Hasan Demir PKK’nın fesih sürecini değerlendirdi

Zafer Partisi Eskişehir İl Başkanı Hasan Demir PKK’nın fesih sürecini değerlendirdi.
Sürecin bir ihanet süreci olduğuna vurgu yapan Demir, “Bu süreçte de aynı çığlıkları, aynı haykırışları Türk milleti, Atatürkçüler ve Türk milliyetçileri olarak dile getirdik. Sokak sokak gezerek bu sürecin bir ihanet süreci olduğunu söyledik. Bu sürecin yarınlara yansımasının çok büyük riskler barındırdığını vurguladık. Bugüne geldiğimizde, 2023 yılındaki ikinci Cumhurbaşkanlığı seçim turu sonrası Devlet Bahçeli'nin “Birçok şey değişecek, umarım Türkiye değişmez” cümlesi üzerinden bu süreci yeniden tahlil etme gereği duyuyoruz. Zafer Partisi olarak 22 Ekim 2024 tarihinde Devlet Bahçeli'nin Meclis Grubu’nda yaptığı konuşmayla öncülüğünü yaptığı ikinci ihanet sürecine tanıklık ettik. Bu konuşmada Abdullah Öcalan’a "barış elçisi" sıfatı verilmiş, Gazi Meclis'te konuşarak terörü sonlandırma misyonu yüklendiği ifade edilmiştir. Akabinde DEM Parti ile Abdullah Öcalan (İmralı) arasında heyetler oluşturuldu. Bu heyetler sık sık geliş gidiş yaptı. PKK’nın, KCK’nın Türk Devleti’nden talepleri sahaya teker teker yansıtıldı. Devlet Bahçeli, 4 Mayıs 2025 tarihinde Malazgirt’i işaret ederek PKK’nın kongrelerini toplamasını ima etti. Ve geçtiğimiz hafta, 5-7 Mayıs tarihleri arasında PKK sözde kongresini toplayarak bir manifesto yayımladı. Bu manifestoda bizi ilgilendiren çok önemli ifadeler yer aldı. İşte, tarihin “aptallar için tekerrür” olduğunu hatırlatarak Türk milliyetçileri, Atatürkçüler ve Zafer Partisi olarak sahada son gücümüzle bu olayın karşısında duracağımızı tekrar beyan ediyoruz” diye konuştu.
“PKK, SADECE PKK’DAN İBARET DEĞİLDİR”
PKK’nın talepleri doğrultusunda Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın ve Lozan Antlaşması’nın ortadan kaldırılması istenmekte olduğunu savunan Demir, PKK, faaliyetlerini “PKK” adı altında sürdürmeyeceğini, siyasi arenada “demokrasi” arayışı içerisinde devam edeceğini beyan ettiğine dikkat çekti. Demir, “Şimdi şunu net olarak söyleyelim. PKK, sadece PKK’dan ibaret değildir. Kameraların daha yakından çekmesini istediğimiz tabloyu gösteriyoruz. Bu bir KCK yapılanmasıdır. Ve Türkiye’de PKK, Suriye’de PYD, İran’da PJAK, Irak’ta PHTK olarak faaliyet gösteren terörist yapıların bir araya geldiği bir mekanizmadır. 2011 yılından bu yana başta genel başkanımız olmak üzere Suriye İç Savaşı’nın Türkiye’ye etkilerini her gün toplumla paylaştık. Kaçak ve sığınmacı sorunlarının temel nedenlerini, bu kişilerin bombalandıkları için değil, bilerek ve planlanarak Türkiye’ye yönlendirildiklerini söyledik. Güney sınırlarımızdaki nüfus değişimi PYD yapılanmasını güçlendirdi. Amerika ve İsrail destekleriyle, PYD bugün Suriye’nin kuzeyinde, Türkiye’nin güneyinde kontrol sahibi oldu” sözlerini kaydetti.
“TÜRK MİLLETİ BU TUZAĞI BOŞA ÇIKARACAKTIR”
Suriye’nin parçalanmasının altyapısını oluşturan güçlerin Türkiye’yi federasyonlara bölmek ve Türk milletinin kazanımlarını ortadan kaldırmak için harekete geçtiğini aktaran Demir, PKK’nın manifestosunda, “sözde barış elçisi” olarak adlandırılan liderleri hâlâ İmralı’dan örgütü yönetmekte olduğunu kaydetti. Demir “Bu örgüt, bebek, çocuk, kadın, erkek, sivil, resmi ayırt etmeksizin binlerce insanımızı katletmiştir. Şimdi ise adını değiştirerek siyasi platformda yer edinmek istemektedir. Ayrıca örgütün önder kadrosu, önce Avrupa’ya, sonra Afrika’ya konuşlandırılarak faaliyetlerini oralardan sürdürecektir. Ve bu yapı, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin koruması altında terör faaliyetlerine devam edecektir. Yaklaşık 3 bin 500 terörist ilk etapta salıverilecek. Bu yapı, Suriye’nin kuzeyinde PYD’nin hâkimiyet sağladığı bölgede ve Türkiye’de kaçak ve sığınmacı yoğunluğunun bulunduğu yerlerde federal yapının altyapısını oluşturmaktadır. Sevr Antlaşması'nın Anadolu’nun göbeğine sıkıştırılmış, yetkileri elinden alınmış bir Türk milletini hedeflediğini unutmayalım. Ancak bu projeye Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları canlarıyla karşı koydu. 1923 yılında Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni kurdular. Bu süreç kolay olmadı. Mavri mira, Hınçak, Taşnak, Kürt Teali, İslam Teali Cemiyetleri, Amerikan ve İngiliz muhipleriyle mücadele ettik. Düzenli ordu kuruldu, Sakarya Meydan Muharebesi, Başkomutanlık Meydan Muharebesi ile zafere ulaşıldı. 1923’te Türkiye Cumhuriyeti Devleti kuruldu. 1924’te, binlerce yıllık birikimin ürünü olan Anayasa kabul edildi. Bu Anayasa, kanla yazıldı. Bugün, bu Anayasa’dan “Türk” ibaresi çıkarılmak isteniyor. İki uluslu yapı organize edilmek isteniyor. Lozan ve 1924 Anayasası yok edilerek, Büyük Ortadoğu Projesi Anadolu’da hayata geçirilmeye çalışılıyor. Ama bu oyuna Anadolu irfanı izin vermeyecek. Türk milleti bu tuzağı boşa çıkaracaktır. Bizler, makam için değil, vatan için mücadele eden Türk milliyetçileri ve Atatürkçüler olarak, bu mücadeleyi kanımızın son damlasına kadar sürdüreceğimizi bir kez daha buradan ilan ediyoruz. Konumuz bundan ibarettir” diye konuştu.
Kaynak: Haber Merkezi