CHP Eskişehir İl Başkanı Talat Yalaz, Türkiye'de giderek derinleşen ekonomik sorunlara ve yükselen enflasyona ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Yalaz, enflasyonun vatandaşların yaşam standartlarını olumsuz etkilediğini ifade etti.
Yalaz, açlık sınırının birçok araştırmaya göre 30 bin liraya yaklaştığını ve bu koşullarda 17 bin ila 22 bin lira gibi tartışılan asgari ücret seviyelerinin vicdansızlık olduğunu dile getirdi.
“Enflasyon sadece ekonomiyle sınırlı değil”
Enflasyonun Türkiye'deki ekonomik durumu derinden etkilediğini belirten Yalaz, “Açlık sınırı, birçok reel araştırmaya göre 30 bin liraya dayanmış durumda. Açlık sınırının 30 bin lira olduğu bir ortamda, 17 bin, 18 bin lira gibi konuşulan ve tartışılan 20 bin, 21 bin, 22 bin lira gibi asgari ücret seviyeleri belirlemek en hafif tabirle vicdansızlıktır. Bugün Türkiye’de ciddi bir enflasyon olduğunu ve enflasyonun artmaya devam ettiğini iyi gözlemlemek gerekir. Enflasyon sadece ekonomiyle sınırlı değildir; doğrudan ve dolaylı birçok faktöre etkisi vardır. Enflasyon bir canavardır. Enflasyonun olduğu yerde yozlaşma, yolsuzluk ve denetimsizlik ortaya çıkar. Ahlaki çöküntü ve paranın değer kaybı, enflasyonun olduğu ortamlarda sık görülen durumlardır. Türkiye’de de tam olarak bu yaşanmaktadır. Vatandaşlarımız enflasyon canavarına kurban edilmektedir. Ulusal ve uluslararası düzeyde, Türkiye’nin koşullarına uygun bilimsel ekonomik politikalar uygulanmadığı sürece bu sıkıntılar devam edecektir. Mevcut iktidar, artık ekonomik, eğitim ve devletin temel yapıları gibi alanlarda ülkeyi yönetememektedir” ifadeleriyle vurguladı.
Enflasyonla mücadele edilmesi konusunda adım atılmasını belirten Yalaz, “Yapılan mücadele sonucunda paranın değeri, vatandaşların refah seviyesini artıracak şekilde düzenlenmelidir. Yapılması için girişimler var maalesef yapılmıyor. Günü kurtarmaya yönelik adımlar atılıyor; halk umursanmadan, sadece belli bir kesimin zenginleşmesi hedefleniyor. Devletin rezerv biriktirdiğini ve bu rezervi halkın yoksulluğu pahasına kullanmayı tercih ettiğini görüyoruz. Asgari ücretin en düşük temel ihtiyaçları karşılayabilecek seviyede olması gerekirken, bugün açlık sınırının altında kalacak şekilde belirleniyor” diye açıkladı.
“Asgari ücret en az 30 bin lira olmalı”
Yalaz, Türkiye’nin ulusal ve uluslararası düzeyde bilimsel ekonomik politikalara ihtiyaç duyduğunu belirterek, mevcut iktidarın ekonomi, eğitim ve devlet yönetimi gibi alanlarda başarılı olamadığını ifade ederek “Asgari ücret için 20 bin TL gibi söylemler var. Bu rakam kesinlikle yeterli değil. Daha önce de belirttiğim gibi, en düşük tutar 30 bin lira olmalıdır. Kendi belediyelerimiz aracılığıyla da gereken desteği sağlamaya çalışıyoruz, ancak devletin halka hizmet eden kurumlar üzerinde baskı oluşturmayı bırakması gerekiyor. Demokrasiye saygı duyulmalı. Belediyelere yönelik tasarruf genelgesi adındaki ekonomik kısıtlamalar, vatandaşları olumsuz etkiliyor. Belediyeler, iktidarın başarısız ekonomi politikalarına rağmen halka yardım eli uzatma iradesine sahip olmasına rağmen kısıtlanıyor. Bu baskılar, vatandaşların cezalandırılması anlamına gelir” diye ekledi.
“Emekliler çalışmak zorunda kalıyor”
Son olarak emekli maaşlarının durumuna da değinen Yalaz, “Emeklilerin durumu ise ayrı bir başlık gerektiriyor. Emekliler, 30 bin liralık açlık sınırına karşı 12 bin 500 liralık maaşlarla yaşamaya mahkum ediliyor. Emekliler, yıllarca emek verdikleri ülkede refah içinde yaşamaları gereken dönemde tekrar çalışmak zorunda kalıyorlar. Son verilere göre emeklilerin çalışma oranı giderek artıyor. Bu durum, emeklilik hakkının ortadan kalktığını gösteriyor. Emeklilerin 31 Mart’ta iktidara ciddi bir mesaj verdiklerini, ancak bu mesajın anlaşılmadığını görüyoruz. Reel politikalar, işçiye, emekçiye ve topluma uygun olmalıdır. Ancak AK Parti’den böyle bir politika beklemek şu an için anlamsızdır. Emekli maaşlarının en az asgari ücret seviyesinde olması ve yoksulluk sınırının dikkate alınması gerekmektedir” dedi.
Kaynak: Haber Merkezi