Demokrat Parti İl Başkanı Hüseyin Özcan İktidara yüklendi

Demokrat Parti İl Başkanı Hüseyin Özcan İktidara yüklendi
Demokrat Parti Eskişehir İl Başkanı Hüseyin Özcan pazar toplantısında gündemi değerlendirdi.

Demokrat Parti haftalık olarak pazar günü gerçekleştirdiği basın toplantısını partisinin il binasında gerçekleştirdi.

Toplantıda ülke gündemine dair değerlendirmelerde bulunan Demokrat Parti İl Başkanı Hüseyin Özcan, iktidarı ekonomi alında eleştirdi. Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) verilerini eleştiren Özcan, TÜİK’in verilerinin gerçeği yansıtmadığını savundu. Özcan “Öyle bir iktidardayız ki, devletin bir organı olmaktan çıkmış Türkiye İstatistik Kurumu, sadece çalışanına ve emeklisine zam vermemek için masa başında alınan kararlarla sahte rakamlarla enflasyon açıklıyor. Ne oldu? Yüzde 16 küsur enflasyon açıklandı. Böylece emekliye ve memura reva görülen zam oranı da o oldu. Yaklaşık 2 bin lira civarında bir zam. Ama daha zam oranı açıklanmadan, mecburen kullandığımız doğalgaza yüzde 25 zam geldi. Yani 2 bin lira fatura ödeyen bir vatandaş artık 2 bin 500 lira ödeyecek. Şimdi bu zam çok hissedilmeyebilir, çünkü az kullanıyoruz. Ama kışın bu rakamlar cebimizi yakacak. İnsanlar bu zamlarla evlerine ancak 2-3 kalıp peynir, 2-3 kilo zeytin, 2 kilo et alabiliyor. Ve emin olun, Türkiye 2023’te yaşadığından çok daha kötü bir 2025 yaşayacak. Vatandaşına, memuruna, emeklisine 22 bin lira gibi bir parayı reva görmek ve buna rağmen başka hiçbir şey vermemek “ölmeyin ama sürünün” demektir. “Bizim sosyal yardım vakıflarımız var, oradan faydalanın,” demekten başka bir şey değildir” diye konuştu.

Sosyal yardımlaşma vakıflarından faydalanan insan sayısının yaklaşık 25 milyon olduğunun altını çizen Özcan, halkın üçte birinin bu vakıflardan aldığı yiyecek, giyecek, yakacak gibi yardımlarla hayatını idame ettirmeye çalıştığına vurgu yaptı. Özcan “Yani “karnını doyurur, boyuna talibim” deniyor. “Çalışmana gerek yok. Sesini çıkarma, ben senin makarnanı, pirincini veririm,” deniyor. Bu işsizliği göstermemek için yapılmış bir oyundur. Şimdi soruyorum, Hangimiz enflasyonun düştüğüne inanıyoruz? Hiçbirimiz. Neden? Çünkü üretimin olmadığı bir ülkede enflasyon düşmez. Masa başında Hazine ve Maliye Bakanı’na soruyor: “Efendim bu ay enflasyonu ne kadar açıklayalım?” O da “Şu kadar açıklarsanız bütçe bu kadar açık verir,” diyor. Onlar da yüzde 1-1,5 gibi oranlarla geçiştiriyorlar. Ancak emin olun, bu hükümet değiştiğinde bunların hesabı sorulacak. Verilmeyen farklar, geçim sıkıntısı yaşayan, yetmiş yaşında hâlâ iş arayan, evinden çıkamayan, bir bardak çay içemeyen emeklimizin hakları mutlaka verilecektir. Bu iktidar, 23 yıldır iktidarda olduğunu unutmuş gibi, hâlâ enkaz edebiyatı yapıyor. Sanki başka bir parti yönetmiş, bu enkaz onlardan kalmış gibi davranıyor. Ama bu böyle gitmeyecek. Artık silkelenip ayağa kalkma zamanıdır. Artık sesimizi çıkarma, konuşma, itiraz etme zamanıdır. Türkiye gerçekten çok zor durumda. Ve ne yazık ki iktidarın başındaki kişi, etrafındaki birkaç kişi sayesinde ülkenin gerçeklerini göremiyor. Türkiye’nin hali çok kötü. Çok acı. Bakın, bu yıl yaklaşık 1 milyon genç üniversite sınavına girmedi. Sebep ekonomik. Aileler diyor ki “Seni okutacak gücüm yok. Git çalış, para kazan.” İktidarın da istediği budur. Okumayan, bilim tahsil etmeyen, sorgulamayan gençler. Ya da tekrar palazlanmaya başlayan cemaat ve vakıflara bağımlı bireyler. Bu bir oyundur, bu bir filmin devamıdır. Bu tuzaklara düşmemek için mutlaka sesimizi yükseltmek zorundayız” sözlerini kaydetti.

Kaynak: Haber Merkezi

Etiketler :