YARGIDA BİRLİK İLK RAUNDU KAYBETTİ

Yargıtay’ın, 387 üyesi, HSYK üyeliğine, kendi kontenjanından gönderilecek 3 ismi belirledi. HSYK’ da görevleri sona eren, 10 asıl, 6 yedek üyelik için ise 12 Ekim 2014 Pazar günü seçim yapılacak. Seçilen üyeler, 4 yıl görev...

Yargıtay'ın, 387 üyesi, HSYK üyeliğine, kendi kontenjanından gönderilecek 3 ismi belirledi. HSYK' da görevleri sona eren, 10 asıl, 6 yedek üyelik için ise 12 Ekim 2014 Pazar günü seçim yapılacak. Seçilen üyeler, 4 yıl görev yapacak.
Bu sonuçlara göre, Yargıtay'daki seçimde, hükümetin desteklediği bilinen, Yargıda Birlik Platformu'nun, adaylarından hiçbiri, HSYK üyeliğine seçilemedi. Böylece iktidarı desteklediği yargıda birlik ilk raundu kaybetti. Hükümet de Yargıtay'da ikinci yenilgisini aldı.
Son yıllarda, yargı üzerindeki siyasi baskı, hukuk sisteminde, yetersiz yapılar, özellikle artan iş yoğunluğuna yetişemeyen mahkemeler, eleman yetersizliği ve adliye personelinin nitelik aranmadan alınmaya başlanması... Avukatlık mesleği ile ilgili sorunlar, özellikle de siyasi iktidarın, yargıya müdahalesi. Kısır çekişmeler, yargı ile asılsız söylentiler, yargı üzerinde olumsuz hava yarattı.
Öte yandan, HSYK seçimleri arifesinde, Adalet Bakanı Sayın BOZDAĞ' ın, ilk derece mahkemelerindeki tüm hâkim ve savcılar ile Yargıtay ve Danıştay üyelerinin maaşlarında 1155 lira artış yapılacağını, böylece mesleğe yeni başlayan hâkimlerin maaşının 3 bin 986 liradan 5 bin 141 liraya çıkacağını bildirmesi, kamuoyunda tartışma yarattı. Hatta HSYK seçimleri arifesinde, adalet camiası töhmet altında kalmıştı.
Şu bir gerçek ki bir hukuk devletinde, var olan yasama, yürütme ve yargı gücünün, yargı ayağının yürütülmesi hâkim ve Savcılar eliyle olur. Yargı bağımsızlığı, aslında hâkimlerin bağımsızlığı anlamına gelir. HSYK seçimleri, hâkimlerimizin, tarafsız hareket ettiklerinin ve siyasilerin etkisi altında kalmadıklarının da göstergesi oldu.
Ayrıca hâkimlerin bağımsızlığı, kararlarını verirken, özgür olmaları, hiç bir dış baskı altında olmamaları, yasama ve yürütme organlarından emir, tavsiye ve talimat almamaları, anlamına gelir. HSYK seçimlerinde, hükümetin desteklediği bilinen, Yargıda Birlik Platformu'nun adaylarından hiçbirinin, HSYK üyeliğine seçilememesi, ülkemizde yargıçlarımızın özgür hareket ettiklerinin de göstergesi oldu.
Öte yandan, yargı bağımsızlığı ve yargıç güvencesi, "yargılama görevinin her türlü baskıdan uzak olarak, yerine getirilmesi" amacını güttüğüne göre, yargı alanında yapılacak anayasal düzenlemelerin, hazırlık ve tasarı süreçlerinin de yargıç üzerinde baskı ve kuşku ve oluşturmaması, gerekir.
12. Cumhurbaşkanı seçilen Başbakan Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın, adli yıl açılış törenine, TBB Başkanı Sayın Feyzioğlu' nun, konuşma yapması durumunda katılmama kararı üzerine, Yargıtay Başkanlar Kurulu toplantısında, yapılan görüşme sonucu, Sayın Feyzioğlu'nun, açılış yılı töreninde konuşmasına, oy birliği ile karar verilmesi, HSYK seçimlerinde, tarafsız kalacaklarının da işareti olmuştu.
Yargı bağımsızlığı, yargının siyaset ve iktidara bağımlı olmamasını ifade ettiğinden, bu mesele gündeme getirildiğinde, bir kısım hukukçular, Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulunun yapısının, yargı bağımsızlığını zedelediğini belirtmekte ve sorunu bu kurulla sınırlı tutmaktadırlar. O nedenle de son yıllarda, bütün üst derece mahkemelerinin verdikleri kararlar tartışma konusu oldu.
Aslında yargı bağımsızlığı, anayasal teminat altındadır. Nitekim Anayasa 138. Maddesinde: "Hâkimler, görevlerinde bağımsızdırlar; Anayasaya, kanuna ve hukuka uygun olarak vicdani kanaatlerine göre hüküm verirler. Hiçbir organ, makam, merci ve kişi, yargı yetkisinin kullanılmasında mahkemelere ve hâkimlere emir ve talimat veremez; genelge gönderemez; tavsiye ve telkinde bulunamaz. Görülmekte olan bir dâva hakkında Yasama Meclisinde yargı yetkisinin kullanılması ile ilgili soru sorulamaz, görüşme yapılamaz veya herhangi bir beyanda bulunulamaz. Yasama ve yürütme organları ile idare, mahkeme kararlarına uymak zorundadır; bu organlar ve idare, mahkeme kararlarını hiçbir suretle değiştiremez ve bunların yerine getirilmesini geciktiremez." hükmü yer alır.
Ayrıca yargı bağımsızlığı, mahkemelerin bağımsızlığını sağlayarak, adaletin yerine gelmesinin, en büyük garantörlerinden biridir. Çünkü yargı bağımsızlığı sayesinde, mahkemelerin, bir yerlerden emir alan kurumlar olması engellenir.
Yargı bağımsızlığının önün de en önemli engel, Hâkim ve savcıların atama ve tayinlerini yapan, HSYK' nın başında Adalet Bakanını bulunmasıdır. HSYK seçimlerinde, hükümetin desteklediği bilinen Yargıda Birlik Platformu'nun adaylarından hiçbirinin, HSYK üyeliğine seçilememesi, bu alandaki kaygıları ortadan kaldıracak niteliktedir
HSYK seçiminin, ilk raundu yargıda birlik kaybetti. Ancak Adli ve idari yargıdaki 15 binin üzerindeki hâkim ve savcı, HSYK' nın, 10 asıl, 6 yedek üyesini, 12 Ekim 2014 Pazar günü seçecektir. Ancak hakim ve savcılara yapılacak zammın, seçim öncesi açıklanması ve 12 Ekim'deki HSYK seçimleri sonrasına, TBMM' ye bırakılması seçime gölge düşürdü.

Haberleri