(ANALİZ) Behçet ALBAYRAK

(ANALİZ) Behçet ALBAYRAK

İĞNE DELİĞİNE SIĞMAZ GECE

Atatürk stadından Anadolu'nun kalbi dediğimiz derbide, futbol dilini yuttu!
Sahada ki oyun iğne deliğine sığmaz.
Heyecan bizim adımıza büyüktü, ancak maç başlayınca anladık ki takımların düşüncesi küçük bir beraberlikti!
Organize gelişen bir pozisyonun dahi olmadığı bir maç izledik desek sanırım yanlış olmaz.
Stattan ayrılırken, Türk futbolunun halini düşündüm de...
Galiba bunlar iyi günlerimiz!
***
Eskişehirspor adına mücadele iyiydi ama kötü futbolu tazeleme seansları vardı.
Yine fotokopi oyun tarzı, yine yanlışlara hapsedilmiş takım fotoğrafı.
Dün geceki Eskişehirspor'un kaybettiği 2 puana değil de, kazandığı tek puana sevinmesi daha mantıklıydı. Zaten maç sonunda herkes onu yaptı.
***
Önce Bursaspor'a baktım.
Ligi kafasında bitirmiş bir görüntüleri vardı. Bir ay önce ki futbol heyecanlarından eser yoktu!
Geçen sezon bizde olduğu gibi onlar da kafalarını bu yıl kupaya daha çok yoracağa benziyor.
***
Sonra böylesine bir Bursa'yı yakalayan Eskişehirspor'a baktım.
Skibbe'nin yine ilginç tercihlerine. Adam kayırmacılığının hallerine...
Beraberliğe meyilli bir anlayış... "Yemeyim. Atarsam zaten yatarım" düşüncesinden cesaretin dışa vurumu!
Zaten Eskişehirspor bir gol yeseydi aynı Rize'de olduğu gibi çok kolay batan bir gemi olurdu.
Allah'tan hafta içi kupa maçında yıpranan Bursa'nın kaleye gelecek fazla bir gücü yoktu.
***
Eskişehirspor'un Skibbe'nin bu tek tüze oyun anlayışından kurtulması gerekli. Rakipleri durdurmaya yönelik sistem yaratmak tamam da. Biraz da hücum zenginliğini yaratacak hamlelerde bulunmak gerekli.
Onur'dan yıldız yaratmak, Skibbe'nin Akhisar gibi sıradan maçlarda hayata geçirilmiş bir projesi olabilir ama...
Bursa gibi kritik bir karşılaşmada bu projenin iflas edeceği belliydi.
Uzun yola çıkmanın hesabını yapmayanlar için, kötü günündeki Bursaspor'u yenememek biraz da teknik adam hatasıdır.
Ve Rize'de ki ağır yenilginin ardından dün akşam ki Skibbe Gençlerbirliği ve Beşiktaş maçlarında aldıklarını ödeştirdi.
***
İki takım adına da verimsizliğin tüm hallerinin olduğu maçta, Eskişehirspor adına öne çıkan kimse yoktu. Ali Şaşal kalesinde güven verdi. Özgür Çek'de gösterişsiz ve temiz futboluyla görevini yerine getirirken, çok kritik iki müdahale yaptı. Funes Mori tek forvetli sistemde çaresiz koşuşturma içindeydi ve yine çok yalnız kaldı. Biraz da Sıssoko vardı. Dikkati mi çeken diğer bir nokta Özgür Çek ve Onur'un sakatlanarak oyundan çıkmak zorunda kalmasıydı!
***
Eskişehirspor'un sezon başından beri en büyük eksikliği, rakip alanda baskı kuramamak.
Sistemsizlik, takımın sistemi.
Sadece rakibin hatasına yönelik bir oyun tarzında, kazanmak her daim zor oluyor.
Görünen o ki, bizim bu yöndeki isyanımız artık hükümsüz. Çünkü her şey artık skora endeksli. Bu takımın futbolla tanışması zaman alacak. O zaman, Eskişehirspor'dan bir şeyler almadan Mersin maçına konsantre olunmalı...
Çünkü o maçın mazereti kalmadı.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
(ANALİZ) Behçet ALBAYRAK Arşivi