ÜRETKEN ÜNİVERSİTE OLMAK...

Türkiye, Yüksek Öğretimle ilgili sorunlarını çözmek, süratle reorganizasyona gidilerek, üniversiteleri yeniden yapılandırmak zorundadır. Üniversitelerin, öğretim elemanı sıkıntısı için ciddi projeler hazırlanmalı, öğrencilerin, yurt ve burs problemlerine kalıcı çözümler üretilmelidir. Üniversiteler, bilgi ve teknoloji, üreten kurumlar haline getirilmeli, Bunun içinde, üniversitelerin bünyesinde, Ar-GE çalışmalarına ivme kazandırılmalıdır.
Eskişehir, iki Üniversitesi olan bir kenttir. Bilgi ve teknoloji üretmek için de gerekli altyapıya da sahiptir. Ancak bunu gerçekleşebilmesi için, her iki üniversitemizin de bu felsefiyi benimsemiş kadrolara sahip olması gerekir. ESOGÜ yeni rektör seçimi ile bu fırsatı yakaladı.
ESOGÜ' de, 599 akademisyenin oy kullandığı seçimde, adaylardan Prof. Dr. Şişman 143, Prof. Dr. Hasan Gönen, 134, Prof. Dr. Yavuz Beşoğul 132, mevcut Rektör Prof. Dr. Fazıl Tekin 122, Prof. Dr. Erol Göktürk 62, Prof. Dr. Tahir Karasu da 1 oy alarak rektörlüğe aday oldular.
Sonuçlar, YÖK'e gönderilecek. Rektör Adaylarını İnceleme Komisyonunun incelemesinin ardından belirlenecek 3 rektör adayı, Cumhurbaşkanı Sayın GÜLE sunacaktır. Sayın Gül' de, yeni rektörü atayacak.
Elbette kim rektör olacak, Cumhurbaşkanı' nın onayından sonra belli olacaktır. Ancak Eğitim Fakültesi Dekanı Sayın Prof. Dr. ŞİŞMAN' ın, ilk sırada yer alması şansını artırıyor. Sayın Prof. Dr ŞİŞMAN, "ÜRETKEN ÜNİVERSİTE' den yanadır. Nitekim, Öğretmenevi'nde düzenlediği basın toplantısında, toplumsal sorunlara çözüm üreten bir üniversite vizyonunu oluşturmak için, rektör adayı olduğunu söylemişti. Çünkü üniversiteleri evrensel anlamı, bilgi ve teknoloji üreten ve toplum ve ülke sorunlarına çözüm bulan kurumlardır.
Ayrıca Prof. Dr. ŞİŞMAN, dünyada üniversitelerin çeşitli sorunlarla karşı karşıya olduğunu belirterek, rekabetçi bir dünyada, üniversitelerin geleceğe dönük vizyonlarını gözden geçirmesi gerektiğini söyledi. Ayrıca ESOGÜ 'nün derecelendirmelere göre Türkiye'de 30. sırada yer aldığını ifade etmesi, ESOGÜ' nün, sorunlarını bildiğinin de işaretidir. Elbette Vizyon belirlemede ve ESOGÜ' yi üst sıralara taşımada, ne gibi projeleri var bilmiyoruz. Ancak düşünülmesi bile, umut vericidir.
Ayrıca Sayın Prof. Dr. ŞİŞMAN, basın toplantısında, "sınırların ortadan kalktığı bir dünyada, üniversitelerimizi uluslararası düzeye ulaştırmak zorundayız. Gerek üniversitenin toplumla ilişkilerini, gerekse iş dünyası ve sektörlerle ilişkilerini gözden geçirmeliyiz. Toplumla daha bütünleşik toplumsal sorunlara çözüm üreten bir üniversite vizyonunu oluşturmak üzere rektör adayı oldum" demişti.
Bugün Sayın Prof. Dr. ŞİŞMAN, en şanslı adaydır. ESOGÜ' yü, dünya üniversiteleri ile rekabet edebilecek seviyeye getirecek azme de sahiptir. Gerek iş dünyası, gerekse diğer sektörlerle işbirliği yapabilecek bilgi, deneyim ve tecrübeye de sahiptir. Özelliklede basın toplantısında, "Rekabetçi bir dünyada, sektör ihtiyaçlarına uygun insan gücü yetiştirme üniversitelerin temel ilgi alanlarına giren konulardan biridir."sözleri başarılı olacağının da ilk işaretleridir.
Kendisi ile ilgili bir yazımda, "Sayın Prof. Dr. ŞİŞMAN, faktörler ne kadar değişse de değişen koşullara uyabilen, insanlarla da iyi ilişki kurabilen bir yöneticimizdir. Bir yöneticide olması gereken bilgi, tecrübe, deneyim, önsezi, ekibini ve öğrencilerini motive edebilme, yetki ve sorumluluk trafiğini doğru yönlendirme, başarı ve başarısızlıkları paylaşabilme gibi meziyetlere de sahiptir. Çalıştığı ve temas kurduğu kişi/kişilerin, uzmanlık konularına yakınlığı ve yatkınlığı ile de dikkat çeker" demiştik.
Rektör olursa, bu meziyetleri ile ESOGÜ' yü, hak ettiği yerlere taşıyacaktır.
Kutluyoruz...