ÜLKEMİZ BU TABLOYA LAYIK DEĞİLDİR

Türkiye’ de, siyasi iktidarlar, yoksullara yaptıkları yardımlarla, hep öğündüler. Yaptıkları maddi yardımlarla da adeta yoksulluğu körüklediler. Hâlbuki Leo Tolstoy, " NE KADAR ÇOK YARDIM EDİLİRSE, İNSANLAR, KENDİLERİNİ...

Türkiye' de, siyasi iktidarlar, yoksullara yaptıkları yardımlarla, hep öğündüler. Yaptıkları maddi yardımlarla da adeta yoksulluğu körüklediler.
Hâlbuki Leo Tolstoy, " NE KADAR ÇOK YARDIM EDİLİRSE, İNSANLAR, KENDİLERİNİ İÇİN O KADAR AZ ÇALIŞACAKLARDIR. VE NE KADAR AZ ÇALIŞIRLARSA, FAKİRLİK O ÖLÇÜDE ARTACAKTIR." demiştir.
Bu gerçeğe rağmen, siyasi iktidarlar, yoksul insanlara, hatta siyasi çıkar için yoksul olmayan insanlara bile yardım yaptılar. AKP iktidarı, 2003- 2007 yılları arasında kamuoyunda, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Teşvik Fonu'ndan 6.1 milyar YTL yardım yaptı. Fonun verileri, yaklaşık 7.5 milyon kişinin, her yıl düzenli olarak devletten yardım alarak geçindiğini, gösteriyor. Oysa bu para yoksullara, işi ve iş sağlamak için yatırıma dönüştürülse, yoksulluk kalıcı olmayacak yoksul insanlarda, onuru ile yaşayacaktır.
Yine Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Genel Müdürlüğü'nün verilerine göre, 2003'te 10 milyon 76 bin 775, 2004'te 7 milyon 244 bin 573, 2005'te 7 milyon 429 bin 443, 2006'da 7 milyon 420 bin 527, 2007'de de 7 milyon 516 bin 842 kişiye sosyal yardım yapıldı.
Diyarbakır, İstanbul ve Ankara'dan sonra en fazla yardım alan üçüncü il oldu.
Dini bayramlar öncesi yapılan gıda yardımlarına 470 milyon YTL harcandı. Bu yardımların 140 milyon YTL' si 2007'deki ramazan ve kurbanda yapıldı. (Toplam 470 milyon YTL) 2003'te 1 milyon, 2007'de 1.9 milyon kişiye kömür dağıtıldı. Dağıtılan toplam miktar 8 milyon 228 bin ton.
İlk ve ortaöğretimdeki çocukların okul ihtiyaçlarının karşılanması için 2003'te 10.2 milyon, 2004'te 30 milyon, 2005'te 50 milyon, 2006'da 50 milyon YTL kullanıldı. 2003'te yararlanan öğrenci sayısı 855 bin, 2007'de 2 milyondu. (Toplam 190 milyon YTL)
Yoksul öğrenciye öğle yemeği verilen taşımalı eğitim kapsamında 2003'te 65, 2004'te 99, 2005'te 118, 2006'da 152 ve 2007'de 160 milyon YTL yardım yapıldı. 2003'te yararlanıcı sayısı 570 bin, 2007'de 600 bindi. (Toplam 594 milyon YTL
Fon, son dört yılda yoksul üniversite öğrencilerine yaklaşık 410 milyon YTL yardım yaptı. İlk ve ortaöğretimdeki özürlüler için dört yılda 40 milyon YTL yardım yapıldı. 2004'te 6 bin 900, 2005-2006'da 16 bin 171 özürlü öğrenci yararlandı. Kırsal kesimdeki özürlüler ise bu yardımdan faydalanamadı.
Çocukların okutulmasını teşvik için annelere verilen şartlı nakit transferi kapsamda 2003'te 59 bin çocuk için 1. 6 milyon; 2004'te 697 bin çocuk için 67 milyon; 2005'de 1 milyon 266 bin çocuk için 180 milyon, 2006'da da 240 milyon YTL kaynak aktarıldı. Toplamda 1 milyon 563 bin öğrenciye destek verildi. 2007'deyse 1 milyon 757 bin 187 öğrenciye 225,3 milyon YTL aktarıldı. (Toplam 715 milyon YTL)
Sağlık alanında yapılan yardımlar da önemli bir yer tutuyor. Sosyal güvencesi olmayan yoksul kişilere yönelik 'Yeşil Kart' uygulaması ile 2003 yılında 251. 6 milyon YTL olan yeşil kart giderleri bu nedenle 2007'de 6. 4 milyon YTL' ye düştü. 2004'de yeşil kart harcamaları 500 milyon YTL' yi buldu (Toplam 900 milyon YTL).
Ne hazin ki bu tablo, yoksulluğun her yıl arttığı ve kalıcı hale geldiğinin de bir tescilidir. Bu tablodan gelmiş geçmiş tüm siyasi iktidarlar sorumludur. Ayrıca bu tablo, övünülecek tablo değil, ,bilakis utanılacak bir tablodur.
Dünyada ve ülkemizde, hep söylenen "Balık vermek yerine, balık tutacak malzemeyi, bilgiyi vermek" felsefesi, her nedense, bunca yıldır hayata geçirilmiyor. Dünyada Fakirliğin olduğu her yerde, büyük savaşlar, örgütler, köktendinci ve etnik kökenli çatışmalar alabildiğine sürüyor. İnsanlar susuzlukla, bir dilim ekmek bulmakla ve salgın hastalıklarla mücadele ediyor. Acaba Türk insanı, böyle bir tabloya layık mı görülüyor?
Dünya ve ülkemizde, yoksulluğa çözüm vardır olmalıdır da. Nitekim Nobel Barış Ödülü'nü alan Prof. Dr. Muhammed Yunus, göre; "Yoksulluktan, yoksullar sorumlu değildir. Yoksulu yoksul yapan yeteneksizliği de değildir. Yoksulluğun sorumlusu, o ortamın oluşmasına neden olan politikalar ve kurumlardır. Yoksula para yardımı yapmak, hayır işlerinde bulunmak, yoksulluğu ortadan kaldırmaz. Tersine yoksulluğun devamına yol açar.
Oysa yoksula içindeki yeteneği işe dönüştürecek yönlendirmeyi ve krediyi sağlarsanız, kendisini ve çevresini yoksulluktan kurtarma fırsatı da verirsiniz." demiştir. Büyük önder Atatürk ise " Çalışmadan, öğrenmeden, yorulmadan, rahat yaşamanın yollarını aramayı alışkanlık haline getiren milletler, evvela haysiyetini, sonra hürriyetlerini ve daha sonrada "İSTİKLLLERİNİ" kaybetmeye mahkûmdurlar" uyarısında bulunmuştu. Ancak Türkiye'de görev alan siyasi iktidarlar, bu uyarıları, hiç dikkate almadılar ve bugün, ülkemizin hiçte layık olmadığı tabloyu da yarattılar.

Haberleri