Rahmetli, eski Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, Eskişehir’den Milletvekili olmasının hemen ardından Eskişehir Genç İşadamları Derneğinin İbiz Otel’de düzenlediği kahvaltılı bir toplantıya katılmıştı.
Dün gibi hatırlıyoruz…
Sohbet sırasında, İslam Dünyası’nın önde gelen bilim adamlarından olan İbn Haldun’un yazdığı Mukaddime isimli kitabın özetini, yolda gelirken arabada okuduğunu, kitabın yüzyıllar önce yazılmasına rağmen bu günün devlet yönetim esaslarına ilişkin önemli bilgiler içerdiğini söylemiş ve:
-“çok önemli bir kitap bana göre. çok ders alınması gereken de bir kitap. Hatta bu kitabın özeti okullarda da okutulmalı” demişti.
Tesadüf bu ya, sözünü ettiği Mukaddime isimli kitabı birkaç gün öncesinde okumaya başlamıştık.
Hemen söze girdik tabii…
-“Sayın Maliye Bakanı! Sözünü ettiğiniz Mukaddime isimli kitapta, kitabı yazan İbn Haldun’un, vergi toplanmasına ilişkin görüşleri de yer alıyor. Herhalde onu da okumuşsunuzdur sanırım?” diye sorduk.
Unakıtan nereye varmak istediğimizi anlamış olacak ki, o muzip tavrı ve espri yeteneği ile “Daha o bölüme gelmedim.” Diye cevaplamıştı sorumuzu.
Bunun üzerine, İbni Haldun’un aynı kitapta vergi ile ilgili olarak yazdığı:
“Bir ülkede, belli bir noktadan sonra vergilerdeki artış normal karşılanmaz, halkın çalışma azmi ve şevki ortadan kalkar, umran azalır, ülkenin imar edilmesi sıkıntıya düşer.
O nedenle…
Memleketi imar etmek için çalışanlar üzerine tarh edilen vergilerin miktarlarını imkan ölçüsünde azaltmaktır, insanlar bu yoldan ülkeyi imar için hevesli olarak faaliyet gösterir. çünkü bundan hasıl olacak faydaların kendilerine doğru bol bol akacağından emin olurlar” şeklinde kaleme aldığı satırları anlattığımızda, Unkıtan yine aynı muzip ve esprili tavrı ile:
-“Vallahi ne yalan söyleyeyim! İyi ki kitabın o bölümünü okumamışım. Adam yüzyıllar öncesinden adeta Maliye bakanı olarak bana ‘Vergi zammı yapıp durma kardeşim!’ diye seslenmiş” demiş, bunu demesiyle birlikte salonda büyük bir kahkaha meydana gelmişti.
Dün, başta Motorlu Taşıtlar Vergisi olmak üzere çeşitli zamları duyunca, ister istemez bu hatıralarımızda kalan olay ve yüzyıllar öncesinde yazılan vergi toplama adaleti ile ilgili okuduklarımız geldi.
....
Bizde böyle protesto ne gezer?
İngiltere’nin Londra kentinde, ulaşımda kullanılan otobüs ve metro bilet fiyatlarına 10 Peni zam yapılmış.
Hiç hoşuna gitmemiş halkın bu zam.
Ne de olsa demokrasiyi içine sindirmiş bir ülke.
öyle sokağa çıkıp, sağı solu kırıp dökmek yerine, daha demokratik bir yöntem kullanmışlar zammı protesto için.
Gerek sivil toplum örgütleri, gerekse sosyal medya aracılığıyla bir anda örgütlenmişler.
çoğu insan, otobüs ve metro kullanmamaya karar vermiş bir anda.
Sabah işe gidenler, eğer gidecekleri işyeri yürünecek mesafedeyse, evden bir saat erken çıkıp yürüyerek gitmiş işlerine.
Dönüşte de, bir saat geç varmışlar evlerine.
İşyeri uzak olanlar da, aynı yöne giden komşularla anlaşıp, 3-4 kişi tek bir araç kullanmaya başlamış.
bu arada, bisikletle işe gidip gelenlerin sayısında da bir hayli artış olmuş.
Yönetim bakmış olacak gibi değil.
Zira…
Otobüs ve metro yolcu sayısı yarı yarıya azalmış bu protesto yüzünden.
Her ikisi de zarar etmeye başlamış ulaşım araçlarının.
çareyi, yapılan 10 Peni’lik zammı geri almakta bulmuş yönetim.
Fakat…
Buna rağmen halk otobüs ve metroya binmemeyi sürdürmüş.
Yeni sürece hem alışmışlar, hem de yapılan zamma çok sinirlenmişler bir kere.
Hoşlarına da gitmeye başlamış bu durum.
Yönetim yine bakmış olmuyor, bu kez otobüs ve metro bilet fiyatlarını 10 peni daha düşürme kararı almış.
Sizin anlayacağınız…
Ulaşım fiyatlarına yapılan zam, bir anda ulaşım fiyatlarına yapılan indirime dönüvermiş.
Tabi ki halkın protestosu sayesinde…
xxx
Halkın büyük bir bölümünün yoksul olduğu Brezilya’da ulaşım ücretlerine 10 sent zam yapılmış.
Halk resmen sokağa dökülmüş.
Bir anda sokaklara 100 Bin kişi çıkmış.
Polisle çatışan protestocular, sağı solu kırıp dökmeye başlamışlar.
bu arada, hem protesto eden vatandaşlardan, hem de güvenlik güçlerinden ciddi yaralananlar olmuş.
Yönetim bakmış olmuyor, çareyi yapılan 10 sent’lik ulaşım zammını geri almakta bulmuş.
Zam geri alınır alınmaz gösteriler son bulmuş ve eski huzur yeniden şehre gelmiş.
xxx
Biri demokrasinin beşiği olan ve zengin bir ülke, diğeri ise demokrasinin tam anlamıyla yerleşmediği fakir bir ülke…
Her ikisinde de ulaşım ücretlerine yapılan zamma karşı halkın gösterdiği bir mukavemet sonuç vermiş.
Tüm bunlardan sonra bir de bizim ülkemize bakıyoruz da…
Yüzde 40 zam yapılıyor Motorlu Taşıtlar Vergisine…
Vergiyi yapana değil de, yapılan vergiyi eleştirmeye kalkana tepki yağıyor…
İşimiz vallahi çok fena…
.....
Bu iş Temel ile Dursun’a yarayacak galiba…
Tüm Dünya Kış saati uygulamasına geçtiğinde biz geçmiyoruz.
Tüm Dünya Yaz saati uygulamasına geçtiğinde de biz ülke olarak geçmiyoruz.
Danıştay “Bu yanlış” dedi.
Bir anlamda, “Dünya geçerken siz niye geçmiyorsunuz?”demek istedi.
Dün hükümet açıkladı.
-“Biz geçmeyeceğiz”
önümüzdeki ay tüm Dünya’da saatler bir saat geri alınacak.
Biz geri almayacağımız için diğer ülkelerle olan saat farkı 1 saat daha artmış olacak.
çocuklar yine karanlıkta okula gidecek falan filan…
Fıkrayı duymuşsunuzdur…
Dursun, saatlerin geri alınacağını duyunca, evdeki saatleri toplayıp Saatçi Temel’e gider:
– Ula Temel, saatler geri alınacakmış. Biz de evdeki saatleri senden satın aldığımız için sana getirdik. Bunları geri alacaksun da.
Temel kendinden emin bir şekilde:
– öyle yağma yok. Ben de duydum ama sadece 1 saat geri alınacakmış. 1 tanesini alırım, diğerlerini almam.
Hükümetin, Danıştay kararına rağmen kış saatine geçmeyip, saatleri geri almıyor olması bir tek Temel ile Dursun’a yarayacak galiba…