SICAK SULAR BU KENTİN DEĞİŞMEYEN TALİHİ Mİ?

Gazetemiz birkaç gündür, kentin gündemine şehrin önemli bir sorununu sunuyor.
Daha doğrusu sorun olmaktan çıkıp, şehrin ayıbı haline gelen bir meseleyi yine yetkililerine sunuyor.
O da malunumuz ki;
Bu şehrin büyük bir zenginliğe sahip olmasına rağmen, yıllardır yer altındaki su hazinesini kullanamaması sorunu!
Hazinesi diyoruz;
Çünkü Eskişehir'in sahip oldouğu sıcak su nimetinin değerini anlatmaya kalksak, burası muhakkak yetmeyecektir.
Bu işi bir başka tarifle ve kısaca ancak şöyle anlatabiliriz galiba!
"Eğer Eskişehir'deki sıcak su, hem şifası hemde turizm potansiyeli ile bir başka Avrupa kentinde olsaydı, şu an o kent, milyonlarca lirayı bünyesinde topluyor oluyordu.

Eskişehir ise kendisini büyük ölçüde ihya edecek bu sektörün ucundan bir türlü tutamadı.
Eskişehir'in sıcak suları sadece kentin bir bölgesine verilmiş isim olarak kaldı yıllar boyunca.
O bölgede bir küçük tuvalet, ayakkabı boyacıları ve tamircileri ile bir kaç küçük iş yerinden ibaret kaldı.
Eskişehirliler 'sıcak sular' adı verilen o yere geldiklerinde hep derme çatma, küçük barakalarla karşılaştılar.
Belki de o bölgeye neden sıcak sular adının verildiğine, yeni nesil hiç anlam dahi verememiştir, ya da veremiyor.
Nedeni belli!
Başta da dedik ya;
Eskişehir'in en merkezi bölgesinde bile insanı baştan doğmuş gibi hissetirecek kadar faydalı sularımız varken;
O suları yıllardır boşa akıtan, sıcak suyun lafını bile etmemiş bir kent var ortada.

Oysa Kadir Çalışıcı dönreminde hayli umutlanmıştı buşehir.
Tıpkı komşu kentler gibi bir termal turizmi de yakaylayacaktık.
Hemde onlmara göre daha iyi bir olanaklarla, hem de daha çok turisti çekerek.
Ancak o projede unutuldu gitti nedense!
Kentin sıcak sular konusundaki makus talihi bir kez daha değişmedi!

Bundan sonra ne olur, ne biter bilinmez.
Kentin yöneticileri ya da bu konuda üzerine görev düşenler nasıl adımlar atar, onu da bilmiyoruz.
Bildiğimiz tek bir şey var.
Bu şehir önemli bir ayıpla yaşamaya devam ediyor.
Komşuları çatır çatır sıcak sudan katma değer üretirken, Avrupa kenti dediğimiz Eskişehir, hala onlarca yıl öncesinin görüntülerini göbeğinde barındırmaya devam ediyor.
Tüm bunların hepsi sahiden ayıp değil mi?