Yılmaz Büyükerşen'e suçlama yağmuru: Vakıf mı şirket mi?

Eskişehir'in eski Büyükşehir Belediye Başkanı Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen'in kurucuları arasında olduğu Eğitim Sağlık ve Bilimsel Araştırma Çalışmaları Vakfı'na (ESBAV) kayyum atanmasının sebepleri ortaya çıktı.

ESBAV Yönetim Kurulu'nda bulunan eski Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen ve diğer yöneticilerin ‘Hizmet Nedeniyle Güveni Kötüye Kullanma' suçundan yargılanmalarına devam ederken Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından vakfa kayyum atanmasına yönelik dava açıldı. Ankara'da görülen dava sonucunda vakıftan Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen ile 6 üye el çektirildi. Özel Çağdaş Okullarının da bünyesinde bulunduğu vakfa ise Serpil Karaer'in kayyum olarak atandığı öğrenildi. Vakfı kayyuma götüren nedenler ise ortaya çıktı.

Hazırlanan iddianameye göre; Yılmaz Büyükerşen'in Anadolu Üniversitesi Rektörlüğü döneminde kurduğu Eğitim Sağlık ve Bilimsel Araştırma Çalışmaları Vakfı (ESBAV) ile bu vakfa bağlı şirketler üzerinden uzun yıllara yayılan biçimde kamu varlıklarının ve kamu çalışanlarının özel yarara tahsis edildiği tespit edildi. Yılmaz Büyükerşen tarafından 1979'da kurulan ESBAV, Tuna A.Ş., ETAM A.Ş., ETAM Ltd. ve Yeni Çağdaş A.Ş. gibi iştirakler oluşturdu. Bu şirketler, zamanla gayrimenkul ve ticari gelir kaynakları edinerek yüksek hacimli faaliyet yürüterek, ortaklık yapılarında yapılan değişikliklerle kontrolün Yılmaz Büyükerşen ve ailesine geçtiği öne görüldüğü belirtildi.

Taşınmazları düşük fiyatlara devretmişler

İddianamede yer alan bir diğer konu ise, elde edilen varlıkların düşük rayiç bedelle devredilmesi. Ortaya çıkan bu durumun ise kamu zararına yol açtığı belirtildi. Diğer yandan vakıf şirketlerine tahsis edilen alanların, üniversiteye ait mülklerin uzun süre bedelsiz veya sembolik bedelle kullanımına açıldığı, vakıf şirketlerinde görev yapan kadroların kamu maaşı almaya devam ettiğine dikkat çekildi. Vakıf gelirlerinin amacı dışı değerlendirilerek özel mülkiyet birikimine zemin oluşturduğu ise iddialar arasında.

Üniversite personeli özel okulda ders vermiş

Vakfın eğitim faaliyetlerini yürütmek amacıyla kurulan Çağdaş Okulları hakkındaki iddialarda ise kamu zararına dikkat çekildi. Okulun altyapısı ve faaliyet alanları Anadolu Üniversitesi yerleşkesindeki taşınmazlarda yürütülmesine dikkat çekilirken, üniversitede bulunan kadrolu personelin uzun süre Çağdaş Okulları'nda görevlendirildiği ancak maaş ve sosyal hakları kamu, üniversite bütçesinden karşılandığı belirlendi. Yapılan incelemelerde ise okul gelirlerinin vakıf şirketleri üzerinden tahsil edilerek şirket hesaplarına aktarıldığı belirlendi.

Çağdaş Okulları yıllar içinde vakıftan özel ticari işletmeye dönüştü

Vakıf ile birlikte yürütülen şirketlerden ETAM A.Ş.'nin OSB'deki taşınmazını 13 milyon TL bedelle satarak Tuna A.Ş.'de sermaye artırımı yaptığı, bu kaynakla Çağdaş Okulları'na dolaylı mali destek sağlandığı da iddianamede yer aldı. Yıllar içinde şirket hisselerinin art arda devir edilmesi ve sermaye artırımları ile Çağdaş Okulları'nı kontrol eden yapı vakıf statüsünden fiilen özel ticari işletmeye dönüştüğü dosyada görülüyor.

Diğer taşınmaz ve mal varlığı işlemleri

İddianamede dikkat çeken diğer hususlarda ise, Alanya'da bulunan bir otelin ve çeşitli taşınmazların piyasa değerinin çok altında satışının yapılması, Kütahya Vakıflar Bölge Müdürlüğü raporlarında taşınmaz devri işlemlerinde kamunun zararına neden olunacak şekilde değerleme yapıldığı, Tuna A.Ş. ve ETAM A.Ş.'de ortaklık yapısının yönetim kadrosu lehine değiştirildiği, Vakıf kaynaklarının ticari şirketlerde sermaye artırımı yoluyla kullanılmasının vakıf amaçlarına ve Vakıflar Mevzuatına aykırı olduğuna dikkat çekildi.

Büyükerşen'in mal varlığının arttığı iddiası

Yılmaz Büyükerşen'in mal varlığı beyanında bulunmamasına rağmen taşınmaz ve mevduat birikiminin yıllar içinde kayda değer şekilde arttığı iddianamede yer aldı.

Siyaset Haberleri