TSK VE EĞİTİM

                                                        Ülkemizin, teminatı olacak gençlerimizin, yetiştirilmesinde ve TSK’ da, görev alan personelin, mesleki niteliklerinin geliştirilmesinde,...

                                           
            ülkemizin, teminatı olacak gençlerimizin, yetiştirilmesinde ve TSK’ da, görev alan personelin, mesleki niteliklerinin geliştirilmesinde, TSK, önemli paya sahibidir. Ayrıca TSK, asırladır, insanımız için, bir eğitim kurumudur.
              Eğitim, ülkenin, güvenliği için, ölümü seve seve göze almayı gerektiren, askerlik mesleğinde, her şeyden önemlidir. Bizi, biz yapan; karşılaşacağımız, her türlü sorunun çözümünde, ana başvuru noktası olan, temel değerimiz ise ancak doğru bir eğitimdir.  Türk Silahlı Kuvvetleri, bu değerleri insanımıza kazandıran, kurumlarımızdan biridir.
              Yıllardır, TSK, okulları sayesinde, eğitim süreçleriyle kazandırdığı, “ASKERİ FORMASYON”  ise vatana hizmeti, her koşulda, tek gaye kılmış ve Asil Türk milletine, her şartta, hizmeti ön planda tutmuştur.
            TSK’ nın, eğitim sürecinde, köklü gelenekler ve deneyimlere dayanan kazanımları, zamanla, teamüllere dönüşmektedir. Sabırla sürdürülen, bu uygulamalar; bilahare öncelikle kurallaşmış, kararlılıkla uygulanan kurallar ise gelecek nesillere, ışık tutan, birer meşale olarak kurumsal, bir nitelik kazanmıştır.
            TSK’ da, verilen eğitim; insanımızda, nihai olarak vatan ve bayrak için, gerektiğinde, canını hiç düşünmeden feda edebilecek, bir sorumluluk şuuru oluşturmaktadır. TSK, bugüne kadar olduğu gibi, bundan sonra da aynı hedefler uğrunda,  kararlılık içinde çalışacaktır.
                Ne var ki eğitimde ve askeri meslekte, önemli görevler üstlenen, hatta TSK’ nın geleceği açısından olmazsa olmaz konumda olan Askeri okullar, OHAL sonrası çıkarılan 3'üncü Kanun Hükmünde Kararname ile Türk Silahlı Kuvvetleri bünyesinde yapılandırma  gereği, kuvvet komutanlıkları, Milli Savunma Bakanlığı'na bağlanırken, Askeri liseler ve akademilerin, kapatılması kararı alındı.
               Askeri okulların, kapatılması ile Türk ordusunun damarını kesilmiştir. Nitekim Genel Kurmay Başkanlarından, Sayın Başbuğ, "Askeri okulların kapatılması, tüm birikimi yok edecektir. Ordu içinde, yüz yıllardır süre, gelen dengeyi ve kültürü bozacaktır. Bu ülkemiz için, çok büyük kayıp olacak." dedi.
               özellikle de GATA’ nın, kapatılması ise TSK için, büyük kayıptır. çünkü GATA; savaşta, en çok karşılaşılacak olan, başta, yara ve yanık olmak üzere, Harp Cerrahisi konusunda, dünyada tekti. Herhangi bir organını kaybeden bir askerin, hayata, en kısa sürede tutunmasını sağlayabilecek “Rehabilitasyon Merkezi”de GATA bünyesinde, yer almaktaydı ve dünyada eşi ve benzeri, yok denecek kadar azdı.
            Askeri okulların, kapatılması, ciddi yanlışlıktır. çünkü küçük yaşta verilecek askeri ve bedeni eğitim, en faydalı ve en kalıcı eğitimdir. Kapatılan Kuleli-Işıklar-Maltepe Askeri Liseleri, Harp Akademileri, Gülhane Tıp Akademisi (GATA) ve GATA’ ya, bağlı 28 Askeri Hastahane)’ nin, her biri, özel ihtisas kaynaklarıydı.
           FETö Darbesi, bahane edilerek, “Askeri Liselerin Kapatılması” Türk Silahlı Kuvvetlerinin, yeniden yapılandırılması, telafisi mümkün olmayacak çok ağır sonuçlar yaratacaktır. Mete Han zamanından itibaren, uygulamaya başlanan, askeri sistem ve hiyerarşi, bir kararname ile Türk Ordusunun, beslendiği kaynaklara, zarar vermiştir.
             Ayrıca Milli Savunma Bakanlığı, bünyesinde, kurmay subay yetiştirmek ve lisansüstü eğitim vermek amacıyla, Milli Savunma üniversitesi adıyla, yeni bir üniversite kurulması. Gülhane Askeri Tıp Akademisi (GATA) ve asker hastaneleri de Sağlık Bakanlığı’na bağlanması, TSK için, önemli olan disiplini ve emir-komuta geleneğine de zarar verecektir.
               Türk Silahlı Kuvvetlerinin, okullarında yetişen her personel, çağdaş bilim ve teknoloji gereklerine uygun olarak, millî ve askerî değerlere bağlı, yeterli beden yeteneğine ve genel kültüre sahip, teorik ve pratik bilgiler kazanmış, yetki ve sorumluluklarını taşıyan, alanlarında,   araştırma yapan, askeri alandaki gelişmeleri izleyen ve bilimsel gelişmelere katkıda bulunan personel yetiştiriyordu.
            İktidar, askeri okulların kapatılması ilgili, kararını tekrar gözden geçirilmelidir çünkü Dünyanın, en güçlü ordularının, insan kaynağı, askeri okullardır. ABD ve AB ülkelerinde askeri okullar, ortaokul seviyesine kadar iner.
            Türkiye, tarih boyunca çeşitli ve çok önemli uygarlıklara beşiklik yapmış bir coğrafyadadır. Türkiye’yi, bölmek, parçalamak ve Türk varlığını ortadan kaldırmak isteyen çok organize dış güçler mevcuttur.
             Durumu, bu denli hassas olan ülkemizi, korumak için gözünü kırpmadan, savunmaya hazır, özgüveni yüksek, becerikli, bilgili, donanımlı,  geleneklerine bağlı, çağın teknolojilerini kullanan ve geliştiren, Türk Ordusu’na, gerek vardır.   TSK’ nın, bu alanlardaki başarısı ise,  bünyesinde, özelliklede, askeri okullarda, verilecek eğitimle eşdeğerdir.
             Nitekim Büyük önder ATATüRK,  “ Eğitimdir ki, bir milleti, ya özgür, bağımsız, şanlı, yüksek bir topluluk halinde yaşatır; ya da esaret ve sefalete terk eder.” demiştir.




Haberleri