Büyük Türk mutasavvıfı, hak aşığı ve Türk dilinin usta yorumcusu, Yunus Emre "Uluslararası Eskişehir Yunus Emre ve Kültür ve Sanat Haftası" dolayısıyla, Anadolu Üniversitesi, Edebiyat Fakültesi tarafından hazırlanan, "Hangisi Bizim Yunus?" adlı konferansla anıldı. Ancak toplantıya, katılımın az olması dikkat çekti.
Toplantının, Edebiyat Fakültesi'nde yapılmasına rağmen, salonun boş kalması, insanımıza, özellikle de çocuk ve gençlerimize, tanıtamadığımızın da tescilidir. Hülasa Eskişehir ve toplum olarak, Yunus Emre'yi, yeteri kadar, ne tanıdık, ne de anlatabildik.
Oysa insan, yakın çevre dışındaki, kişi/kişileri de örnek alır. Özellikle de çocuk ve gençler, okuduğu, dinlediği ve gördüğü kişilerin, karakterlerinden de etkilenir. Ergenlik döneminde ise, gençlerin kendilerine, takdim edilen kişilerin, özelliklerini mantık süzgecinden geçirdikleri, yakın hissettikleri kişileri ve popüler modelleri, örnek aldıkları bilinmektedir. Bu açıdan bebeklik dönemi, okul öncesi, okul çağı ve ergenlik dönemlerinde, çocuklarımıza takdim edeceğimiz, örnek kişi/kişiler, çok iyi seçilmelidir.
Her alanda rol almış şahsiyetlerin, karakter özelliklerinden, insanımızı, özelikle de yeni yetişen neslin, haberdar olması gerekmektedir. Tarihteki mümtaz insanlarımız, çocuklarımızla geçmiş zaman arasında, bir köprü kurar ve onların gelişimlerine olumlu yansır. Türk tarihi, bu açıdan son derece zengindir. Kimi cesareti, kimi fedakârlığı, kimi sadakati, kimi düşünceleri ile şöhret bulmuş, pek çok insanımız vardır.
Eskişehir'de, çocuk ve gençlerimizin, örnek alabilecekleri ve onlara örnek olarak sunabileceğimiz, pek çok mümtaz şahsiyet vardır. Yunus Emre, Nasrettin Hoca, Mehmet Kaptan, Seyyid Battal Gazi, Şeyh Edepali Ahmet Hamdi Efendi, Hızır Bey, Sinan Paşa ve Aziz Mahmud Hüdayi gibi... İnsanlarımızla, çocuk ve gençlerimiz, hem gurur duyup, örnek alacaklar, hem de, doğruluk, çalışkanlık, fedakârlık, cesaret, yardımlaşma, sadakat, adaletli olma, edepli olma, sorumluluk sahibi olma, güvenilir olma gibi, kültürümüze ait değerlerin, yaşandığı bir maziyi de tanımış olacaklardır.
Yunus Emre, bu insanlarımızdan biridir. O "SEVGİYİ", hayat felsefe haline getirmiş, örnek bir insandır. 1238 dolaylarında doğduğu, 1320 dolaylarında Eskişehir'de öldüğü rivayet edilir. Ancak Mihalıççık ilçesine bağlı Sarıköy' deki mezarında, yapılan araştırmalar sonucu, Eskişehir'de, yaşadığı, kesinlik kazanmıştır.
Türk tasavvufunun, dilde ve şiirde kurucusu olan Yunus Emre'nin, şiirlerinde, ahlak, hikmet, din, aşk gibi konuların, hemen hepsi tasavvuftan çıkar ve tasavvuf görüşü çerçevesinde, bir yere oturtulur. Yunus Emre, "gönül kırmamak" konusuna, ayrı bir önem verir ve şiirlerinde bu konuyu, özenle işler. Şiirlerinde, işlediği konuları ve telkinleri hayatının ta kendisidir. Ayrıca Yunus Emre, İslam' da sabır, kanaat, hoşgörürlük, cömertlik, iyilik, fazilet değerlerini, en iyi şekilde işleyen bir halk şairidir
Yunus Emre'ye göre insanlar, din, mezhep, ırk, millet, renk, mevki, sınıf farkı gözetilmeksizin, sevilmeyi hak etmektedirler. Şiirlerinde, en fazla işlenmiş temalar; İlahi aşk, din, ahlak, gurbet, tabiat, ölüm ve faniliktir.
Hülasa Yunus Emre, Müslümanlığı ve Türk toplumunu, özellikle de "Ahlak" ve " Sevgi" konusunu, şiirleriyle, en iyi şekilde anlatmış, büyük bir halk şairidir. O' nu, yerel, ulusal ve evrensel alanda, her kesime tanıtmak, insanlığa çok şey kazandıracaktır. Özellikle de doğduğu topraklar olan Eskişehir'de, Yunusemre' nin daha bir özenle tanıtılması şarttır.
Diğer taraftan, öğrenci ve gençlerimizin, kişilik gelişiminde, birçok faktör rol almaktadır. Doğru ve zamanında sunulan mesajlar, çocuğun kişiliğinin, daha sağlam gelişmesini sağlar. Yunus Emre gibi, düşünürler, manevi dünyamızda, sürekli, kalıcı ve sonuç alıcı bir şekilde yer bulmak zorundadır
Çünkü tarihimizde ve ilimizdeki, bu mümtaz şahsiyetler, çocuk ve gençlerimiz için, somut birer örnektir. Doğruluk, dürüstlük, cesaret, fedakârlık, yardımseverlik, sorumluluk, vefa, sabır, azim, hak ve hukuk, vatan sevgisi, gibi çeşitli vasıflar ve ideal karakteri ise çocuk ve gençlerimizin, kişiliklerinin gelişmesinde, önemli faktörlerdir.
Yıllardır, Yunus Emre' nin, okullarda, daha bilinçli bir şekilde tanıtılması için, örgün eğitim kurum/kuruluşlarının, her kademesinde, öğrencilerin seviyelerine, uygun şekilde tanıtması hep söylendi. Ancak Yunus Emre, okullarda, çocuklarımıza, yeteri kadar, tanıtılmadı ama Yunus Emre etkinliklerine, katılımın az olması, hep şikayet konusu yapıldı.
Oysa Yunus Emre, toplumumuzun, manevi açıdan kaynaşması, kardeşlik, sevgi ve barış duygularının, ön plana çıkmasında, manevi bir güçtür. Toplumumuz, geçmişteki gelenek ve adetlerin, günümüze kadar taşınmasın. Manevi açıdan kaynaşmamızda, kardeşlik ve barış duygularının, ön plana çıkmasında, onun eserlerinin, büyük katkısı vardır. Bu nedenle de Yunus Emre, yaşamımızda hep olacak. Çünkü mümtaz kişiler, öldüklerinde yeniden doğarlar.
Ne mutlu! Yunus Emre'yi, tanıyan ve tanıtanlara...
YUNUS EMRE'Yİ, ANLATAMADIK
Büyük Türk mutasavvıfı, hak aşığı ve Türk dilinin usta yorumcusu, Yunus Emre "Uluslararası Eskişehir Yunus Emre ve Kültür ve Sanat Haftası dolayısıyla, Anadolu Üniversitesi, Edebiyat Fakültesi tarafından hazırlanan, "Hangisi...