ŞEHRİN EKONOMİSİ DEDİKODULARA KALDIYSA!

Eskişehir'e gelen bakanların kente dair övgülerine sıkça şahit oluruz.
Eskişehir'in ülke ekonomisi için ne denli önemli bir potansiyele sahip olduğunu sürekli söylerler...
Hatta Eskişehir için her fırsatta "rampadaki füze" benzetmesini bile yaparlar.

***
Aslında kent ekonomisi son yıllarda fazlaca yerinde saydı.
Yakın geçmişte Eskişehir'in gerisinde olan pek çok şehir hem üretim potansiyeli hem de ihracat rakamları ile Eskişehir'i hayli geride bıraktı.
Coğrafi olarak limana yakın olmasına, demiryollarının beşiği olmasına karşın, bu özellikleri olmayan kentler bile Eskişehir'in önüne geçti.
Şehrin dinamiği dediğimiz sektörler ve büyük kuruluşlar da olmasa şehir ekonomisi adına çokta fazla olumlu şeyler söyleyemez hale geldik.
***

Ortada rakamlara da dökülen bu yönde gerçekler olmasına karşın, şehrin ekonomisini idare edenler ileri dönük somut adımları bir türlü atamıyor.
Hibe projeleri dışında "ses getirecek" bir atılım henüz görmedik.
Örneğin;
Yeni yatırımların kente gelmesinin önündeki engelleri kaldıramıyoruz.
Bunun için gerekli şartları sağlayamıyoruz.
Bunun de tek bir nedeni var.
"Bu şehirde yaşayanların daha çok birbirlerini çekememezlikleri"

***
Neden böyle söylediğimizi, son günlerde şehirde yayılan dedikodulara bakarak görebilirsiniz.
Kent genelinde öylesine bir asparagas furyası başladı ki;
İnanılır gibi değil!
O firma batmış,
Bu firma kaçmış,
Başkası piyasaya yüklü borçlar takmış,
Falan filan...
***

Yani Eskişehir ekonomisi adına son yıllarda yaptığımız tek şey;
Saman altından bu tür söylentiler yaymak.
Hatta bu söylentilerle mutlu olmak!
Oysa, şehre gelen bakanların söylediklerinin altında önemli gerçekler.
Bu şehirde çok önemli üretim potansiyeli olduğunu onlar da çok iyi biliyor.
Yetişmiş insan ve beyin gücü de var bu şehirde.
Fakat koskoca şehir bu gücünü yeterince kullanmak yerine vaktini dedikodularla geçiriyor.
Böyle olunca da daha düne kadar ekonomide adı geçmeyen kentler bir bir Eskişehir'i geçiyor.
Acı ama şehir ekonomisine dair gerçek maalesef ki bu!


MESLEĞE KALİTE KATTI

Muhasebeciler Odası bir genel kurulu süreci daha yaşıyor.
Böylesi bir haber karşısında kuşkusuz ilk akla gelen isim İlker Özokçu oluyor.
Yıllarca odanın başında bulundu.
Kendisi sürekli siyasetle meşgul kalmasına karşın, odasını asla siyasete bulaştırmadı.
Görevinin gereği neyse onu yaptı.
Her geçen yıl oda yönetimine daha da kalite kattı.
En önemli eseri de mevcut oda binası oldu.
Belki de Türkiye'nin en modern ve sağlıklı hizmet veren odalarından birisini inşa etti...
***
Rutin bir kongre olsaydı zaten genel kurulun sonucunu bile beklemeden "Özokçu yeniden başkan" diye haberi duyururduk.
Fakat yasa gereği Özokçu bu kez aday olamıyor.
O nedenle genel kurul haberini görünce Özokçu'nun kulaklarını çınlatalım istedik...
Çünkü oda yönetimini bırakırken arkasından çokça iyi hatıralar bıraktı...