“Ülkeyi yönetenleri emekli sandığa gömecek”
2026 yılı bütçesini eleştiren Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, “Bu bütçenin yükünü; ömrünü bu ülkeye hizmetle geçirmiş fakat bugün ucuz ekmek kuyruğunda bekleyen, emekli çekiyor. Peki bu bütçede emekli var mı? Yok!” ifadelerini kullandı.
Arıkan’ın açıklamaları üzerinden Tüm Emeklilerin Sendikası Eskişehir Şube Başkanı Ali Paşa Şanlı, 2026 yılı bütçesini emekliler açısından değerlendirdi. Şanlı, “6 Aralık'ta Ankara'da, emekliler için insanca yaşam anlamında, emekliler için adaletli bütçe, adaletli gelir dağılımı mitingi yaptık. O mitingde esasında biz hem Cumhurbaşkanına hem de şu anda ülkemizi yöneten iktidara yönelik taleplerimizi orada dile getirdik. Sürekli alanlarda verdiğimiz bu mücadeleye rağmen onlar bizi görmemezlikten, duymamazlıktan geliyorlar. Fakat şunu da özellikle belirtmek istiyorum. Onlar bizi görmemek isteseler de, duymamak isteseler de biz alanlarda olmaya devam edeceğiz ve mutlaka er ya da geç bizi görmek zorunda, duymak zorunda kalacaklardır. Çünkü biz emekliler olarak verdiğimiz mücadelede haklıyız. Şu anki bütçede her ne kadar yine emeklileri kandırabilmek için rakamlar, yüzdelik artışlardan bahsetseler de adaletli bir gelir dağılımının sağlanamayacağını, böyle bir niyetlerinin olmadığını hep söylüyoruz sokaklarda. Bugün de baktığımızda gerçekten de bütçede yine emekliler yok. Asgari ücretler yok, yetim, dul, engelliler yok sayılıyor. Ama bunun hesabını mutlaka sandık önümüze geldiğinde soracaklardır. Emekliler de bunun bilincinde, bu bilinci yaratmaya çalışıyoruz” ifadelerini kullandı.
“ADALETLİ GELİR DAĞILIMI İSTİYORUZ”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın istese yoksulluğu ortadan kaldırabileceğini dile getiren Şanlı, haklarını almadıklarında emeklilerin ülkeyi yönetenleri sandığa gömeceğine vurgu yaptı. Şanlı, “Bütün yetki Cumhurbaşkanında, Recep Tayyip Erdoğan'da, iki dudağı arasında. İstiyorsa açlığı da yoksulluğu da hemen ortadan kaldırabilir, alır kararı kaldırır. Yoksulluk sınırı belli, açlık sınırı belli. Şu anda bir emeklinin yaşamını sürdürebilmesi için, ki evi yoksa, şu anda yoksulluk sınırı 97 bin lirayı geçtiğine göre en az onun yarısında bir aylık gelire ihtiyacı var. Bunu Cumhurbaşkanı da biliyor, ülkeyi yönetenler de biliyor. Onun için benim burada bütün çağrım Cumhurbaşkanına. Yapsın. Gerçekten emekliden yanaysa, asgari ücretten yanaysa, halktan yanaysa alsın kararı, açlığı, yoksulluğu kaldırsın. Ama burada çare yine emeklilerin kendisinde. Bütün emeklilere de çağrıda bulunuyoruz: Bakın, biz emekliler çaresiz değiliz. Eğer biz haklarımızı vermeyen hangi siyasi parti gelirse gelsin, hangi iktidar gelirse gelsin fark etmez, kendi haklarımıza, insanca yaşam hakkımıza, demokratik Türkiye taleplerimize sahip çıkarsak, sandıkta hakkımızı vermeyenden hesap sorarsak, hakkımızı vermeyenler de mecburen bizim kapımızın önünde sıraya girerler. Biz buna inanan bir sendikayız. Onun için tüm emekliler sendikası olarak bütün emeklilere çağrımız, haklarımıza sahip çıkalım. Kenarda kıyıda oturmayalım. Sendikamıza gelip mücadelesine katılsınlar, eylemlerimize katılsınlar. Haklarını savunmasını bilmeyen insanlar sürünmeye de mahkûm, açlığa da mahkûm, yoksulluğa da mahkûm olmaya devam ederler. O sandığa bu haklarımızı vermeyen, başta şu anda ülkemizi yönetenleri o sandığa emekliler gömecek. Bunu görmeleri lazım. Onun için bizi kandıracaklarını zannediyorlarsa yanılıyorlar. Bu yüzdelik artışların yerine biz adaletli gelir dağılımı istiyoruz” sözlerini kaydetti.