Eskişehir’de bir zamanlar bir Devlet Hastanesi vardı.
Yıllarca sağlık hizmeti verdi.
4 yıl kadar önce ‘’depreme dayanıksız olduğu’’ için yıkıldı.
Sözde yerine yenisi yapılacaktı.
Ancak yapılan bir şey yok.
Yapılacağa da pek benzemiyor.
Arazisi boş olarak öylece duruyor.
Anahtar Parti İl Başkanı Çağlar Ölce, bu konuyu gündeme getirdi.
Hastane arazisinde yaptığı bir açıklama var.
“Eskişehir’in tam merkezinde, halkın kolayca ulaşabildiği, yıllarca yüz binlerce vatandaşımıza hizmet vermiş Eskişehir Devlet Hastanesi 4 yıl önce depreme dayanıksız olduğu gerekçesiyle yıkıldı. Bu gerekçe bilimsel olarak doğru olabilir. Ancak üzerinden tam 4 yıl geçmesine rağmen hâlâ hastanenin yerine yenisinin yapılması için bir adım atılmadı. Cumhur İttifakı temsilcileri tarafından geçtiğimiz yıl 2025 yılı yatırım programına alındı dense de ortada ne bir ihale var ne bir proje. Sözde kalan vaatlerle halkımız oyalanmaya devam ediyor.’’
Tespitleri doğru.
Ortada hazırlanmış bir proje yok.
Proje olmadığı için ihale de yapılmış değil…
İktidar partisi temsilcilerinin bildiği bir şey var mı bilemiyoruz.
Eğer varsa bildiklerini Eskişehirlilerden gizlemesinler.
Eskişehir’de ciddi sıkıntılar var.
Randevu almak çok zor.
Yatak bulmak ise ‘’mucize’’ gibi bir şey…
Şehir Hastanesi var.
Var olmasına var da hem gereksinimi karşılayamıyor hem de Şehir Hastanesi’nden yararlanmak çok zor.
Her şeyden önce ulaşmak çok zor.
Kent merkezine çok uzak…
Anahtar Parti İl Başkanı Çağlar Ölce bu konuya da dikkat çekiyor.
‘’…Şehir Hastanesi yapıldı, ardından kamuya ait bazı hastaneler kapatıldı. Eskişehir Devlet Hastanesi de bu süreçte feda edildi. Şehir merkezine uzak, ulaşımı zor, içeride yön bulması neredeyse imkânsız bir yapının alternatifsiz adres hâline gelmesi kabul edilemez. Hasta olan insan zaten zor durumdadır; ona bir de fiziki engeller çıkarmak insani değildir. Şehir Hastanesi’nin mimarisi bile başlı başına bir sorundur. Uzun, devasa koridorlar, dağınık klinikler, karmaşık bir yönlendirme sistemi. Tüm bunlar hastalar kadar sağlık çalışanları için de ciddi zorluklar yaratmaktadır. Üstelik bu yapıların kira, işletme ve bakım maliyetleri de kamuya yüklenmektedir. Vatandaşın ödediği vergiler, etkin kamu hizmeti yerine verimsiz projelere harcanmaktadır.’’
Söylediklerine katılmamak elde değil…
Şehir Hastanesi’ne gitmek de muayene olmak da insanı fazlasıyla yoruyor.
Devasa binada aradığını bulmak da çok zor.
İşin kötüsü ciddi alternatifleri de yok.
Özel hastanelerde katılım payı çok yüksek.
Çıkartılan maliyetler bütçeleri sarsıyor.
Yunus Emre Devlet Hastanesi var.
Ama onun da kapasitesi ve olanakları sınırlı…
Eskişehirliler ‘’Şehir Hastanesi’ne mahkum olmuş’’ durumda…
Bunun nedeni belli…
Hastaneyi yapan şirkete ‘’hasta taahhüdü’’ var.
O taahhüt yerine gelmezse hazineden para ödeniyor.
Onun için hastalar Şehir Hastanesi’ne gitmeye zorlanıyor.
Ortada yapılmış büyük bir yanlış var.
Ne yazık ki faturasını hem devlet hem da hastalar ödüyor.