YUNUS EMRE'Yİ ANLAMAK

Yunus Emre Kültür Sanat ve turizm Vakfı’ nın, Genel Kurul toplantısı yapıldı. Ancak çoğunluk sağlanamadığından, toplantı ertelendi. Üyelerin, mazeretleri nedir bilinmez ama bu gelişme gösterdi ki Vakfın, bazı üyeleri, Yunus...

Yunus Emre Kültür Sanat ve turizm Vakfı' nın, Genel Kurul toplantısı yapıldı. Ancak çoğunluk sağlanamadığından, toplantı ertelendi. Üyelerin, mazeretleri nedir bilinmez ama bu gelişme gösterdi ki Vakfın, bazı üyeleri, Yunus Emre'ye, hak ettiği değeri vermiyor.
Aslında bu durumu yadgamadık.Yeni kurulan, "Türk Dünyası Vakfı"na, Odunpazarı' nda, bir bina tahsis edilirken Yunus Emre Vakfı'na, yıllardır, bir yer bulunamadı. Valiler tarafından, bu alanda verilen sözlerin, de hiçbiri yerine getirilmedi. Vakıf merkezi olarak da yıllardır, emekli noter Sayın Orhan KESKİN' in, çalışma bürosu gösterildi.
Vakıf, bugünlere de Eski Kültür ve Turizm Müdürlerimizden, Sayın Güven TANYERİ ve emekli noter Sayın Orhan KESKİN' in, çabaları ile geldi. Hatta vakıftaki bazı gelişmelerden rahatsız olan, Sayın Güven TANYERİ, vakıftaki görevlerinden istifa etti
Hayırsever insanımız, Sayın Tayfur BAYAR, yıllardır, "YUNUS EMRE KÜLLİYESİ" yapılması hususunda, gayret ve caba gösterdi. Ancak Eskişehir' de, ilgililer tarafından, bir yer tahsis edilemedi.
Ayrıca YUNUS EMRE ile ilgili etkinliklerin, "SİVİL OTORİTEYE" devredilmesi veya "KURUMSALLAŞTIRILMASI" hep söylendi. Nitekim Vali Yardımcılarımızdan, Sayın KILIÇASLAN, etkinliklerin, sivil otoriteye devredilmesini, hatta "MÜESSESİZLEŞMESİ" ni önermiş, bu hususta mesafe de alınmıştı. Ancak ondan sonra gelen yöneticiler, bu alanda, gereken ilgiyi göstermediler.
Yunus Emre, Türk Dünyası tarafından tanımasına rağmen, Eskişehir, 2013 Türk Dünyası Kültür Başkenti Etkinlerinde de, YUNUS EMRE' ye, beklenen değer verilmedi. Oysa etkinliklerin başında, Eskişehir Valilerinde, Sayın Kadir KOÇDEMİR' le, yaptığımız görüşmede, umutlu konuşmuş, Yunus Emre' nin, 2013 Eskişehir Türk Dünyası Başkenti etkinliklerinin, ağırlıklı merkezi olacağını söylemişti.
Eskişehir' de, YUNUS EMRE KÜLTÜR SANAT VE TURİZM VAKFI, Eskişehir' deki tüm etkinlikleri, hayata geçirebilecek, bir vakıf olmasına rağmen, Türk Dünyası Başkenti etkinliklerinde devre dışı bırakıldı.
Hâlbuki Yunus Emre vakfının, amaçları arasında, Türklüğe mal olmuş, fikir sanat ve bilim adamlarını tanıtmak, fikir ve düşüncelerini kalıcılığını sağlamak için, anma törenleri, festival şenlik ve sanat gösterileri ile yurt içi ve dışında, bu konularda geziler düzenlemek, yurt dışından bilim adamı araştırmacı ve topluluklar davet etmek gibi görevleri vardı. 
Ayrıca Yunus Emre Vakfı, halk şairi YUNUS EMRE olmak üzere, Eskişehir bölgesinde, Türk kültür sanat ve tarih dünyasına kazandırdığı şahsiyetlerden, NASREDDİN HOCA, efsane halk kahramanı, SEYİT BATTAL GAZİ, ŞEYH EDEPALİ, KADI HIZIR BEY, SİNAN PAŞA gibi değerleri, insanımıza ,özellikle de çocuk ve gençlerimize çeşitli yönleriyle tanıtmak, fikir ve düşüncelerinin, yaygınlığı ve kalıcılığını sağlamaktı..
 Vakıf' ın, Lüle taşı madenini araştırmak, geliştirmek, yaymak, bu alanda çalışan kişileri ödüllendirmek, el sanatları, görsel sanatlar, tarım ve sanayi ticaret alanlarında ve diğer meslek dallarında sergiler, fuarlar açmak, açtırmak, açanlara yardımcı olmak, hatıra eşya sanayinin oluşmasını sağlamakta, yer almaktadır. Eskişehir bölgesinin, gelişmekte olan kültür, sanat, müzik, folklor ve tiyatro ve benzer sanat ve turizm etkinliklerinin yaygınlaştırmak gibi pek çok etkinliğe cevap verebilecek bir yapıya da sahipti.
Yunus Emre, Türk dilini, tüm sadelik ve güzelliğiyle ortaya koyan, sevgiyi felsefe haline getirmiş örnek bir insandır. Onun düşünceleri ve şiirleri yıllardır, Türk milleti tarafından dilden dile aktarılmıştır.
 Yunus Emre, Türk kültür ve medeniyetinin oluşumuna, büyük katkılar sağlamış bir gönül adamıdır. Anadolu'ya gelen, Türk boylarından birine bağlı olup, 1238 dolaylarında doğduğu rivayet edilir. Anadolu'da tasavvuf akımının ve Türkçe şiirin öncüsüdür. İnsan sevgisine dayanan bir görüşü geliştirmiştir.
Anadolu'da, şiirlerinin bir bölümü, dil incelemeleri sonunda ayıklanmış, böylece 357 şiirin onun olduğu konusunda görüş birliğine varılmıştır.Yunus Emre adını taşıyan ve başka şairlerin elinden çıktığı ileri sürülen 310 şiir daha derlenmiştir.
    Yunus Emre adı, her Türk ve Türk kültürü açısından, çok şey ifade eder. Şiirlerinde, her devrin okuyucusu ve dinleyicisi, kendini etkileyecek bir şey bulmuştur. İlk kez Yunus, şiirlerinde büyük ölçüde Türkçe kullanmıştır.
Eskişehir Türk Dünyası Kültür Başkenti, Yunun Emre'ye, gereken değeri vermedi ama UNESCO 1971 yılı sonu ile 1972 yılında, (Ölümünün 650. yıldönümü dolayısıyla)Yunus Emre'nin anılmasına vesile olmuştur. Yine Yunus Emre, 1991 yılında, T.C. Kültür Bakanlığı ve UNESCO işbirliği ile ilân edilen, "Yunus Emre Sevgi Yılı"nda, bütün dünyada anılmıştı.
Aslında Yunus Emre'yi, tanımak ve tanıtmak, belli kesimlere bırakılamayacak kadar da önemlidir. Çünkü Yunus Emre, dünya kültür ve medeniyet tarihinde, bir merhale olmuş, kültürümüzün de en değerli yapı taşlarındandır. Sadece yasadığı devrin değil, çağımıza ve gelecek yüzyılların da ışık kaynağıdır. İnsanlık var oldukça da değerini koruyacaktır. 


Haberleri