Üçüncü Üniversite süreci ne alemde diye merak ettik...

Eskişehir'e Üçüncü Üniversite seçim vaadi olarak verildi.
Seçim kazanılmasına rağmen 5 yıl yerine getirilemedi bu vaat.
Bir sonraki seçimin de vaadi oldu Üçüncü Üniversite.
Nitekim...
Vaadin verilmesinin üzerinden 6-7 yıl geçti.
Sonuçta, Eskişehir'e kurulacak olan İleri teknoloji Üniversitesi ile ilgili kuruluş aşamasında gereken prosedür tamamlandı.
Bu prosedür haliyle bir hayli zaman aldı.
Sonuç olarak.
Eskişehir'in Üçüncü Üniversitesi Bakanlar kuruluna sevk edildi.
Eskişehir teknoloji Üniversitesi'nin Bakanlar kuruluna sevkini geçekleştiren dönemin Milli Eğitim bakanı Nabi Avcı "Bu iş tamam inşallah" dedi.
Buraya kadar biliyoruz süreci.
Devamında...
Bakanlar kuruluna sevk edilen Üçüncü Üniversite ile ilgili mesele, Meclis Milli Eğitim komisyonunda görüşülecekti.
Ardından...
Komisyonda görüşülen Üçüncü Üniversite Meclis genel kuruluna gelecekti.
Sonrasında da...
Mecliste kabul edilecek Üçüncü Üniversite hayata geçirilecekti.
İşte bu aşamalarla ilgili sürecin ne olduğunu pek bilemiyoruz.
-Eskişehir ileri teknoloji Üniversitesinin kurulması için Bakanların imzasına açılan süreç tamamlandı mı?
-Konu, milli Eğitim komisyonunda görüşüldü mü?
-Görüşülen konu meclis genel kuruluna geldi mi?
Galba henüz bu söylediklerimiz olmadı.
Olmadığı için de insanlar merak ediyor.
Merak ettikleri için de bizi arayıp soruyor.
Biz de bu süreci bilmediğimiz için bu şekilde yazıp, soruyoruz.
"Acaba bir cevap veren olur da meraklılar aydınlanır mı?" diye...
......

Yıllardır bu hayalin peşinden koşuyoruz ama...
Eskişehir yıllardır bir hayalin peşinde koşuyor.
Peşinde koşulan hayal, termal ve buna bağlı olarak ortaya çıkacak olan turizm.
Bu konuda treni kaçırdı Eskişehir.
Bundan yıllar önce Sıcaksular olarak adlandırılan bölgede düşünülen proje gerçekleştirilebilmiş olsaydı, belki bu gün Afyon yerine Eskişehir Türkiye'nin termal kentlerinin başında gelecekti.
Ama olmadı.
Süreci daha iyi değerlendiren afyon, birbiri ardına kurulan termal tesislerle, gerçek bir Termal şehri haline geldi.
Eskişehir ise, o günden bu yana Termal hayalini gerçekleştirebilmek için uğraş veriyor.
Ancak...
Yine o günden bu yana verilen çabalar, Termal Hayalinin gerçekleşmesini sağlayamıyor.
İşte en son Kızılinler bölgesinde yapılan girişimler tahsis noktasına gelip dayandı.
Doğrusunu söylemek gerekirse...
Bugüne kadar yapılanları da bir tarafa koysanız, Eskişehir'den çıkmış bir kültür ve Turizm Bakanının olduğunu da hesap etseniz, işin güzel bir yere varabileceği konusunda çok da umutlu değiliz.
Zira...
Her şey planlama yapmakla bitmiyor.
Her şey bakanlığın arsaları tahsise açmasıyla da olmuyor.
Çünkü...
Termal Turizm'in hayata geçirilmesi, ayakları yere basan bir yol haritası ile ancak mümkün olabilecek bir mesele.
İşin ilginç tarafı.
Bu yol haritası konusunda uğraş veren, kafa yoran kimse yok.
Özellikle Tepebaşı Belediyesi'nin bu bölgeye yapmış olduğu güzel bir planlama var.
Bakanlığın bu güzel planlamayı onaylayıp, arsaların tahsisi için yaptığı çalışmalar var.
Ancak...
Ortada yatırımcı yok.
Yatırımcı olmadıktan sonra, önceki yapılanların ne yazık ki bir anlamı da yok.
......
Dünür Başbakan, Başbakan olarak
ilk kez geliyor...
Eskişehir, Cindoruk'u "Enişte" olarak kabul etti.
Maliye Bakanı olan Kemal Unakıtan'ı da aynı şekilde "Enişte" belledi.
Ahmet Davutoğlu'nun eşinin ailesi Eskişehir'de yaşadığı için o da "Enişte" kategorisine girdi.
Her biri Eskişehir'in "Eniştesi" oldular.
Bu durum aslında, uzak da olsa işi hısımlığa bağlayarak Eskişehir'e hizmet gelmesinde pozitif ayrımcılık beklentisinden başka bir şey değildi.
Doğrusunu söylemek gerekirse, durum her ne kadar söylediğimiz gibi de olsa Cindoruk ve Unakıtan "Enişteliğin" hakkını verdi bu şehre.
Davutoğlu'nun Başbakanlığı döneminde pek Eniştelik yakınlığı göremedi.
Şimdi kabinenin başında Binali Yıldırım var.
Oğlu Eskişehir'den evli.
Zaten Başbakan olduğu gün Eskişehir'in dünürü oluverdi.
Enişteler devrinden sonra Dünür dönemi başladı.
İşte o dünür başbakan olarak ilk kez Eskişehir'e gelecek.
Vilayet önünde yapılacak olan iftar programına katılacak.
Bakalım ağzından çıkacak olan sözler ile Eskişehir'e bir dünür kıyağı gelecek mi?
Hep birlikte göreceğiz...
.......

BİRAZ DA GÜLMEK LAZIM
Yaşlı kadın oldukça dini bütün bir insanmış. Her sabah kapısının önüne çıkar ve bağıra bağıra dua edermiş:
- "Tanrım bize verdiklerin için sana şükürler olsun" ve ardından her seferinde de yan komşusunun sesi duyulurmuş:
- "Tanrı yok kadın Tanrı yok!" Yaşlı teyze ne kadar sinirlense de yine her sabah dua edermiş, öteki komşu da inadından her seferinde ona öyle bağırırmış.
Bir akşam, komşusu yaşlı teyzeye bir oyun etmeye kalkmış. Markete gidip bir sürü meyve sebze ekmek vs. alıp torbalara doldurmuş, yaşlı teyzenin kapısının önüne bırakmış. Ertesi sabah teyze kapıyı açıp da yiyecekleri
görünce çok şaşırmış ve sevinçle bağırmış:
- "Sana şükürler olsun Tanrım, bu gönderdiğin yiyecekler için sana şükürler olsun!!!"
Ve ağacın arkasından onu seyreden komşusu seslenmiş:
- "Tanrı yok kadın Tanrı yok! O yiyecekleri ben aldım!"
Yaşlı teyze hiç istifini bozmamış:
- "Yüce Tanrım sana ne kadar şükretsem azdır!
Hem bu yiyecekleri göndermişsin hem de parasını