Ülkemiz ve Eskişehir' de, sağlıkla ilgili, panel, sempozyum ve konferanslar, sağlıklı toplum, özellikle de koruyucu hekimlik açısından, olumlu gelişmelerdir. Çünkü dünyada, sağlık hizmetlerinin, odak noktası, tedavi edici hekimlik değil, koruyucu hekimliktir. Bu tür etkinlikler, korucu hekimliğe, ciddi katkıda bulunur.
Sağlıkla ilgili konferanslar, bir sağlık eğitimi olup, koruyucu sağlık hizmetlerinin en önemli gücünü oluşturmaktadır. Çünkü 21. Yüzyılda, herkes İçin, sağlık hedeflerinin, büyük bir kısmında, bireylerin yaşamları boyunca, sağlığın korunması ve geliştirilmesinde, sorumluluk almaları için, eğitilmelerinde, sağlıkla ilgili, konferans, panel gibi, etkinlikler önemli yer tutmaktadır.
Sağlık eğitimi, bir halk eğitimi konusudur . Ancak örgün eğitim sırasında başlamalı, yaygın eğitimle sürmeli ve algın eğitimle desteklenmelidir.
Kamu Hastaneleri Genel Sekreterliğince, Tepebaşı Belediyesi Zübeyde Hanım Kültür Merkezinde, ( "Üriner Sistem Taş Hastalıkları, Benign Prostat Hiperplazisi" konulu konferans düzenlendi.
Eskişehir Devlet Hastanesi Üroloji Uzmanlarından, Sayın Op. Dr. Vecihi FİDAN ve Sayın Op. Dr. Coşkun KAYA' nın, konuşmacı olduğu konferans, Üriner Sistem Hastalıkları kadar, koruyucu hekimlik açısından da önemli bir etkinlikti.
Hastalıklar üzerinde, bilgilendirme konferansları, bireysel, ya da toplum olarak hastalıkların ortaya çıkmasını, ya da ağırlaşmasını, engelleyici önlemler üzerinde çalışan koruyucu hekimlik açısından, konferans ve panel gibi etkilikler önemlidir. Bu tür etkinlikler, devam ettirilmeli, Halkımız da bu tür etkinliklere, sahip çıkmalı ve katılmalıdır.
Koruyucu hekimlik, halk seviyesinde, eğitimle, halkın kendi kendine beslenmesi ve hastalanmamaya özen göstermesi, fikriyle başlar. Diğer bir tabirle, insanın kendi hayatını ve kendi geleceğini, sağlık açısından, ele alabilmesini ve kendi kontrollerini, kendi elinde bulundurabilmesini kapsar. Şehrimizde, bu alandaki imkânda, Sayın Celal MORKOYUN' un, vesile olduğu ve Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreterliği' nin, düzenlediği, konferanslar gibi etkinliklerle orantılıdır
Koruyucu hekimlik, halka verilen eğitimle, halkın kendi kendine olan bilinçli beslenmesi ve hastalanmamaya özen göstermesi fikri ile başlar. Ancak ülkemizde, insanlar hekimle, ancak hasta olduktan sonra tanışıyorlar.
Türkiye'de, sağlık hizmetlerinin odak noktası, koruyucu hekimlik değil, tedavi edici hekimliktir. Oysa Dünya Sağlık Örgütü ve gelişmiş ülkelerde, sağlık, genel bakımın, sadece bir parçası olarak algılanıyor ve beslenme, eğitim, barınma ve temiz içme ve kullanma suyu gibi öğelerin, sağlığın minimum ön şartları olarak, kabul görüyor.
Ülkemizde, koruyucu hekimlik, ön planda olmalıdır. Çünkü sağlığı korumak veya daha iyiye götürmek, hastalıklarını oluşumunu önlemek, hastalananlara, olanakların elverdiği ölçüde, en erken dönemde, tanı ve teşhis koyarak, tedavi etmek ve böylece kişinin mutlu ve uzun bir yaşam süresini sağlamak, devletin ve kişilerin, öncelikli görevleri arasındadır.
Konferans, üriner sistem hastalıkları açısından, önemli bir etkinlikti. Vücudun arıtma tesisi olan böbreklerde oluşan, hasarlar ise geri dönüşü olmayan, kişisel ve sosyal hayatı felç eden, aynı zamanda diğer organlar üzerinde de olumsuz etkiler yaratan sonuçlara neden olabilmektedir.
ÜRİNER sistem hastalıklarının, erken tanımlanarak tedavi edilmesi, meydana gelen organ hasarlarını, en aza indirilebilmekte veya tamamen ortadan da kaldırılabilmektedir. tedavinin, yapılabilmesi için, erken tanı, teşhis ve tedavi şarttır.
ÜRİNER sistemi oluşturan organların, işlevleri önemlidir. Özellikle böbreklerin, görevleri arasındaki metabolik artıkların atılması, sıvı-elektrolit ve asit-baz dengesinin sağlanması, kan basıncı kontrolü gibi, işlevler yaşamsal fonksiyonlara sahiptir. Bu nedenle üriner sistem hastalıklarında, tüm sistem fonksiyonları etkilenir.
ÜRİNER sistem hastalıklarının tanısı için, idrar, kan muayeneleri, böbrek fonksiyon testleri, radyolojik çalışmalar ve biyopsi gibi, çeşitli incelemeler yapılmaktadır. Boşaltım sistemi; böbrekler, üreterler, mesane ve üretradan meydana gelir.
ÜRİNER sistem hastalıkları, önemli hastalıklardır. O nedenle de üriner sistemde, oluşacak hastalığı fark eden, her insanımız, en kısa süre de doktora gitmelidir.
Eskişehir Devlet Hastanesi, Üroloji Uzmanlarından, Sayın Op. Dr.Vecihi FİDAN ve Op. Dr. Coşkun KAYA, konferansta, konulara hâkimiyeti ve açıklamaları ile işinin ehli doktorlar olarak, izleyicilerden övgü aldılar.
Elbette işinin, ehli hekim olmak, kolay değildir. Çünkü doktorluk, sabır, cesaret gerektiren meşakkatli bir iştir. "HEKİMLİK", kutsal, ahlaklı, onurlu ve itibarlı bir meslektir. Her doktor, bilgisini ve tıp teknolojisini, her türlü imkânsızlığa ve engellere rağmen, hastalara gerçek anlamda yardımcı olabilmek için kullanır.
Sayın Op. Dr.Vecihi FİDAN ve Op. Dr. Coşkun KAYA' yı, kutluyoruz.
ÜRİNER SİSTEM KONFERANSI
Ülkemiz ve Eskişehir de, sağlıkla ilgili, panel, sempozyum ve konferanslar, sağlıklı toplum, özellikle de koruyucu hekimlik açısından, olumlu gelişmelerdir. Çünkü dünyada, sağlık hizmetlerinin, odak noktası, tedavi edici...