Geçtiğimiz günlerde Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, Eskişehir’de bir dizi ziyaret gerçekleştirdi. Eskişehir’de yaptığı açıklamalar ile ilgili İYİ Parti Genel İdare Kurulu Üyesi Melih Aydın eleştirilerde bulundu. Aydın, “Türkiye’de kurumların tamamı çok yıpratılmış durumda. Bakanların, milletvekillerinin ya da herhangi bir müdürün kendi alanıyla ilgili konuşma şansı zaten bu sistemin içinde yok. Biliyorsunuz bütün açıklamaları Sayın Cumhurbaşkanı kendisi yapıyor. Her türlü sistemi kendisi kuruyor. Kendi tarafından atanan insanlar da orada sadece koltuk dolduruyor, başka bir şey değil. Bunların tamamı da aidiyet duydukları siyasi partinin propagandasını yaparak devam ediyorlar. Maalesef adı üstünde Milli Eğitim Bakanlığı olan bir kurumun, milli eğitimle bir alakası kalmış mıdır? Bunu hangi Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı, ‘Evet, eğitim çok iyi seviyededir. Çocuklarımız okulda rahattır, güvenlidir. Eğitim kalitesi yüksektir.’ diyebiliyor? Diyemiyor. Ramazan ayında Anadolu Üniversitesi ile ilgili yaşanan sıkıntıları biliyorsunuz. Tekrar hatırlatmakta fayda var çünkü hâlâ bir cevap almış değiliz. Konuyu kendi akıllarınca kapattılar ama bizim arşivimizde duruyor. Ramazan ayında bile iftar sofrasını sadece AK Parti Gençlik Kolları’na açan bir kuruma dönüşen yapının başındaki bakanlıktan zaten ne bekleyebilirsiniz ki? Biz onları bakanlık olarak görmüyoruz. Bunu çok net ifade ediyoruz” diye konuştu.
“Bu Gerçek Devlet Aklı Değildir”
Terörsüz Türkiye süreciyle, ilgili vatandaşların süreçten memnun olmadığını ifade eden Aydın, sürecin Büyük Ortadoğu Projesi’nin devamı olduğunu savundu. Aydın, “Milli Eğitim Bakanlığı, maalesef Adalet Bakanlığı, Ticaret Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığı gibi sahipsizdir. Hepsi böyledir. Siyaset yapıyorlar, yapmaya da devam edecekler. Üstelik yaptıkları siyasette ne kadar yanlış tarafta olduklarını milletimiz her gün görüyor ve söylüyor. İnsanların artık sabrı kalmadı. ‘Bıçak kemiğe dayandı’ sözünün çok ötesindeyiz. Kırk yıl boyunca azimle mücadele etmiş, binlerce şehit vermiş Türk milleti, bugün karşı karşıya kaldığı yapıyla mutsuz. Biz Türkiye’nin her yerini geziyoruz. 4 Eylül itibarıyla kurulan 21 ekip, İYİ Parti yöneticilerinden oluşan kadrolarla 77 ile dağıldı. Kütahya’dan sorumluyduk, şehit ve gazi dernekleriyle görüştük. Allah şahit, bu süreçten mutlu olan tek bir Allah’ın kulu çıkmadı karşımıza. Herkes tepkisini, öfkesini dile getiriyor. Çünkü bu, kabul ettirilebilecek bir süreç değil. Başlangıçta ‘hiçbir şey istenmeyecek, pazarlık yapılmayacak’ denmişti. Biz buna inanmadığımızı hep söyledik. Şimdi o kurulan, aslında yasal geçerliliği olmayan komisyonda tutulan tutanaklarda yazanları kamuoyuyla her gün paylaşıyoruz. İYİ Parti o gün ne söylediyse bugün de aynı şeyleri üzülerek söylüyor. Biz bundan mutlu değiliz ama maalesef haklı çıktığımızı gösteriyor.Vatandaşlarımız da artık bu kurguları yemiyor. Zaten kendi içlerinde birbirlerine girecekler. Biz bunları daha önce yaşadık. 2013’teki hendek olaylarında sivil vatandaşlarımızı, verdiğimiz şehitleri unutmadık. Bu memleketin ne acılar çektiğini biliyoruz. On yıl sonra aynı süreci kaldığı yerden devam ettirmek istiyorlar. Bu, Büyük Ortadoğu Projesi’nin bir devamıdır. Bize ısrarla ‘Bu devlet aklıdır, devlet aklıdır’ deniyor. Hayır, bu gerçek devlet aklı değildir. Bu, Amerika’nın aklıdır, İsrail’in aklıdır” sözlerini kaydetti.