SU SIKINTISI KAPIDA

                                                        Kütahya’ dan gelirken, Eskişehir’e içme ve sulama suyu sağlanan Porsuk Barajı’nda, su seviyesinin düşmesi sonucu eski...

                                          
             Kütahya’ dan gelirken, Eskişehir’e içme ve sulama suyu sağlanan Porsuk Barajı’nda, su seviyesinin düşmesi sonucu eski minare gün yüzüne çıktığını ve  barajın büyük bir bölümüm kuruduğunu gördük.
            Aslında Porsuk barajının, su sıkıntısı yıllardır gndemdedir. Özellikle de DSİ su bırakması,  küresel ısınmanın ve kuraklığın, gündemde olduğu bir dönemde,   Eskişehir’deki Porsuk  Barajı’ daki suyun, yaz aylarında hoyratça kullanılması ,prosuk barajında suyun azalmasının en önemli nedenidir..
            Aslında porsuk barajı, yıllardır Eskişehir’ in gündemindedir.Nitekim geçmiş yıllarda, Vali Yardımcısı Sayın Günay’ la, vilayette yapılan su ile ilgili bir toplantı da verdiği brifingde, Eskişehir’in, suyunu "hovardaca" kullandığını belirterek, bu konuda israfın önüne geçilmediği taktirde, su sıkıntısı yaşanacağını söylenmişti.
           Hatta Sayın GÜNAY, Eskişehir’in, kullanma ve sulama suyunun tamamını, Porsuk ve Porsuk Barajından sağladığını, özellikle sulama kanallarının, ilkel durumları yüzünden, çok fazla zayiat verildiğinin de altını çizilmişti..
             Yıllardır da Eskişehir’in, yaklaşık 35 milyon metreküp suyla rahatlıkla sulayabileceği tarım alanlarında, 111 milyon metreküp su kullanıyor..  Neden olarak da,  sulama kanallarının elverişsiz durumu gösteriliyor.,               
              Yine O yıllarda Eskişehir valilerimizden, Sayın Kadir Çalışıcı ise, israfın Türk halkının müzmin hastalığı olduğunu belirterek, özellikle küresel ısınmanın gündeme geldiği  günlümüzde,su kullanımı konusunda halkı eğitmeye önem verilmesi gerektiğini belirtmişti.
            Yine Sayın Çalışıcı, “ Şu aşamada bir sorun yokmuş gibi görünse de, böyle giderse yakın bir gelecekte, su sıkıntısıyla karşı karşıya kalabiliriz. O nedenledir ki, bir an önce gerekli çalışmalara başlayıp, sorun ortaya çıkmadan gereken önlemleri almalıyız" demişti.. 
           Yıllar geçmesine rağmen, Eskişehir’ de, ildeki sularla ilgili elle tutulur bir çalışma yapılamadığı gibi, ildeki nehirlerde ve göletlerde sular azaldı. Yer altı suları da alarm vermeye başladı.
          Nitekim Sivrihisar ilçesine bağlı Yeniköy mahallesi,  Kaldırım Merası mevkiinde oluşan dev çukur, mahallede yaşayan köylüleri, tedirgin etti. Tarım arazilerinde de görülmeye , dev obrukların sayısı her geçen gün artıyor. Duyarsız vatandaşlar tarafından açılan su kuyuları ve yanlış su tüketimi sonucunda oluştuğu iddia edilen dev çukurlar mahallelileri endişelendiriyor.
         Eskişehir’ in, kullanma ve sulama da su sıkıntısı olabilir ama içme suyunda, bir sıkıntısı olmadığı yönünde Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen, “Kalabak suyunun, Eskişehir-Kütahya sınırları arasında kalan bölgeden getirildiğini belirterek, ’Eskişehir, en az 50 yıl içme suyu sıkıntısı çekmeyecek’ dedi
               Eskişehir’de,  içme ve kullanma suyu sıkıntısı olur mu, önümüzdeki yıllarda göreceğiz. Ancak Dünyada da, yeterli içme ve kullanma suyu yoktur. Çünkü yeryüzündeki suyun %97’si tuzludur.
             Geriye kalan ve büyük bir bölümü Kuzey ve Güney Kutuplarında buzullar içinde donmuş olan %3’lük tatlı su kaynakları için, insanlar, bitkiler, yaban hayat, tarım ve sanayi rekabet etme durumundadırlar.
              Son 10 yılda, bu kısıtlı su arzı üzerindeki küresel su talebi 6 – 7 kat artmıştır; bu oran dünya nüfusu artış oranının, iki katından fazladır. Öte yandan, dünya nüfusunun 2025’de 8,3 milyara, 2050’de ise 10–12 milyara ulaşacağı tahmin edilmektedir.
        Halen dünyada 2,4 milyar insan yetersiz ve kalitesiz su nedeniyle sağlıksız koşullarda yaşamaktadır. Dünyanın, birçok bölgesinde, kırsal alanlardan kentlere göç, çok sayıda insanın yeterli sağlık hizmetlerinden, güvenli içme suyundan, çevresel olarak güvenli yaşam koşullarından, yoksun alanlarda yaşamalarına sebep olmaktadır.
               Eskişehir, küçümsenmeyecek yeraltı su rezervlerine sahiptir. Bu yeterli değildir. Yapılacak her hata, yeraltı sularını kullanılamaz hale getirir.  Onun içinde Eskişehir’ de ki mevcut su kaynaklarının korunmalı ve suyun tasarruflu şekilde kullanılması sağlanmalı, yeni su kaynaklarının araştırılarak değerlendirmeye alınmalıdır.
            Yerleşim yerlerinin, “Suyu Yönetim Planı”nın hazırlanması, izinsiz yeraltı suyu kullanımının engellenmeli, belediyelerin su temin edebildiği yerlerde, şebeke suyu kullanımı zorunlu hale getirilmelidir.
             Jeotermal kaynaklarla ilgili olarak ilgili kurumlardan gerekli izinlerin alınması, “Su Kirliliği Kontrol Yönetmeliği”nde belirtilen esaslar eksiksiz hayata geçirilmeldir.
         . Yeraltı su kaynaklarının, suyu kullanan idarelerce, “Su Kirliliği Kontrolü Yönetmeliği”nde belirtilen esaslar çerçevesinde, korunması, kirlenmenin engellenmesi için, de gerekli tedbirler mutlaka alınması gerekir.  
           Dünya Meteoroloji Örgütü’nün iklim değişikliği raporunda yaklaşan su krizi için uyarı yapıldı. Buna göre, dünya üzerinde su sıkıntısı çekenlerin sayısı her geçen gün artacak. 2050 yılında, su sorunu çeken insan sayısı 5 milyarı aşacak.
              Eskişehir’in, su ile ilgili mevcut ve gelecek politikalarının belirlenmesi, iyileştirilmesi ve geliştirilmesi için su kullanımı konusunda tasarrufu olan ve su alanında faaliyet göstermekte olan, kamu kurum/kuruluşları, özel sektör ve sivil toplum kuruluşları temsilcileri gibi bütün paydaşlar ile katılımcı ve kapsayıcı bir anlayışla Eskişehir’ de, bir su master planı yapılmalıdır.
              Bu plan doğrultusunda, Eskişehir’in, sahip olduğu su rezervleri, en iyi şekilde korumalı, insanlarımız suyu tasarruflu kullanması için eğitilmeli ve su havzalarının korunması için de gerekenlerde tavizsiz hayata geçirilmelidir.


Haberleri