CHP genel başkanlığına adaylığını açıklayan Örsan Kunter Öymen, CHP Eskişehir İl Başkanlığı kongresinde yaptığı konuşmada CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nu eleştirdi. Öymen’in konuşması esnasında salonun boşalması dikkat çekti.
"13 YILDA TÜM SEÇİMLER KAYDEDİLMİŞTİR"
Örsan Kunter Öymen, konuşmasında şunları söyledi:
"Ne yazık ki sayın genel başkanımızın liderliğinde gelen 13 yılda tüm seçimler kaydedilmiştir. 13 yılda 12 seçim kaybedildi. 5 milletvekilliği seçimi, 3 cumhurbaşkanlığı seçimi, 2 belediye başkanlığı seçimi. Belediye seçimlerinde, İstanbul, Ankara, Adana, Mersin, Antalya’da başarı elde edildi ama Türkiye genelinde ne yazık ki partimiz birinci olamamıştır. Biz bilhassa yenilgiye alıştırılmış bir ruh hali içerisine girmiş durumdayız ne yazık ki. Böyle birkaç kent kazandığımız zaman bundan büyük mutluluk duyuyoruz. Onu bir başarı olarak yorumlamak istiyoruz. Belki psikolojik bir ihtiyaç da olabilir bu. Bir başka sorun partimizin oyu yüzde 22 ile yüzde 26 altı arasına sıkışmıştır. Mensup oylarımızı yönetimde de aynı sorun vardı. 2003 ve 2008 yılları arasında 5 yıl 3 dönem parti meclisi üyesi olarak görev aldım Sayın Deniz Baykal döneminde. Ne yazık ki aynı eleştirileri bugün burada aktaracağım eleştirileri, o zaman da kendisine ve yönetimine yöneltmek durumunda kalmıştım. Temelde parti içi demokrasi, seçim yenilgilerindeki nedenler ilkelerle ilgili sorunlar gibi konularda dolayısıyla yeni bir şey söylemiyorum. Kendi içinde tutarlı bir biçimde o zaman da yönelttim eleştirileri. Şimdi de yöneltiyorum. Ne yazık ki kişiler değişti ama partimizde sorunlar değişmedi."
"İTTİFAKLARLA SORUN YAŞIYORUZ"
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ile girilen seçimlerde sorun yaşadıklarını vurgulayan CHP'li Öymen, "Sayın Kılıçdaroğlu'nun liderliğinde girilen seçimde ya da onun aday gösterici seçimde oy oranı muhalefetin oy oranı artmamıştır. Şimdi şu soruyu sormak istiyorum. 13 yılda değişmeyen şey ne olacak da mesela 14’üncü yılda bir şey değişecek ve biz belediye seçimlerini kazanacağız? İstanbul’u, Ankara’yı yeniden kazanacağız. Bursa’yı kazanacağız. Diğer önemli kentleri, merkezleri kazanacağız. Eskişehir’i nasıl kazanacağız? Bütün bunların üzerinde düşünmek gerekiyor. Bana birisi bunu rasyonel bir biçimde bana anlatsın. Yani akıl temelinde temellendirmek, gerekçelendirmek yoluyla birisinin bunu bize açıklaması gerekiyor. İttifaklarla ilgili zaten sorun yaşıyoruz. Bir de yönetim değişikliği olmadığı zaman genel başkanlık dahil biz bu sorunu, bu başarıyı nasıl sağlayacağız. Genel merkeze şunu öneriyorum. Bilimsel bir araştırma yapılsın. 40 ilde 60 ilde 10-15 bin kişiyle bir araştırma yapılsın. Cumhurbaşkanlığı seçiminden önce olduğu gibi 20 ilde 30 ilde 2-3 bin kişiyle değil kapsamlı bilimsel bir araştırma yapılsın, güvenilir. Mevcut yönetimin, yönetimin devam etmesi durumunda CHP’nin adaylığına vatandaşımız oy verecek mi? Çok basit bir soru. Halkın içinde yaşayan, halkla iletişim halinde olan herkesi aslında gerçekleri görüyor. Madem bizim burada söylediklerimiz dikkate alınmıyor. Benim söylediğimi bir kenara atın. Genel merkezi sadece bilime, akla davet ediyorum" şeklinde konuştu.
"AKP'Yİ TAKLİT EDEREK BİR YERE VARAMAYIZ"
CHP'nin öncelikle ilkelerine sahip çıkması gerektiğini de vurgulayan CHP'li Öymen şöyle konuştu:
"Projelerimizi geliştirmemiz gerekiyor. Türkiye'nin sorunlarıyla bağlantılı olarak ve bunları vatandaşa anlatmamız gerekiyor. Kendimize güvenmemiz gerekiyor. AKP'yi taklit ederek bir yere varamayız. Kendi özümüze dönmemiz gerekiyor. Toparlanmalıyız. Bir değişiklikten söz ediliyor. Arkadaşımıza katılıyorum. Ama kısmen katılıyorum. Kısmen katılmıyorum. Biz de değişim diyoruz. Ama biz somut bir biçimde neyi değiştireceğimizi söylüyoruz. Arkası dolu. Ben değişim dediğim zaman söylediğim şeyin arkası dolu. Parti içi despotizmi ortadan kaldıracağız. Parti içi demokrasi getireceğiz diyoruz. Partinin ilkesine son vereceğiz. Partinin özüne dönmesini sağlayacağız diyoruz. Bundan daha somut ne olabilir? Ama bazı arkadaşlarımız haklısınız. Ne dedikleri çok somut. Bir de şöyle bir sorun var. Sorunun parçası olanlar sorunu çözmeye çalışıyor. Şimdi değişimden söz ediyorlar. Tabii ki bunun bir samimiyeti olmuyor. Ama yine de genelleme yapmamalıyız."