Kutlu Doğum Haftası Programı çerçevesinde, Çarşamba günü, Vali Yardımcısı Sayın Faruk ERASLAN başkanlığında, kutlama komitesi, 01.04.2006 tarihinde, Eğitim-öğretim çalışmalarına başlayan Kutlu Doğum Anaokulu'na, ziyarette bulundu. İl Müftülüğü tarafında tarafından yaptırılan Anaokulunda, 7 derslik var. Tedrisata, 75 öğrenci ile başlamış, bugün ise 86 kız ve 103 erkek olmak üzere toplam, 189 öğrencisi mevcuttur.
Okulun, fiziki ve biyolojik şartları, öğrencilerin kapasitelerini ve çalışma isteğini artıracak şekildedir. Oturma sıraları, öğrencilerin anatomik özelliklerine uygundur. Vücut hareketlerini, rahat bir şekilde kullanabilecek niteliktedir. Sınıfların boyutları, öğrenci mevcutlarına uygun olup, sınıfların aydınlatılması optimum görüşü sağlayacak biçimdedir. Sınıflarda, renk, ışık, dağlımı ve istenmeyen yansımalara dikkat edilmiş, okuldaki tüm araç ve gereçler, öğrencilerin fiziki ve psikolojik yapısına uygun olarak temin edilmiş ve düzenlenmiştir. Dikkat çeken bir tespitte, Okulun bahçesindeki hayvanlar ve sera idi. Aslından Hayvanı sevmek, doğayı sevmek demektir. Doğa sevgisi de sırası ile nebatı ve hayvanı sevmek ile başlar. Tasavvuf bilimine, kendi damgasını vurarak belirleyici rol oynayanlardan biri olan Yunus Emre, "Yaratılmışı severiz Yaratan'dan ötürü. " Bu ifade hayvan sevgisini de ortaya koyan anlamlı bir hatırlatmadır. Yine hayvan sevgisi olmayanın, başka sevgileri de taşıması mümkün değildir.
İl Müftülüğü, Kutlu Doğum Anaokulu' nu, Eskişehir' e kazandırarak en hayırlı işlerden birini gerçekleştirmiştir. Çünkü her çocuk anasından temiz duygularla doğar, Bizler nasıl yaşarsak çocuklarımız, bizlerden öyle yaşamayı öğrenir, çocuklarımızdan, ancak verebildiklerimiz kadarını bekleyebiliriz, bu nedenle bizlerin ve çocuklarımızın, beşikten mezara kadar öğrenmesi ve öğretilmesi şarttır.
Diğer yandan Kuran, birçok meselede çocukla alâkalı sorumluluk ve mesuliyeti toplum ve aile reisine bırakır. Bilhassa terbiye konusunda, birinci sorumlu aile ve toplumdur. . Nitekim Tahrim Suresi (66) 6 Ayet de Allah c.c. mealen şöyle buyurmaktadır:"Ey iman edenler! Kendinizi ve çoluk çocuğunuzu, yakıtı insanlar ve taşlar olan cehennem ateşinden koruyun!" Ayrıca Allah Resûlü, "Allah, çocuğuna merhamet etmeyene merhamet etmez." buyurur ve ümmetini kalb ve gönül insanı olmaya çağırırdı;
Yine Allah, doğuşta insana, pek çok meziyet vermiştir. Bunların korunması ve daha da geliştirilmesi için, çocukların eğitilmesi şarttır. Bunun için de okul öncesi eğitimi, aile merkezli olmaktan çıkarıp yahut aile merkezli bir okul öncesi eğitim yanında, ülke olarak mutlaka kurumsal bir okul öncesi eğitimi, gerçekleştirmek zorundayız.
Ayrıca dünyada, bireylerin yetiştirilmesinde, en önemli dönemin, insan yaşamındaki 3-6 yaş arasında olduğunu, hem bilim adamları, hem de çağdaş eğitim kabul etmiştir. Bu alandaki çeşitli uygulamalar göstermiştir ki çocuğun öğrenmesinin, en yoğun olduğu, temel alışkanlıklarının, zihinsel yeteneklerinin geliştiği ve biçimlendiği herkes tarafında kabul görmüştür. Atalarımız, "İNSAN YEDİSİNDE NE İSE YETMİŞİNDE ODUR" demiştir.
Okul Önce Eğitim, beş yılık hemen her planda ve "Milli Eğitim Şuraları"nda, hep yer aldı. Hatta okullaşma hedefleri de belirlendi. Güya okul öncesi eğitim kurumlarının yaygınlaştırılmasında, kamu kurum ve kuruluşlarına ait mevcut fiziki kapasiteden yararlanılacak, şartlara ve ihtiyaçlara cevap verebilecek esnek modeller geliştirilecekti Ancak bir türlü, okul öncesi eğitimde, okullaşma oranı arzu edilen seviye ulaşamadı.
Cumhuriyetin kuruluşunda, Türkiye' de 80 anaokulun da 5000 çocuğumuz vardı. Şimdi ise, okul öncesi eğitime, 335 bin 553'ü kız 366 bin 209'u erkek olmak üzere, toplam 701 bin 762 öğrenci devam ediyor. Geçen yıl ülkemizde, okul öncesi eğitimde, okullaşma oranı ise % 28.5 olarak gerçekleşti. Ancak bu oran yeterli değildir.
Eskişehir, okul öncesi eğitimde, okullaşma oranını artırmak zorundadır. İl Müftülüğümüz gibi, Eskişehir' deki diğer kurum/kuruluşlar, hayırsever insanlarımız ve iş adamlarımız da okul öncesi eğitime katkıda bulunmalıdır. Yapılan bilimsel araştırmalar ve çağdaş eğitime yönelik çeşitli uygulamalar, çocuğun öğrenmesinin, en yoğun olduğu, temel alışkanlıklarının, zihinsel yeteneklerinin, geliştiği ve biçimlendiği dönemin 3-6 yaş arasında olduğunu göstermiştir. Ayrıca sevgi, barış, dostluk yolu: "ANAOKULU" dur. En önemlisi de çocukların, zihinsel, duygusal, sosyal, bedensel gelişiminin %70'i 0-6 yaş arasında tamamlanmaktadır. Bu nedenle de ülke ve Eskişehir olarak, okul öncesi eğitimde, okullaşma oranın, %100'e ulaştırmak zorundayız.
Kutlu Doğum Anaokulu' na, vesile olanları ve katkıda bulunanları kutluyoruz.
SEVGİ, BARIŞ DOSTLUK YOLU: ANAOKULU
Kutlu Doğum Haftası Programı çerçevesinde, Çarşamba günü, Vali Yardımcısı Sayın Faruk ERASLAN başkanlığında, kutlama komitesi, 01.04.2006 tarihinde, Eğitim-öğretim çalışmalarına başlayan Kutlu Doğum Anaokuluna, ziyarette...