenin denetiminin doğrudan Sağlık Bakanlığında olacağını belirterek:
-"öncelikle Şehir Hastanesinin sağlık kadrosu bizim tarafımızdan görevlendirilecek. Hastaneyi işleten işletmecinin "Şu doktoru istemem, bu hemşireyi çalıştırmam" gibi bir tercihi falan olmayacak.  Biz şu anda hastanelerimiz için dışarıdan para ödeyerek aldığımız güvenlik gibi, temizlik gibi hizmetler var. Şehir hastanesinde bu hizmetler işletmeci tarafından karşılanacak. öte yandan hastanede hangi malzemeler ve cihazların kullanılacağı sözleşmede yer alacak. Biz eksik gördüğümüz, yenilenmesini istediğimiz ve alınması lazım olan tüm cihaz ve malzemeleri aldırtmak için baskı unsuru olacağız. O yüzden özellikle hekimler ve sağlık çalışanları şu anda hangi şartlarda çalışıyorsa Şehir hastanesinde daha iyi şartlarla görev yapacaklar. 700 yatak garantisinin işletmeciyi kalitesiz hizmet vermeye sevk edeceğini düşünmüyorum. Neticede daha iyi hizmet daha iyi hasta getirir bu da işletmeciye daha fazla gelir sağlar" dedi.
Ali Mumcu Şehir Hastanesine ulaşım konusunun ise kendilerinin sorumluluğunda olmadığını fakat Büyükşehir Belediye Başkanının, yeni tramvay hattının bu hastaneye yapılacağına ilişkin beyanları olduğunu da söyleyerek "Bu gerçekleşirse zaten ulaşım ile ilgili herhangi bir sıkıntı yaşanmaz" diyerek tamamladı sözlerini...


......


Boş dursun ama belediye'ye de yaramasın kafası...


-Kurşunlu Külliyesi yıllarca boş durdu.
Tarihi yapı büyük bir ihmalsizlik ile karşı karşıya kaldı.
Bir dönem duvarları yıkılma tehlikesi geçirdi.
çatısındaki kurşunlar dahi çalındı.
Kimsenin ilgilenmediği bir yapı haline geldi.
Yaza yaza bir hal olmuştuk.
-"Tarihi yapı çürümeye mi terk edildi?" Diye defalarca haber yapmıştık.
Sonunda Külliye binası ve çevresi Odunpazarı Belediyesine devredildi.
Ne yalan söyleyelim, devredilen belediyenin o dönem başkanlığını yapan Burhan Sakallı Kurşunlu Külliyesinin toparladı.
Tarihi bina kendine geldi.
Burada düzenlenen etkinliklerle Külliye amacına uygun faaliyetlerin ev sahipliğini yapan bir mekan haline geldi.
Aynı işlev Kazım Kurt'un belediye başkanlığı döneminde de devam etti.
Ancak...
Belediye el değişince Külliyenin asıl sahibi Vakıflar, "yerimizi geri ver" dedi.
HHH
Hazinenin bir arazisi var.
Yıllardır boş duruyor.
Odunpazarı Belediyesi bu yerin hemen yanında bulunan kendisine ait alan üzerine spor kompleksi yapıyor.
Bu kompleksi yaparken hazinenin yerine de bir spor sahasını koyuyor.
Hazine "Bizim yerimize yapmışsınız. Derhal yerimizi geri verin" diye yazı gönderiyor.
HHH
Kanlıpınar'da DSİ'ye ait bir gölet var.
Gölet yıllardır orada olmasına rağmen Eskişehir'lilerin yararlandığı bir yer değil.
Odunpazarı Belediyesi, iktidarla aynı partiden olduğu için bu göleti DSİ'den istiyor.
DSİ de ikiletmeden veriyor bu yeri zamanın Odunpazarı Belediyesine.
Ne yalan söyleyelim, göleti DSİ'den alan zamanın Odunpazarı Belediye Başkanı Burhan Sakallı, göletin etrafını güzel bir piknik alanına çeviriyor.
Yıllardır kimsenin yararlanamadığı Kanlıpınar gölet çevresinden binlerce Eskişehirli amez.
DSİ Odunpazarına bir yazı gönderip, "18 Mayıs tarihine kadar Kanlıpınar Piknik alanını boşaltın" diyor.
Kısacası...
Yıllardır boş olan, bakılmayan, kimsenin yararlanmadığı devlete ait yerler, birden kıymete biniyor.
AK Partili belediyeye gözü kapalı verilen yerlerin sahibi olan devlet kurumları, belediye CHP'ye geçtiğinde söz konusu yerleri geri isteme yarışına giriyor.
Durum böyle olunca, insan ister istemez, devlet kurumlarının "Bu yerler boş dursun ama belediyeye de yaramasın" kafasını yaşadığını düşünüyor...

Haberleri