Yok, böyle bir şey... Bir insanın tuttuğu her şey elinde mi kalır. Sayın Yıldırım Demirören önce Beşiktaş'ı çok güzel yönetti!!!. O kadar güzel yönetti ki, "yeter Demirören yeter" tezahüratları arasında Federasyon Başkanı yaptık. Şimdi de ülke futbolunu güzelleştiriyor. Hadi Beşiktaş kısmı bizi ilgilendirmez. Kendi camiaları var. Ama gel gelelim koca bir ülkenin futbolunu ne hallere getirdi. Bunları Milli Takımın aldığı kötü sonuçlar yüzünden yazmıyorum. Sayın Demirören'in göreve geldiği günden beri yaptığı bir tek olumlu icraatı yok. Şike sürecini çok kötü yönetti. Her şeyi halının altına süpürüp, pisliği örtmeye çalıştı ama sonucundan kimse memnun değil. İnsanlar soğudu futboldan.
Sonra durduk yere yeni yeni şeyler icat etti. Mesela şunu çok merak ediyorum. Madem bu e-bilet ya da passo lig çok yararlı, çok faydalı bir şeydi, neden öyleyse milli maçta uygulanmadı. Bizde her şey "ben yaptım oldu" zihniyetiyle yürütülüyor. Sonuçlarını ne düşünen var, ne de merak edip araştıran. Ülke futbolunun getirildiği nokta ortada... Kimse maçlara gitmiyor, izlemek bile istemiyor. Böyle giderse kulüpler ne sponsor bulabilecek, ne de reklam verecek bir firma. Zaten birçok kulübün mali yapısı bozuk, bu gidişat devam ederse Eskişehirspor'da dâhil olmak üzere hepsini zor günler bekliyor. İşte her şeyin böylesine zorlaştığı bir ortamda Mesut Başkan, genel kuruldan aldığı yetkiyi kullanarak yönetimde görev değişikliklerine gitti. Rotasyonun elbette tartışılacak birçok tarafı var. Ama tartışılmayacak tek bir şey var ki o da zamanlaması. "Zamanla manidar" diye bir söz var işte aynen öyle. Bu rotasyon hakikaten çok mu gerekliydi, bu kadar olmazsa olmaz mıydı bilemiyorum. Açıkçası ben isterdim ki herkes el ele verip çalışsın şu zor günlerde kulübe gelir yaratacak projeler üretsin, az veya çok kulübe faydası olacak bir iş yapsın. Ama durduk yere kendi kendimize bir sorun çıkardık ve enerjimizi yanlış yerlere harcamaya başladık.
Pazartesi akşamı Mehmet Akman Es TV'de önemli açıklamalar yaptı. Dün de Mesut Başkan basın toplantısı ile gündemi değerlendirirken rotasyon üzerine konuştu ve bu açıklamalardan duyduğu rahatsızlığı dile getirdi. Artık elimizde taş gibi bir "Tek Adam" polemiği var. Ne diyelim, hayırlı uğurlu olsun. Başkan, kararları tek başına alıyordur veya almıyordur. Hiç önemli değil. Bundan sonra her kötü sonuçta, her sıkıntılı durumda bu yara kaşınıp kanatılacak, gündeme taşınacak. Burada Bursa maçı yerine bu konuyu tartışıyorsak vay halimize. İşte bu yüzden keşke biraz sabredilse, bu kadar kritik bir dönemde bu yola başvurulmasaydı. Artık olan olmuş, ok yaydan çıkmış. Eskiler "Tarih tekerrürden ibarettir" derler. Hatırlarsanız geçmişte Halil Ünal-Mesut Hoşcan tartışmaları manşet olmuş, takımın aldığı yenilgilerde bile bu tartışmalar mazeret gösterilmişti. Ne dersiniz tarih tekerrür edecek ve o zamanki polemikleri bu sefer Mesut Hoşcan ile Mehmet Akman arasında yaşayacak mıyız? Bekleyip göreceğiz. Bu vesile ile yönetimde yapılan değişikliğin Eskişehirspor camiasına hayırlı olmasını diler, görevlendirilen tüm yöneticilerimize de başarılar dilerim.
TARİH TEKERRÜR MÜ EDİYOR?
Yok, böyle bir şey
Bir insanın tuttuğu her şey elinde mi kalır. Sayın Yıldırım Demirören önce Beşiktaşı çok güzel yönetti!!!. O kadar güzel yönetti ki, yeter Demirören yeter tezahüratları arasında Federasyon Başkanı...