YABANCI SERMAYE FELAKETE DÖNÜŞEBİLİR!

Gazete ve internet sitelerindeki, "Putin giderken büyük bir imza attı" başlıklı haber, ülkemizde dikkat çekti mi bilinmez ama Türkiye'nin, geleceğini ve menfaatlerini düşünenler, Putin' in kararını, takdirle karşılarken, emperyalist güçlerin uzantısı olan kesimler, "küreselleşme düşmanı, anti-liberal, çağdışı" olarak niteledi.
Peki, neydi PUTİN' in, almış olduğu kararlar?
ENERJİ VE STRATEJİK SAYILAN DOĞALGAZ KAYNAKLARINDA YABANCILARIN ARAŞTIRMA YAPMASI YASAKLANDI.
TELEKOMÜNİKASYON ÜZERİNDE, YABANCILARIN HAK SAHİBİ OLMASI YASAKLANDI. AYRICA YABANCILAR TELEKOMÜNİKASYON YATIRIMLARINA GİREMEYECEK.
HAVACILIK UZAY VE SAVUNMA BAŞTA OLMAK ÜZERE AYRICA STRATEJİK OLARAK BELİRLENEN TOPLAM 42 SEKTÖRE, YABANCILAR YATIRIM, YAPAMAYACAK.
Kim ne düşünürse düşünsün, Rusya Devlet Başkanı Putin' in, almış olduğu karar, Rusya' nın, tekrar "Büyük Rusya" olma yolunda, atılmış en doğru ve önemli adımdır. Şayet PUTİN' in, yasakladığı alanlara, batı ülkeleri sahip olsa idi, Rusya ekonomisi ve stratejik kurumları, yabancıları eline geçecek, dolayısıyla da ekonomik ve siyasi bağımsızlığı kaybetmiş olacaktı.
Rusya Devlet Başkanı PUTİN' in, almış olduğu bu karar, AKP kurmayları dikkate alır mı bilinmez ama dünya devi ve üstelik stratejik bir kurumu, olan, TÜRK TELEKOM' u, "yok pahasına" Araplara satan, bir siyasi otoritenin, bunu anlaması çok zordur.
Türkiye, özelleştirme ile adeta intihar ediyor. 1. Dünya Savaşı ve sonrasında ve Kurtuluş Savaşı yıllarında, silah zoruyla, topla, tüfekle, bu ülkeyi yok edilmeyenler, Türkiye' yi, ekonomik olarak işgal ediyorlar. Ancak halkımız, hala bunun farkında değil.
Ayrıca da yıllar önce, Türkiye' yi çökertmek için hazırlanan senaryolar, özelleştirmelerle, hayata geçiriliyor. Nitekim Fener Rum Patrikliğinin açtığı okullardan birisi olan İkonomos Akademisi'nin, 1884 yılı ders programında. " TÜRKLER EKONOMİK BAKIMDAN ÇÖKERTİLECEKTİR." Bu amaçla, Türkler, sakat ticaret yollarına götürülecek, onlara yüksek faizli krediler açılacak, ağır koşullarla rehin kabul edilecektir.".İfadeleri yer almıştı.
Ve nihayet! 184 yıl sonra, siyasi iktidarı sayesinde, Yunanlıların hayalleri gerçek oldu. Ziraat Bankası'nın, Atina'da şube açmasına bile izin vermeyen Yunanistan, Türkiye' de "SİTEBANK", "TEKFEN BANK" ve " ALTERNATİF BANK " ı satın aldı. Hatta Koç Grubu, Nikos Stathopulos, adlı bir Yunanlıya, MİGROS' un, yüzde 51_ini yaklaşık 2 milyar YTL' ye sattı. Bu tablo programdaki, " Türk çiftçisi ağır faizlerle toprağından yoksun bırakılacaktır. Borçların, kolayca çoğalması sağlanacak; böylece Türkler, ellerindeki toprakları Rum tüccarlara satmak zorunda kalacaktır." hedeflerini de hayata geçirildi.
Hülasa, geçmişte düşmanlarımızın, özellikle de Yunanistan' ın silahla alamadıkları vatan topraklarını, Yabancı, Finans kurumları, İPOTEK altına alma yöntemi ile Türk Çiftçisinin topraklarını, tek tek elinden almaktadır.
BU ÇERÇEVEDE, SADECE YUNAN FİNANS BANK, EDİRNE'DE, 65.000 HEKTAR TOPRAĞI, TÜRK ÇİFÇİSİNİN ELİNDEN ALDIĞI SÖYLENİYOR.
Yunanlılar, sağlık sektörüne de el attı. Yıllardır, Türk düşmanı olarak yetiştirilen bu insanlar, Türk insanının, sağlığına ne kadar faydalı olur, yorumu kamuoyuna bırakıyoruz.
AKP iktidarının, Avrupa Birliği, ABD, IMF ve Dünya Bankası, özellikle de uluslararası şirketlere karşı, teslimiyetçi politikaları sonucu, ülkemiz, büyük zarar gördü. Hatta ülkenin, bugünü ve geleceği, risk altına sokuldu. Petrol ve Vakıflar yasaları ile de yabancılara ciddi imtiyazlar tanıdı, Bu ve benzer yaslarla, Türkiye' nin, yeraltı ve yer üstü kaynakları, adeta yabancıların eline geçti. Petrol yasası ile birlikte, yabancı petrol şirketlerinin çıkardıkları petrolün tamamını dışarıya götürebilmelerinin önü de açıldı. Bu tablo, ülkemize, stratejik açıdan da ciddi zararlar verecek niteliktedir.
Türk insanı, özellikle de seçmen, artık gerçekleri görmelidir. Özelleştirme adı altında Türkiye' nin, en stratejik kurum/kuruluşları, doğal zenginlikleri, kanla aldığımız toprakları, yabancı finans kurumları vasıtasıyla, yabancılara devredilerek, ekonomik, dolayısıyla da siyasi bağımsızlığı tehlikeye düşürülüyor. Hukuki, siyasi ve iktisadi tedbirler alınmazsa, sonuç Türkiye için felaket olur.