“Asgari değil, insani ücret istiyoruz!”

Saadet Partisi Eskişehir İl Yönetimi, “Asgari değil, insani ücret istiyoruz!” diyerek hükümetin açıklanan asgari ücret politikasını eleştirdi.

Saadet Partisi Eskişehir İl Yönetimi Kurulu Halkla İlişkiler Başkanı Muhammed Güney, Saadet Partisi il binası önünde düzenlenen basın toplantısında, açıklanan asgari ücret rakamını ve günümüzde ekonomik politikaları sert bir şekilde eleştirdi. Güney, “Asgari değil, insani bir ücret talep ediyoruz. Milleti, emekçiyi ezmeyen bir düzen istiyoruz” diyerek hükümete seslendi.

Güney, yapılan açıklamada, “Türkiye’nin dört bir yanında milyonlarca emekçinin sesi yankılanıyor: “Geçinemiyoruz! İnsanca bir yaşam ve emeğimizin karşılığını alabileceğimiz bir düzen istiyoruz” diyorlar. Burada, halkımızı açlık sınırının da altına iten ve emekçiyi yok sayan politikalara karşı duruşumuzu göstermek için bir aradayız. Asgarî değil, insani bir ücret talep ediyoruz; milleti, emekçiyi ezmeyen bir politika talep ediyoruz” dedi.

“BİR BARDAK ÇAY VE SİMİDİN FİYATINI BİLE BİLMİYORSUNUZ”

Asgari ücretin belirlenme sürecinde emekçinin değil, sermayenin çıkarlarının önceliklendirildiğini belirten Güney, “Açıklanan asgari ücret TÜİK'in pembe enflasyonunun bile altında bir rakamdır! TÜİK'in bütün algı oyunlarına rağmen gösterilen yüzde 47'lik enflasyon oranı bile asgarî ücretliye çok görüldü. Halbuki biz bu enflasyonun yüzde 80'lerde olduğunu biliyoruz. Biz “yoksul kesimi enflasyona ezdirmeme sözünün” tutulmadığını biliyoruz. Haftalarca masada oturup, bir çözüm için çalışmadığınızı biliyoruz. Ve artık sizin neyi bilmediğinizi de biliyoruz! Siz çarşıyı bilmiyorsunuz, pazarı bilmiyorsunuz, sokağı bilmiyorsunuz, emekçiyi bilmiyorsunuz! Öyle görünüyor ki bir zamanlar hesabı yapılan, bir bardak çay ve simidin fiyatını bile bilmiyorsunuz! Şimdi soruyoruz: Bu rakamı neye göre belirlediniz? Kimle belirlediniz?” ifadeleriyle konuştu.

“4 LİRAYLA BUGÜN CİKLET BİLE ALINAMIYOR”

Geçmiş yıllardaki alım gücü ile günümüz arasında çarpıcı bir kıyaslama yapan Güney, “2002 yılında 4 lirayla 8 paket makarna alınabiliyordu. 30 adet yumurta veya 4 dürüm-ayran alınabiliyordu. Bugün ise elimizdeki 4 lirayla bir ciklet dahi alınamıyor. Bu tablo, hükümetin emekçiyi nasıl yok saydığının en net göstergesidir. Sayın Cumhurbaşkanımız, yıllar önce bu hesapla asgari ücretin yetersizliğini dile getirmişti. Bugün biz soruyoruz: Bu ücretle evin kirası nasıl ödenir? Elektrik, su faturaları nasıl karşılanır? Çocukların okul masrafları nasıl karşılanır? Çarşıya, pazara nasıl çıkılır?” diye tepki gösterdi.

“BU RAKAM ZULÜMDÜR!”

Güney, açıklanan asgari ücretin emekçinin temel ihtiyaçlarını bile karşılamaktan uzak olduğunu belirterek, “Bu asgari ücret rakamı, yoksul milyonların değil; rantçı azınlığın çıkarlarına hizmet eden bir rakamdır. Tenceresi boş kalan annelerin değil, sofraları zengin olanların; sabahın köründe işe giden işçinin değil, ranttan servet kazananların rakamıdır. Bu rakam, işçinin değil, Hazine ve Maliye Bakanının rakamıdır!” eleştirdi. Güney, “Kuru soğana muhtaç ettiğiniz, soğuk evlerinde kombi açamaz duruma düşürdüğünüz, çocuğunun beslenme çantasına ekmekten başka bir şey koyamaya on milyonlarca insanın gözyaşları sizi boğmadan bu yanlıştan dönün. Talebimiz açıktır. Bizler; Asgari ücret değil, İnsani Ücret talep ediyoruz. Bunun gerçekleşmesi için bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da canla, başla aziz milletimiz için çalışmaya devam edeceğiz. Son olarak, birazdan hep birlikte PTT’ye gidecek, şu an elimde bulunan ve çiklet dahi alamadığımız bu 4 lirayı Hazine ve Maliye Bakanlığına göndereceğiz. Belki bu 4 lira, bir sonraki çay-simit hesabında kullanılır” dedi.

Kaynak: Haber Merkezi

Siyaset Haberleri