“Adil dağıtım olursa kalkınma olacaktır”

Saadet Partisi her ayın son Pazar günü gerçekleştirdiği İl Divan Toplantısını Taşbaşı Kültür Merkezinde gerçekleştirdi. Partinin 1 aylık çalışmalarının değerlendirdiği toplantı da Saadet Partisi Genel İdare Kurulu Üyesi Salih Berber, ülke ekonomisiyle ilgili eleştirilerde bulundu. Berber, “Bu ülkede ve dünyada hepimize yetecek kadar nimet vardır. Hepimizi doyuracak kadar imkanlar vardır. Kaynaklar sınırlı değil. Kaynaklar sınırsızdır. Rabbim tüm insanlığa bu dünya üzerinde herkesi doyuracak kadar kaynağı var etmiş, yaratmıştır. Günü geldiğince o kaynaklar bir bir ortaya çıkmaktadır. Günün birinde çölde su bulalım diye sondaj yaptıkları zaman acı su çıktı diye kapatmışlar. Öyle bir gün gelmiş ki bu acı su dediğiniz petrole dönüşmüş, o günün acısı bugünün teknolojisine can vermiş. Günün birinde bir yine su çıkaralım diye sondaj yapılmış, kokulu bir gaz çıkmış. Kapatmışlar. O gaz doğalgaz olmuş ve imkan olarak önümüze gelmiş. Kayalar mermer olmuş. İnşaatta kullanılmış. Şu dünyada tüm insanlığa yetecek kadar kaynak vardır. Hepimizin mutlu olacağı kadar imkanlar vardır. Sorun nedir? Ülkemizde buna dair. Ülkemizde aynı şey sorun bir, açgözlülük, benim Olsun. Doymamak başkasıyla paylaşmamak, bana aittir demek. Rabbimizin her insan için, tüm insanlar için adil şekilde dağıtımı öngörülen kaynakların adil şekilde dağıtılmamasıdır. Ülkemizde de sorun budur. Şu ülkemizin kaynakları, imkanları, insanımızın cesaretli ve çalışkan durumu. Evet bir kısım eksikliklerimiz var. Kendimizi sütten çıkmış ak kaşık ilan edecek halimiz yok. Ama buna rağmen külümüze üflendiği zaman alevlenecek bir azim ve kararlılığımız var. Yeter ki bunlar doğru yönlendirilsin. Eğer adil dağıtım olursa eğer bu adil dağıtımla beraber azimli bir çalışma olursa Ülkemizde. Kalkınma olacaktır ve sıkıntılar olmayacaktır. Adil paylaşım olsun. Bu hayal değil, geçmişte gerçekleşti” sözlerini kaydetti.
“İmkan Var Adil Dağılım Yok”
Saadet Partisi Eski Genel Başkanı Necmettin Erbakan’ın başbakanlık yaptığı dönem ile şu anki yönetimi karşılaştıran Berber, ülke kaynaklarının doğru kullanılarak memurlara yüksek zam verildiğini hatırlattı. Berber, “Bir pehlivan gelmişti. Ben o zaman devlet memuruydum. Memurlar olarak, halk olarak diyorduk ki o seçimde ya birisi gelsin şu ekonomiyi düzelsin de kim olursa olsun. Bir pehlivan geldi. Tam da asgari ücretin tartışıldığı günlere denk geldi. Güven oyu almamış. İşçi sendikaları yüzde 30 isteriz. Hükümet yüzde yirmiden fazla veremeyiz dediği dönemde kalktı yüzde 50’i verdi ilk anda. Daha sonra yüzde yüz dörtlere, yüz otuzlara hatta çeşitli kollarda yüzde üç binlere varan artışlar oldu. Muhalefet maaşlarda artış olunca veya vatandaş ne söylüyor? Vatandaş diyor ki iyi güzel artırdın da enflasyondan dolayı artış kaç ay dayanacak? Kaç ay sonra ben enflasyonun altından ezilmeye başlayacağım. Artışın anlamı kalmayacak. Bunu soruyor ve haklıdır. Çünkü yapılan artış altı ay dahi dayanmıyor. Sanki hiç artış yapılmamış gibi hep geri gidiyor. O dönemde de o pehlivanın geldiği o milli görüş iktidarı döneminde de itiraz oldu. Ben o zaman devlet memuruyum. Orman Teşkilatı'nda kadrolu avukat olarak çalışıyorum. Bir kısım muhalif mühendis arkadaşlarımız şunu dediler. Demediler ki paramız enflasyon karşısında pul olacak. O zaman enflasyon daha yüksek. Bu deli parayı, nereden bulacak dediler. Deli paramız, müthiş bir para verildi dediler. O deli para, zam yapılmadan verdiler arttırılmadan borç alınmadan bulundu. Kendi kaynaklarımız harekete geçirildi. Yine aynı imkanlar elimizde. Biz orman teşkilatı olarak orman ürünleri, tohum rükû üretiyoruz vesaire satıyor, kar ediyoruz. O günkü şartlarda parayı götürüp vadesiz olarak özel bankalara yatırıyoruz. Düşük faizle ama köy hizmetleri hizmet yapacak para harcayacak Burada devlet kurumunun yatırdığı parayı orada diğer kurum yüksek faizle alıyor. Kamu tek hesabı geldi hukuki anlamda. Kamuoyunun bildiği havuz sistemi, devletin paraları tek bir hesapta toplansın. Şimdi yönetenlere yönetenler değil bir kişiye Sayın Erdoğan'a sesleniyoruz. Şu anda hesabınız tek hesapta mıdır? Paranızı gideni geleni biliyor musunuz? Yok. Bilinmiyor. Dağınık yine dağıtılmış. Demek ki imkan var. Kaynak var. Sadece adil dağıtım yok” ifadelerini kullandı.