8 Mayıs'ta Yunus Emre ile ilgili yazı kaleme almıştık.
Büyük değerin nasılda adına yakışmayacak şekilde anılarak geçiştirildiğinden söz ettik.
Ne zaman bu konuyu kaleme alsak, içimiz sızlar, burkuluruz.
Hep 'Artık yok mu şu işin ucundan tutacak kimse!' diyerek hayıflanır dururuz.
O anda bir kez daha üzülür, başımız öne eğilir...
O yazımızın başlığını;
'Yunus'u Pilavla anmak!' olarak atmıştık.
Bugün değiştiriyoruz başlığı!
Neden mi?
Önce o yazıyı hatırlayalım...
"Yunus Emre tüm dünyanın önünde eğildiği büyük bir halk insanı...
Anadolu Coğrafyasının yetiştirdiği en büyük değerlerden...
Bu değerin Eskişehir topraklarından yetişmesi...
Bu kent içinde en büyük şans!
Ve o şansı da bir kent ancak bu kadar bahtsız değerlendirebilir!
Konya'da Mevlana şenlikleri, kentin tanıtımına da çok büyük katkı sağlıyor.
Dünyanın dört bir yanından misafirler geliyor.
Kente önemli boyutta katma değer giriyor.
Kentin kimliği dünya bazında yer tutuyor.
Anlayacağınız;
Müthiş anma programları Mevlana'nın şanına yakışır oluyor.
Bu işten Konya da oldukça karlı çıkıyor.
Yunus'u elbet yaşatacağız.
O'nu unutmak tabiî ki olmaz.
Her yılda anılıyor sanat haftasıyla.
Ancak;
Eskişehir, Yunus'unu anarken,
Konya'nın yaptığını beceremiyor.
Yunus Pilavı dağıtıp, bir mevlitle Koca Yunus'u ancak hatırlıyor.
Oysa Yunus bir başka kentin değeri olsaydı,
Onun adına sadece bir pilav mı dağıtılırdı?
Neler oldu neler...
O kent nasılda ihya olurdu!
Bizim Eskişehir'de bu işler böyle.
Elimizdeki kıymeti bilmeyiz bir türlü.
Yunus'u anarken de böyleyiz.
Beceremiyoruz bazı şeyleri...
Ama artık bir şeyler yapmanın vakti geldi.
Bu kent bu işlerin üstesinden gelebilmeli, gelmeli.
Herkes sorululuk almalı.
Edirneli bakan bakın, Kültür Bakanının elinden tutup bu kente getiriyor Yunus Emre'ye...
Sadece Eskişehir milletvekili olduğu için.
Peki, gerçek Eskişehirliler ne yapıyor?
Bu da çok büyük bir muamma!!!"
Vali Mehmet Kılıçlar duymuş bu sesi.
Geçtiğimiz günlerdeki çalıştayda bu konuya da değinmiş.
Artık Yunus'un şanına yakışır bir şeyler yapılması gerektiğinden söz etmiş.
En önemlisi de;
'Yunus artık mahalli panayır havasında anılmamalı' demiş.
Tüm kentin yüreğine tercüman olmuş.
Hemen arkasından da eklemiş.
'Üniversiteler ve belediyeler ile bu konu ilgili görüşüyoruz'
Çağrıya cevap vermeyecekleri açık!
Sayın vali yapılması gerekeni yapmış.
Bir kentin amirinden çok, hamisi gibi davranmış.
Bu yüzden ayrıca kutluyoruz kendisini.
Ve umuyoruz ki;
'Mahalli Panayır' biter.
Yerine 'Uluslararası törenler' gelir.
Hayata geçerse de Vali Kılıçlar'ın kente en büyük katkılarından birisi olur.
Asla unutulmaz!
Sayın Kılıçlar'ın sözlerinden anlıyoruz ki;
Ciddi adımlar atılıyor ya da atılacak konuyla ilgili.
Anlayacağınız;
Eskişehir, valisinin öncülüğünde anacak Yunus'unu.
İçimizdeki dert şifa bulacak, sıkıntımız dinecek.
İlkyazımızdaki şikâyetlerimiz son bulacak.
Kısaca;
Eskişehir Yunus'u valiyle anacak.
Yakışanı da olacak, doğrusuda!
Umarız lafta kalmaz...
YUNUS'U VALİYLE ANMAK!
8 Mayısta Yunus Emre ile ilgili yazı kaleme almıştık.Büyük değerin nasılda adına yakışmayacak şekilde anılarak geçiştirildiğinden söz ettik.Ne zaman bu konuyu kaleme alsak, içimiz sızlar, burkuluruz.Hep Artık yok mu...