Saadet Partisi Eskişehir İl Kadın Kolları tarafından düzenlenen bir etkinlikte, İl Kadın Kolları Başkanı Nesrin Kuz, Yerli Malı Haftası’nın önemine dikkat çekerek ülkenin ekonomik ve tarımsal sorunlarına yönelik kapsamlı bir açıklama yaptı. Kuz, konuşmasında yerli üretimin desteklenmesi, gıda güvenliği ve tarım reformu konularını ele aldı.
Nesrin Kuz, konuşmasında Yerli Malı Haftası’nda yerli üretim ve tüketimin teşvik edilmesi açısından önem taşıdığını ifade etti. Kuz, “Yerli Malı Haftası tutumlu ve bilinçli bir toplum oluşturmak üzere önceliklerinin anlatıldığı ve yurt genelinde okullarımızda kutlanan özel bir haftamızdır. Yerli malı, ülkemizde yetiştirilen, üretilen her türlü mal anlamına gelmektedir. Yerli Malı Haftası ile yerli üretim ve tüketimin destekleneceği ve teşvik edileceği bir hafta olarak kutlanmaktadır. Bir devletin kendi kaynaklarını kullanabilmesi kalkınmasını sağlar. Bir ülkenin kalkınabilmesi için, iç ve dış yatırımların yapılması ya da finansal destekle sağlanmış olan büyümenin sürdürülebilir bir şekilde devam etmesi için ülkelerin üretim yapması ilk şartlardan bir tanesidir” ifadelerini kullandı.
"TARIM REFORMU ŞART"
Tarım sektörünün önemine dikkat çeken Kuz, mevcut hükümetin tarım politikalarını eleştirerek, “Ülkemizin bulunduğu ekonomik koşullardan en çok etkilenen alanlarından biri de tarımdır. Kendi çıkardığı kanuna bile muhalif olan bir iktidar olabilir mi? Mevcut iktidar bize bunu gösterdi. Tarıma gayrisafi Milli hasılanın yüzde 1 bile yetmezken, bunu bile uygulamayan iktidarın iş bilmezliği, geleceğimizi tehdit ediyor. Çiftinin bankaya borcu tam 1 trilyon olmuş! Çiftçi artık ekmek istemiyor, toprağı işlemek istemiyor. Çünkü çiftçimiz yıllardır zarar etmektedir. Son yirmi yılda tarım arazilerinden yüzde 15‘i imar ve başka amaçlarla kaybedildi, acilen tedbirler alınmalıdır. Tarım kanununa uygun tarımsal destekler bütçede yer yerilmeli ki haczedilen traktör ve icralık çiftçi kalmasın. Topyekun yerli ve milli tarım reformu yapılmalı ve üreticiyi ve tüketiciyi koruyacak yeni hal yasası hayata geçirilmelidir” dedi.
"ATA TOHUMU TEŞVİK EDİLMELİ"
Kuz, “Türkiye Avrupa’ya ihraç etmek istediği bazı sebze ve meyvelerin, yasaklı kimyasallar kullanıldığı tespit edilerek geri gönderilmektedir. Yetkililere soruyoruz, aşırı pestisit kullanımı tespit edildiği için ihracat aşamasından geri iade edilen yaş ve kuru meyveler ne yapılmıştır? İç piyasada halka yedirilmemesi için hangi önlemler alınmıştır? Tarımsal üretimindeki artışın ülkemiz için ne kadar önemli olduğunu biliyoruz. Sağlıklı toplumun oluşması da önemlidir. Unutulmamalıdır ki, gıda güvenliği sağlıklı bireylere ve mutlu bir topluma ulaşmak anlamına gelmektedir. Bu nedenle hibrit tohumdan vaz geçilerek, GDO ‘lu tohum yerine sağlıklı Ata tohumu kullanılmalıdır. Her çiftçinin rahatlıkla ulaşabileceği yerli bağımsız Ata tohumu kullanılması teşvik edilmelidir” diye konuştu.
"MİLLİ SERVETİ KAYBETMEMEK İÇİN GEREKLİ TEDBİRLER ALINMALI”
Kuz, “Doğal kaynakları bakımından avantajlı olan ülkemiz yer üstü kaynakları kadar yer altı kaynakları da önemlidir. Bor gibi birçok madenimizi işlenmeden satıyor daha pahalıya işlenmiş olarak geri alıyoruz. Bu milli serveti kaybetmemek için gerekli tedbirler alınıp, işlevsel yatırımlar yapılmalıdır. Ülkemiz birçok zenginliğe sahiptir. Sanayisi, tarımı, yer üstü ve yer altı kaynaklarının doğru kullanılmasıyla kalkınması kaçınılmazdır. Yaşanabilir bir Türkiye ve yeniden büyük Türkiye mümkün diyoruz” sözlerini kaydetti.
Kaynak: Haber Merkezi